Suudiler'in Devrim Korkusu

Suudiler'in Devrim Korkusu

Ülkenin doğusunda petrol bakımından zengin Katif bölgesinde onbinlerce Suudi protestocu Suud hanedanına karşı...

Ülkenin doğusunda petrol bakımından zengin Katif bölgesinde onbinlerce Suudi protestocu Suud hanedanına karşı protestolara başladı. Protestocular, geçtiğimiz Salı günü Riyad rejiminin gösterileri bastırma biçimini protesto etmek için sokaklara döküldü.

Protestocular, ayrıca aynı günün erken saatlerinde evine baskın düzenleyip tutuklanan önde gelen Şii din adamlarından Ayetullah Nemr'in tutuklanmasını da kınadılar. Şubat 2011'den bu yana göstericiler, bütün siyasi tutukluların salıverilmesi, ifade ve gösteri özgürlüğü ve geniş ölçekte uygulanan ayrımcılığa son verilmesi talepleriyle Katif ve Avamiye gibi Doğu vilayetlerinde gösteriler düzenlemekteler.


Bununla birlikte özellikle Kasım 2011'den bu yana gösteriler protestolara dönüşmüş vaziyette. Bu protestoların nedeni, Suudi güçlerinin eyalette 5 göstericiyi öldürmesine ve birçok göstericinin yaralanmasına neden olan saldırılarıydı.

Press TV, Kemal Vazni adlı siyasi analistle görüşlerini öğrenmek için röportaj yaptı. Aşağıda röportajın tam metnini sunuyoruz.

Press TV: Her şeyden önce Suudi Arabistan'da devam eden gösteriler size göre ne kadar önemli?

Wazni: Bence oldukça önemli çünkü yaşananlar bunu gösteriyor. Ayrımcılığa maruz kalan geniş bir halk kesimi var, uzunca bir süredir monarşi tarafından marjinalize edilen bir kesim var. Özgürlüklerini elde etmek ve İslami kurallara göre yönetildiği iddia edilen bir ülkede eşit haklara sahip olmak için son derece meşru nedenleri var.

Ülkenin doğu yakasına gelince ülkenin bu bölümü, ağır bir ayrımcılığa maruz kalmakta. İnsanlar ne üst ne de alt ve orta derecede bir işe girmeye layık görülmüyor, polis ve askeriyede istihdam edilmiyor, her ne kadar Suudi propagandası bunun tersini iddia etse de kendi topluluklarını kurmaya ve bu toplumsal yapıyı ekonomik ve sosyal olarak geliştirmelerine izin verilmiyor.

Bence Suudilerin ağır baskısı ve bölgede yaşayan insanların siyasi özgürlük talep etmedeki kararlılıkları bu sürecin daha da ilerlemesine yol açacak ve Şeyh Nemr'in tutuklanması zaten meydana gelmekte olan olayların daha da alevlenmesine neden olacaktır. İnsanlar her geçen gün daha fazla sokağa dökülecek, zira Suudilerin taleplerine kulak asmadıklarını görüyorlar, bu da saltanat rejimiyle yapılmakta olan mücadelenin açık uçlu olduğunu gösteren bir kanıt.

Press TV: Politik reformlara ilişkin talepler, Suud toplumunun farklı bölümlerinden geliyor. Suud Sarayı hemen yanı başında olan biten bu olaylar hakkında ne kadar kaygılı?

Wazni: Bence Suudiler, etraflarında olan biten birçok şeyle ilgili endişeliler. Bahreyn, Libya, Mısır ve dünyanın başka bölgelerinde meydana gelen devrimlerden oldukça kaygılılar. Bu devrim dalgasının Suudi Arabistan'ı vurmasından korkuyorlar, bu konuda hiçbir şey yapamazlar çünkü yönetim monarşik bir yönetim ve Suudi Arabistan için geçerli olan bir anayasa yok. Çünkü halk, monarşinin olmadığı bir anayasal sistemle yönetilmek ve seçilmiş insanların işbaşında olmasını istiyor.

Suudilerin ve Amerikalıların korkusunun bu olduğunu düşünüyorum. CIA'in başı olan Mr. Petraus'un Suudi Arabistan'a gelerek kraliyet ailesiyle görüşme yapmasının arkasında bunun yattığını düşünüyorum. Tam da bu noktada Amerikalılar Ortadoğu'da başka bir müttefikini kaybetmek istemiyor.

Amerikalıların Ortadoğu siyasetini kendi istedikleri gibi oluşturabilmek ve bölgeden enerji akışını kesintisiz sağlayabilmek için kraliyet ailesine ve monarşik sisteme fazla bağımlı olduğunu düşünüyorum, Amerikalılar Suudi Arabistan'daki en küçük bir rahatsızlığın buradan yapılacak olan petrol akışını kesintiye uğratacağını düşünüyorlar. Hem petrol pazarı, hem Amerikan hem de Avrupa ekonomisi için büyük bir rahatsızlık oluşturacağı fikrindeler.

Amerikalılar uzunca bir süredir Suudilerin kendilerine ucuz petrol sağlaması ve paraları Amerikan bankalarına koymasından faydalanıyorlar.


medyaşafak