SADAKAT'tan Anayasa Kampanyası

SADAKAT'tan Anayasa Kampanyası

Sakarya’da faaliyet gösteren 13 STK’nın çatı platformlarından Sakarya Dayanışma ve Kardeşlik Topluluğu (SADAKAT), TBMM Yeni Anayasa Komisyonu’na iletmek üzere...

Sakarya'da faaliyet gösteren 13 STK'nın çatı platformlarından Sakarya Dayanışma ve Kardeşlik Topluluğu (SADAKAT), TBMM Yeni Anayasa Komisyonu'na iletmek üzere hazırladığı tekliflerini kamuoyuyla paylaştı

Sivil toplum kuruluşlarının TBMM Yeni Anayasa Komisyonu'na görüş ve önerilerini teslim etme tarihi yaklaşırken Sakarya'da faaliyet gösteren 13 STK, temel haklar ve özgürlüklere ilişkin genel hükümlerde yer almak üzere hazırladığı teklifleri kamuoyuyla paylaştı. Komisyona iletilecek olan çalışma, Sakarya Dayanışma ve Kardeşlik Topluluğu (SADAKAT) adına Mazlumder Sakarya Şubesi Başkanı Turgay Etçioğlu tarafından Bulvar AKM önünde yapılan bir basın açıklamasıyla duyuruldu.

Etçioğlu'nun okuduğu açıklamada "Mevcut Anayasa 1980 askeri darbe ve sıkıyönetim döneminde, olağanüstü koşullar altında hazırlanıp kabul ettirilmiştir. Bu nedenle Yeni anayasa metni, geçmiş dönemi referans almadan, hiçbir ön şart ve koşul dayatmadan hazırlanmalıdır. Yeni Anayasa; tarafsız, hak ve özgürlükleri herkes için koruyan, geliştirmeyi amaçlayan bir yapıya sahip olması gerekmektedir. SADAKAT olarak; Yeni Anayasa'nın can güvenliğini, inanç hürriyetini, akıl emniyetini, nesil emniyetini, mal güvenliğini mutlak olarak sağlaması temelinde, şekillenmesini istiyoruz." denildi.

10 temel ilkeye vurgu yapıldı

Sakarya Dayanışma ve Kardeşlik Topluluğu (SADAKAT) üyesi kuruluşlar tarafından ortak yapılan çalışmada temel haklar ve özgürlüklere ilişkin şu ilkelere vurgu yapıldı: "Devlet; ırklar, dinler, ideolojiler, değerler ve inançlar karşısında eşit yakınlıkta duran "tarafsız bir hakem" olmalıdır. Değiştirilemez herhangi bir hüküm anayasa kuralı olamaz. Hiçbir vesayet kurumu olmamalıdır. Yargı, kararlarında, devleti değil, adaleti esas almalıdır. Tektipçilik yerine çoğulculuk ve özgürlük esas olmalıdır, buna çok hukukluluk da dâhildir. Vatandaşlık tanımında ve ülke isminde ırk vurgusu yapılmamalıdır. Eğitim hakkı herkes için olmalı ve anadilde eğitim hakkı tanınmalıdır. Bireylerin bir dine inanma, inancını açıklama, başkasına anlatma, inancına göre örgütlenme, faaliyet gösterme veya inanmama özgürlüğü güvence altına alınmalıdır. Siyasal temsil hakkı hiç kimse için engellenmemelidir. İdeolojik veya milli gerekçelerle siyasi partilerin faaliyetleri sınırlandırılmamalı, siyasi partiler her konuda çalışabilmelidir." SADAKAT ayrıca bu taleplerin tam metnini kişisel olarak da TBMM'ne isteyenler için ortak portalı olan Platform Haber ve Facebook sayfası üzerinden kampanya başlattı.

ÇALIŞMANIN TAM METNİ

YENİ ANAYASADAN BEKLENTİLERİMİZ

Aşağıda isimleri ve açılımları yazılı Sakarya ilinde faaliyet gösteren Sakarya Dayanışma ve Kardeşlik Topluluğu (SADAKAT) adı altında üst çatı platform olarak bir araya gelmiş bulunan sivil toplum örgütleri, yeni anayasa tartışmalarına olumlu katkı sunmak amacıyla, kendi aralarında istişarede bulunarak bir metin oluşturmuş ve kamuoyu ile paylaşmayı gerekli görmüştür

Mevcut Anayasa 1980 askeri darbe ve sıkıyönetim döneminde, olağanüstü koşullar altında hazırlanıp kabul ettirilmiştir. Bu nedenle Yeni anayasa metni, geçmiş dönemi referans almadan, hiçbir ön şart ve koşul dayatmadan hazırlanmalıdır. Yeni Anayasa; tarafsız, hak ve özgürlükleri herkes için koruyan, geliştirmeyi amaçlayan bir yapıya sahip olması gerekmektedir.

SADAKAT olarak; Yeni Anayasa'nın can güvenliğini, inanç hürriyetini, akıl emniyetini, nesil emniyetini, mal güvenliğini mutlak olarak sağlaması temelinde, şekillenmesini istiyoruz. Bu ana ilkeler çerçevesinde beklentilerimizi kamuoyunun dikkatine sunarız"

1-DEVLET TARAFSIZ OLMALI :

Devlet, belli bir görüş doğrultusunda toplumu değiştirip dönüştüren bir araç değil, aksine ırklar, dinler, ideolojiler, değerler ve inançlar karşısında eşit yakınlıkta duran "tarafsız bir hakem" olmalıdır.

Yeni anayasada, Kemalizm ile bu ideolojiyi besleyen "Atatürk milliyetçiliği" ve "Atatürk ilke ve inkılâpları" gibi kavramlara yer verilmemelidir. Her türlü ayrımcılığı reddeden, farklılıkları kabul eden, hak ve özgürlükleri koruma ve yaşatma temelinde ilkesel ortaklık vurgusunun yapıldığı bir başlangıç kısmı olmalıdır.

2-DEĞİŞTİRİLEMEZ HÜKÜM OLMAMALI :

Anayasa metinleri kutsal metinler değildir. Herhangi bir kutsallık atfedilemez. Değiştirilemez herhangi bir hüküm anayasa kuralı olamaz.

3-ÇOĞULCULUK VE ÖZGÜRLÜK ESAS OLMALI:

İnsanların farklılıklarını yaşama ve farklılıklarıyla var olma hakkını baskı altında tutan tek tipleştirici Anayasa yerine; etnik, din, dil, kültürel ve diğer farklılıkları reddetmeyen, her türlü farklılığa var olma hakkı tanıyan, varlıklarını idame ettirmelerini destekleyen, bunun için gerekli tedbirleri alan hükümler yer almalıdır.

4-VATANDAŞLIK TANIMINDA VE ÜLKE İSMİNDE BİR IRK VURGUSU OLMAMALI:

Türk veya diğer etnik kimlikler ile diğer farklı kimlikler arasında ayrımcı unsurları esas almayan bir vatandaşlık tanımı olmalıdır. Farklı kimlikleri, vatandaşlığın kazanılması veya kaybedilmesinde esas almayan, farklı kimliklerin bir arada yaşamasını mümkün kılan hukuki bir bağ olarak "Anayasal Vatandaşlık" temelinde vatandaşlar buluşturulmalıdır.

5-EĞİTİM HAKKI HERKES İÇİN OLMALI VE ENGELLENMEMELİ :

Her bireyin eğitim hakkına sahip olduğu, eğitimde tek tipçi veya ideolojik unsurlar yerine farklılıkların zenginlik olduğu vurgulanmalı, ayrımcılığı besleyen beyanlar kaldırılmalıdır. Anadilde eğitim hakkı, talep eden diğer etnik kimliklere tanınmalıdır. Eğitim kurumlarında etnik veya diğer farklılıklar ile kılık-kıyafetinden dolayı hiç kimse eğitim hakkından mahrum edilmemelidir. Eğitim süreçlerinde anne –baba belirleyici olmalı, devlet tarafından zorunlu ve karma eğitim dayatılmamalıdır.

6-DİN VE VİCDAN ÖZGÜRLÜĞÜ HERKES İÇİN SAĞLANMALIDIR :

Bireylerin bir dine inanma, inancını açıklama, başkasına anlatma, inancına göre örgütlenme, faaliyet gösterme veya inanmama özgürlüğü güvence altına alınmalıdır. Kişi dinî inancını açıklamaya mecbur edilmemelidir. Hiç kimse, inancını uygulamaktan dolayı mağdur edilmemeli, devlet, kişi ve grupların birbirlerine karşı baskısını önlemelidir.

Devletin din ve inançları belirleyen, yönlendiren yapısı olmamalı, vatandaşın inancı üzerinde kontrol mekanizması kurulmamalıdır. Din hizmetleri sivil alan olmalıdır. Anayasa her bireyin kendisinin ve ailesinin isteği doğrultusunda yaş sınırlamasına gidilmeksizin İnancının eğitimini almasını güvenceye kavuşturulmalıdır.

7-HİÇBİR VESAYET OLMAMALI :

Yeni Anayasada, askerin, yargının, bürokrasinin siyasi iktidar üzerindeki vesayetçi konumuna son verilmeli, seçilmiş sivil otoritenin hâkimiyeti tesis edilmelidir. Aynı şekilde siyasetin de yargı üzerinde oluşturabileceği vesayete imkân verilmemelidir. Genelkurmay doğrudan Milli Savunma Bakanına bağlı ve ona karşı sorumlu hale getirilmelidir. Askeri harcamaların mali denetimini siviller etkin bir şekilde yapabilmelidir.

8-YARGIDA ADALET ESAS OLMALI, BAĞIMSIZLIK VE TARAFSIZLIK SAĞLANMALI :

Sivil Anayasa, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkeleri dâhilinde hukukun üstünlüğünü hâkim kılmayı amaçlamalıdır. Yargı, kararlarında, devleti değil, adaleti esas almalıdır. Yargı alanında iki başlılığa neden olan "askeri yargı sistemi" kaldırılıp, askeri disiplin işlerine bakan bir konuma getirilmelidir. Dokunulmazlık kaldırılmalı, bu çerçevede, Cumhurbaşkanı'nın dahi tek başına yaptığı işlemler, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararları ve Yüksek Askeri Şura kararları, Yüksek Seçim Kurulu ile diğer kurumların tüm kararlarına karşı etkin bir yargı yolu oluşturulmalıdır.

9-SİYASİ PARTİ ÇALIŞMALARINA EN GENİŞ ÖZGÜRLÜK SAĞLANMALI :

Siyasal temsil hakkı hiç kimse için engellenmemelidir. İdeolojik veya milli gerekçelerle siyasi partilerin faaliyetleri sınırlandırılmamalı, siyasi partiler her konuda çalışabilmelidir. Siyasi partiler ilkesel olarak kapatılmamalı, suç işleyen parti üyelerine müeyyide uygulanması yoluyla yaptırım sağlanmalıdır. Ayrıca seçim barajının yüksekliği nedeniyle, siyasal temsil hakkı engellenmemelidir.

Temel hak ve özgürlükler; "bize özgü" kurallar, ideolojik duruş, laiklik ve diğer uluslar arası alanda sınırlama sebebi sayılmayacak gerekçelerle sınırlandırılmamalıdır.

10-ÇOK HUKUKLULUK :

Hukuk sistemi toplumdaki farklı inançları dikkate alarak yapılandırılmalıdır.

 

platformhaber