Mehmet GÖKTAŞ

Mehmet GÖKTAŞ

Allah Aşkına şu Hizbullah'ı tanıyan hiç kimse yok mudur?

Anlaşılan o ki, önümüzdeki günlerde Türkiye çokça Hizbullah"ı konuşacak.

Medyanın, tartışma programlarının en önemli gündemi hiç şüphesiz Hizbullah olacak.

Müslümanlar cendere içine alınacak, psikolojik bir saldırıya maruz kalacaklar, hiç de yabancısı olmadıkları bir tahammül sınavından daha geçecekler.

Bu dönem ne şekilde sonuçlanırsa sonuçlansın, ister iş oluruna bırakılsın, her şey kendi mecrasında aksın gitsin, ister azgınların baskısıyla tahliye edilenlerin dosyaları hızlandırılsın ve haklarında acil hüküm verilerek yeniden içeri alınsın, hiç fark etmez, Allah"ın izniyle her şey İslam"ın ve Müslümanların hayrına neticelenecektir.

Bundan hiç kimsenin zerre kadar kuşkusu olmasın. Demek ki mevcut süreç içerisinde eksik kalan bir şeyler, Rabbimiz onu tamamlamak istiyor.

 

Evet, şimdilik gündem Hizbullah.

Sayıları pek de fazla olmayan ülkemizin "Hizbullah Uzmanları(!)" ekranlardaki yerlerini aldılar, eski bildikleri sakızlarını yeniden çiğnemeye başladılar.

Zannedersiniz ki bu Hizbullah mensupları Etiler gibi, Sümerler gibi, Asurlar gibi bu topraklarda bundan yüzlerce, hatta binlerce yıl önce yaşamışlar.

Şu anda yeryüzünde onlardan hiç kimse kalmamış, onları bizzat tanıtacak bir tek Allah"ın kulu kalmamış, onun yerine Hizbullah Arkeologları ortaya çıkmışlar, ellerindeki çanak çömlek kırıklarıyla ahkâm kesiyorlar.

Daha önce bıraktıkları yerden başlıyorlar zırvalarına:

"Hizbullah"ı derin devlet kurdu"

Hizbullah"ı kuran güç ne kadar büyük bir güç olmalıdır ki, on binlerce genci sakallandırabiliyor, on binlerce genç kızı çarşafa büründürebiliyor, her birinin ağzını dualandırabiliyor, tesbihatsız bırakmıyor.

Hadi diyelim bütün bunları başardı... Peki on binlerce, yüz binlerce insanın yüzlerini bir anda nasıl nurlandırabiliyor?

 

Allah aşkına, şu Hizbullah"ı bizzat birinci ağızdan, kendi ağzından tanıtacak bir tek kişi bulunamıyor mu?

Yoksa bunlar birden bire kayıp mı oldular, artık bir daha ortaya çıkamaz mı oldular? Arayıp durduğunuz halde bunlardan bir tek kişi bulamıyor musunuz?

"Evet, ben Hizbullah mensubuyum" diye çıkıp ortaya dikilecek, sorulara cevap verecek bir Allah"ın kulu yok mudur?

Niçin Hizbullah hep üçüncü şahıslar tarafından sunuluyor medyadan?

Bakın ben size yardımcı olmak istiyorum, size haber veriyorum eğer gerçekten samimi iseniz:

Doğuya gidin, güney doğuya gidin, hatta Türkiye"nin batısındaki önemli merkezlerinden hangisine giderseniz gidin, Hizbullah mensubu olmaktan yargılanmış, Hizbullah"a mensup olmaktan yıllarca cezaevlerinde yatmış binlerce kişi bulacaksınız. Evet binlerce, hatta on binlerce kişi bulacaksınız.

Ve bunların içerisinden işkence görmemiş bir tek kişi bulamayacaksınız.

Evet, işkence görmeden normal bir şekilde yargılanıp cezaevine giren bir tek Hizbullah mensubu göremeyeceksiniz.

"Ben normal bir şekilde gözaltına alındım, orada polis veya jandarma tarafından ifadem alındı, oradan savcılığa çıkarıldım, sonra mahkeme tarafından tutuklanarak neticede cezaevine girdim" diyen sadece bir tek insan göstermenizi istiyorum sizlerden.

Gösteremeyeceksiniz. Çünkü istisnasız hepsi de korkunç işkencelerden geçmiştir.

Ve önemli bir şey daha ortaya çıkacaktır ki, Hizbullah adına cezaevlerini dolduran ve yıllarca içeride kalan insanların yüzde doksandan fazlası; Camilerde gençlere ve çocuklara Kur"an-ı Kerim, Siyret ve İslami dersler vermekten dolayı cezalandırılmışlardır.

İşte bugün bunlar daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.

Gerçi bölge insanı bunu çok iyi bilmektedir ve zaten onun için Peygamber Sevdalıları olarak meydanları doldurmakta ve onların etrafını halka halka sarmaktadırlar.

Demek istediğimiz o dur ki, birtakım can sıkıcı sahneler bizi üzmesin, şu günlerde Allah Teala"nın rahmet ve merhamet isimleri üzerimizde daha çok kendisini gösterecektir.

 

 

doğruhaber

Bu yazı toplam 2584 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar