İsmail Kaani Nasrallah Ve Heniyye  İle Görüştü

İsmail Kaani Nasrallah Ve Heniyye İle Görüştü

İsmail Kaani, Seyyid Nasrallah ve İsmail Heniye arasındaki müzakerelerde yer aldı

Hiç şüphesiz Direniş Cephesi açısından son birkaç haftanın en önemli haberi Seyyid Hasan Nasrallah ile İsmail Heniye'nin 27 yılın ardından ilk kez yüz yüze görüşmesiydi. Heniye ve Nasrallah'ın görüşmesinin ilk çıktısı, Trump, İsrail ve BAE liderlerinin aralarındaki ilişkileri normalleştirme yönündeki çabaları karşısında atılacak ortak adımların mesajını vermesidir. Bu görüşmeler ayrıca şu önemli noktaları da içermektedir:

Evvelen: İki ay önce İsmail HeniyeSeyyid Hasan Nasrallah'a “Asrın Anlaşması” hakkında önemli bir mektup yazmış ve Direniş Ekseni arasında daha fazla birlik ve acil reaksiyon gösterme çağrısında bulunmuştu. Bu mektup geçtiğimiz iki ay içerisinde bu yakınlaşmanın boyutlarının belirlendiğini ve Nasrallah ile İsmail Heniye arasındaki oturumlarda nihai onaydan geçerek uygulama aşamasının çok yaklaştığını göstermektedir. Bu durum, Direniş Cephesinin yeni bir dönem başlattığını ve önemli kararlar ve girişimlerin yolda olduğuna tanıktır.

Saniyen: İsmail Heniye ve Seyyid Nasrallah'ın oturumunun ayrıntıları en gizli medya ve istihbarat sırları arasında yer almaktadır. Bununla birlikte Heniye'nin Güney Lübnan'daki Filistin mülteci kampında yaptığı açıklamalar önemli noktalar içeriyor. Heniye bu ziyaretinde şunları söyledi: “Füzelerimizin menzili geçmişte sadece 15 km idi. Fakat bugün Tel Aviv'e ve Tel Aviv'in ötesine ulaşabilecek durumdalar.” Daha basit bir ifadeyle Hayfa Limanı ve siyonist rejimin nükleer tesisleri bugünden sonra sadece Hizbullah ve İran'ın tehdidi altında değil, üçüncü bir taraf da var. Öte yandan Tel Aviv'in ötesine uzanan füzeler, bölgede İsrail dışındaki Tel Aviv müttefiklerini de hedef alabilirler.

Üçüncüsü: İsmail Heniye ve Nasrallah arasındaki neredeyse 30 yılın ardından gerçekleşen bu görüşmelere, bugünlerde Direniş Ekseninin en büyük komutanı olan kişi de eşlik etti. Her ne kadar Komutan Kaani'nin Lübnan'daki bu son oturumlarda hazır bulunduğu hakkında bir haber yayınlanmamışsa da Kudüs Ordusu'nun bu yeni komutanı bölgedeki tüm olaylarda hem yer almakta hem de yer almamaktadır! İstihbarat ve güvenlik önlemlerinden ibaret gözükmeyen bu hayaletimsi mevcudiyet, daha çok Kudüs Ordusu'nun yeni döneminde benimsediği bir stratejinin ürünü gibi gözükmektedir.

Trump yönetimi zor ve propaganda yoluyla “Yüzyılın Anlaşması” projesini kendince ilerletiyor görünürken gerçekte son birkaç gündür Güney Lübnan'dan gelen haberler Amerikalı siyasetçilerin ağzının tadını iyice bozmuş durumda. Bunun en önemli sebeplerinden biri Direniş Ekseni önderlerinin benzersiz bir birliktelik sergilemeleri ve İşgal Edilmiş Filistin topraklarına çok özel bir şekilde odaklanmış olmalarıdır. (Basirat.ir - Çeviri: Medya Şafak)