Hitler ne ki, bu azgın İsrail’e bir Nebukadnezar lâzım

Önceki gece; “havadan ve denizden bombaladığı” yetmemiş gibi, Gazze’ye bir de “kara harekâtı” başlattığını duyunca; ağzımdan çıkan ilk söz; “Allah belânı versin İsrail” oldu...

Gerçekten de;

Allah, İsrail’in belâsını versin!..

Allah, İsrail’i kahretsin!..

Allah, “Terör Devleti İsrail’i, Filistin’de döktüğü kanda boğsun!”

Başlattığı son kara harekâtı, dilerim ki, “son hareketi” olur ve o topraklar mezarı olur!

İnanıyorum ki;

Cenab-ı Allah bu soykırımı, bu katliamı, bu vahşeti ve bu zulmü karşılıksız bırakmayacak, İsrail’i en sert şekilde cezalandıracaktır.

Allah’ın izniyle İsrail;

Çok yakında; “kendini destekleyen ülkeler”le, yani Amerika, İngiltere, BM, Avrupa ve kendisini “otorite” kabul eden “grup”larla birlikte yok olacak, tarihten silinecektir.

Cenab-ı Allah;

İnşallah o günleri gösterir bize... Dünya gözümüzle, “İsrail’in yıkılıp yok olduğunu” görürsek, gözümüz açık gitmeyiz!..

Allah’ım İsrail’i kahreyle!..

Allah’ım bu Siyonistleri cezalandır!..

Allah’ım benim ve tüm mü’minlerin dualarını kabul eyle...

Amin... Amin... Amin...

FİRAVUN’UN PİÇLERİ

Malûm, önceki geceden beri; “Firavun’un Piçleri” hariç bütün dünya “İsrail’e lânet” okudu, “kara harekâtı”nı protesto etti...

Türkiye’de de;

“Bakanlar” bir yandan, “milletvekilleri” bir yandan, “STK’lar” ve vatandaşlar bir yandan; hem “eylem”leriyle, hem “söylem”leriyle “Filistin halkı”nın yanında yer aldılar, İsrail’i kınadılar.

Özetle dediler ki;

 “İsrail, bir nefret ordusudur... Savaşmanın bile bir hukuku ve şerefi varken haysiyetsizce ve şerefsizce saldıran bir nefret ordusuyla karşı karşıyayız... Bu anlamda İsrail sadece Filistin için değil tüm dünya için bir tehlikedir, tehdittir!..”  değerlendirmesinde bulundular.

“Terörist devleti İsrail, her zaman yaptığını yaparak, akşam ilan ettiği ateşkesi gece bozup, kara harekatıyla katliama girişmiştir...

“Bu haince saldırıları gerçekleştiren, insanlığını ve vicdanını yitirmiş İsrail yönetimini en ağır şekilde kınıyorum.” 

“Kundaktaki bebeği bile katletmeyi ‘İsrail’i savunmak’ olarak gören bu anlayış, her türlü vahşeti gözünü bile kırpmadan gerçekleştirmektedir... Zehirli gaz kullanarak sivilleri katleden bir İsrail yönetimiyle karşı karşıyayız. Hastaneleri, camileri ve çocuk yuvalarını vuran bir terör devletiyle karşı karşıyayız... Savaşmanın bile bir hukuku ve şerefi varken haysiyetsizce saldıran bir nefret ordusuyla karşı karşıyayız. Bu anlamda İsrail sadece Filistin için değil tüm dünya için bir tehlikedir.”

“Öncelikle tüm Ortadoğu halklarına sesleniyoruz: Bugün Filistin halkını tamamen yok etmeye çalışan ve soykırıma girişen İsrail, yarın silahı sizlere de çevirecektir. Zira kendi milletini üstün ırk, diğerlerini de yok edilmesi gereken insanlar olarak gören bu ruh hastaları her türlü caniliği yapabilecek kapasiteye sahiptir. Filistin’de genç, yaşlı, kadın, çocuk demeden katliam yapan İsrail’e sesini yükseltmeyen Ortadoğu ülkelerine sesleniyoruz; 

Batsın sizin o çıkarlarınız, 

Batsın sizin o denge politikanız.”

ERVAHINA YUH OLSUN!

Sadece “Ortadoğu’nun despot rejimleri” mi, Mısır Cuntası’nın başındaki Sisi’ye de lânet olsun...

O Sisi ki;

“Rafah Sınır Kapısı”nı kapattı, “yaralı”ları içeri aldırmadı, “insani yardımların geçişi”ni de durdurdu ve böylece “Firavun dölleri”ne taşeronluk yaptı, zulme ortak oldu!..

Sadece Sisi mi?..

Ya ABD’ye ne demeli?..

ABD, İsrail’e destek verdiği sürece, “İsrail’in kendini savunma hakkı vardır ve o da bu hakkı kullanıyor” dediği sürece bu katliamların “suç ortağı” olmaya devam edecektir... Filistinli çocukların kanları, Obama’nın da eline bulaşmıştır!..

Birleşmiş Milletler’i de unutmamak lâzım... Bu millet, Birleşmiş Milletler’e, boşuna “Bir leşmiş milletler” dememiş!.. “Hiçbir BM kararını takmadığı” ve hiçbir BM kararını uygulamadığı halde; İsrail’e karşı ne yaptı BM?..

Hiçbir şey!..

Gözü dönmüş ruh hastası İsrail askerleri, “BM’nin insani yardım depoları”nı bile bombaladı da, ne yaptı BM?.. Hangi yaptırım kararını alabildi, hangisini uygulayabildi?..

O halde;

Ne lüzum var BM’ye?..

Gazze’de sadece “Filistinli Müslümanlar” değil, aynı zamanda “insanlık” ölüyorken, kılını kıpırdatmayan BM’ye de lânet olsun!..

HAYVAN BİLE YAPMAZ!

“Gazze’de sadece ölenler değil; insanlık ve insanlığın ortak aklı da katledilmiştir...”

“İsrail’in tüm Gazze’yi havadan, karadan ve denizden ablukaya alıp saldırmasının ve neticede çok sayıda kaybın yaşanmasının, hiçbir insani ve hukuki izahı bulunmamaktadır. Gazze sahilinde oynayan 4 çocuğa bomba yağdırılarak yok edilmesinin hiçbir gerekçesi olamaz. Dünyadan habersiz masum çocukların bile oynarken kasten bombayla parçalanmasını hangi vicdan kabul edebilir?.. Bu katliamı değil insanlar, en aşağılık hayvanlar bile yapmaz!”

“İsrail, aslında emperyalizmin günahı, onun bir piçidir!.. 1920’lerden itibaren Ortadoğu’yu cehenneme çevirmiş, çıkarlarından gayrı hiçbir esas gözetmeyerek, Ortadoğu’yu bölerek, her parçaya bir bez parçası bağlayarak, her parçasına bir kral dikerek, o günden bugüne diktatör rejimleri destekleyerek, mazlum Ortadoğu halklarını inim inim inleten emperyalizmin piçi... İsrail sesimizi duymak zorundadır. İnsanlığın sesine kulak vermek zorundadır. Dünyanın vicdanı varsa, adalet duygusu bütünüyle ölmemişse, dünya hâlâ daha insanlık adına, adalet adına, bağımsızlık adına, özgürlük adına zerre kadar saygı duymuyorsa, bu sese, dünyanın bütün mazlumların sesine kulak vermek zorundadır.

İsrail devletinin başında bulunan katil ‘biz sivilleri yanlışlıkla vuruyoruz, yanlışlıkla öldürüyoruz’ diyerek adeta dünyanın vicdanıyla, dünyanın zekasıyla, sağduyusuyla alay etmektedir. Bütün insanlığın bildiği gibi İsrail’in yarım yüzyılı aşkın zamandır öldürdüğü insanların yüzde 99’u sivildir.

Filistin’in ordusu mu var, askeri mi var, tankı mı var, uçağı mı var? Öldürdüğün bebektir, hamile kadınlardır, karınlarındaki cenindir, ak sakallı, ak saçlı ihtiyarlardır, kumsalda oynayan çocuklardır. Çocuk katilisiniz. Yaşlı katilisiniz, bebek katilisiniz, kadın katilisiniz, hayvan katilisiniz!”

HİTLER BİLE AZ GELİR!

Peki bu katil “cezasız” mı kalacak, İsrail’in yaptığı yanına kâr kalıp, bildiğini okumaya devam mı edecek?..

Elbette hayır!..

İsrail, er ya da geç, bu “zulüm”lerinin bedelini ödeyecektir!.. Bir gün, bir “Molla Kasım” çıkıp, bu “katliam”ların hesabını soracaktır!..

O hesap sorucu;

Artık “Hitler” gibi biri mi olur, yoksa Kudüs’te “taş üstünde taş, omuz üzerinde baş” bırakmayan, bir teki bile kalmamacasına Yahudileri Kudüs’ten süren Nebukadnezar mı olur, orasını bilemem!..

Ama, dilerim;

Hiçbiri değil, bu hesabı soran “topyekün Müslümanlar” olur!..

Bu hesap sorulur ve İsrail; İnşallah tarihten silinir!..

***************************************************************************

Terörist İsrail, kendi sonunu hazırlıyor!

Şu yaşıma geldim, hâlâ hatırlarım... “Çok şımardığımızda” ve “azgınlık” derecesine vardığımızda, rahmetli annem derdi ki; “Bu kadar azdığınıza göre başınıza bir gelecek var!”

Gerçekten de gelirdi… Ya koşarken duvara çarpardık, ya da ayağımız taşa takılır düşerdik... Demek oluyor ki; insanın ne yaparsa “başına neler geleceği” tercübeyle sabitti...

Kurulduğu yıldan beri “terör”den vazgeçmeyen 60-70 yıldır “katliam” yapan İsrail, son 10 gündür iyice şımardı, iyice azdı!.. O kadar azdı ki; “çocuk”ları, “kadın”ları ve “yaşlı”ları katletmeye başladı...

Bu da demektir ki;

“Başına bir şey gelecek!”

Peki, ne gelecek?..

“Bomba” mı gelecek,

“Füze” mi gelecek?..

Yoksa, kafasını, kendi inşa ettirdiği “800 kilometre uzunluğunda, 15 metre yüksekliğinde olan Utanç Duvarı”na mı çarpar, orasını bilemeyiz!..

Ama, düşmesi yakındır!..

İnşaallah; bugün değilse, yarın!..

yeniakit

Bu yazı toplam 743 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar