Adana'da Yemen Eylemi; "Yemen'de Çocuklar Ölmesin"

Adana'da Yemen Eylemi; "Yemen'de Çocuklar Ölmesin"

MAZLUM-DER Genel Başkan Yardımcısı Orhan Göktaş'ın konuşmasının ardından Türkiyeli çocuklar adına Zeynep Kayak basın açıklamasını okudu.

Türkiyeli çocuklar zalim Suud'un öncülüğündeki şer koalisyonu tarafından ölüme ve açlığa mahkum edilen Yemenli kardeşlerine sahip çıkmak için dün Adana İnönü Parkında aileleriyle birlikte basın açıklaması yaptı.


'Mazlum Yemen Halkına Destek Girişimi' tarafından organize edilen basın açıklamasında programın sunuculuğunu yapan Kudüs Günü sitesi yayın yönetmeni Kemal Kemahlı, 2015 yılından bu yana açlıktan ve bombardımandan ölen mazlum Yemen halkının sesi olabilmek ve katil Suud öncülüğündeki şer koalisyonunu telin etmek adına bu basın açıklamasını düzenlediklerini belirterek şu açıklamada bulundu:


'Ali Abdullah Salih’in despot ve işbirlikçi yönetimi altında gelir dağılımı adaletsizliğinin giderek derinleştiği ülke, Arap Baharı olarak adlandırılan süreçle birlikte ma’kus kaderini tersine çevirme umudu yakalamıştı. Ancak tarih boyunca Yemen üzerindeki hegemonyasını bir şekilde devam ettiren Suudi Arabistan Krallığı, Yemen’de Amerikancı çizgiden bağımsız bir hareketin ya da siyasi bir partinin iktidar olmasını engellemek için harekete geçti. Salih’in mevcut statükoyu devam ettiremeyeceğini anlayan Suudiler, Yemen üzerinde, ABD ve İsrail’le birlikte hazırladıkları “B plânı”nı devreye sokarak kendilerine yakın isimlerden Mansur Hadi’yi işbaşına getirdiler. Hadi ise Yemen’i güçlendirecek politikalar yürürlüğe koyacağına ülkeyi bölen ve güçsüzleştiren birtakım kararlara imza attı. Bu kararların, Suudiler tarafından kendisine telkin edildiğinde şüphe yoktu. Zira Suudiler tarih boyunca Yemen’i arka bahçeleri olarak görmüşlerdir. Bu yüzden Yemen’de bağımsız, anti-emperyalist, ABD ve İsrail karşıtı bir hareketin sivrilerek iktidara gelmesinin kendileri için en büyük tehlike olacağına inanıyorlardı. İşte bugün Yemen’de yaşanan trajedinin kökenleri burada yatmaktadır. Milyonlarca Yemenli sırf bağımsız bir siyasi irade ortaya koyduğu için böyle bir saldırıya muhatap olmaktadır


Ayrıca bazılarının ileri sürdüğü gibi Yemen’de bir mezhep savaşı veya iki İslam ülkesinin vekalet savaşı değil, HAK-BATIL savaşı vardır. Yemen’de savaş DİRENİŞ CEPHESİ ile DİLENİŞ CEPHESİ arasında yaşanmaktadır. Bir yanda Suud öncülüğündeki emperyalist ve Siyonist saldırıya direnen Ensarullah ve müttefikleri DİRENİŞ CEPHESİNİ oluştururken, diğer yanda ABD, Siyonist İsrail ve İngiltere gibi emperyalist ülkeler karşısında dilenen Suud, Mısır, BAE, Kuveyt ve Ürdün DİLENİŞ CEPHESİNİ oluşturmaktadır. Yani bir taraf İZZETİ diğer tarafta ZİLLETİ temsil etmektedir. Bir tarafta HÜSEYNİLER diğer tarafta ise YEZİTLER var


Ensarullah Hareketinin öncülüğündeki halk komiteleri, tıpkı bizim dedelerimizin Adana’da ve Anadolu’nun başka şehirlerinde kurdukları Kuvayı Milliye teşkilatları gibi ‘Halk Komiteleri’ kurarak tüm imkansızlıklara rağmen emperyalist işgale karşı yaklaşık dört yıldır onurlu bir şekilde direnmektedir.


Bu süreçte mazlum Yemen halkı emperyalizme ve Siyonizm’e karşı mücadele ederken bir yandan da Filistin ve özellikle de Gazze direnişini desteklemekten geri durmamıştır. Abdulmelik El Husi liderliğindeki yüz binlerce Yemenli Müslüman Filistin ve Gazze’ye destek için defalarca meydanları doldurmuş ve gerekirse Siyonist İsrail’le savaşmak için Gazze’ye gitmeye hazır olduklarını deklare etmişlerdir.


Şerefli Yemen halkı Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve alihi vesellemin kutlu veladetlerinde meydanları doldurarak Lebbeyke Ya Rasulallah nidalarıyla İslam dünyasında eşi benzeri olmayan görkemli kutlamalara imza atıp Efendimize olan bağlılıklarını göstermektedir. 


Peki bunun karşısında katil ve işbirlikçi Suud kralı ne yapmaktadır? Suud kralı Selman, Büyük Şeytan Amerika’nın akli dengesi bozuk başkanı Trump ile kılıç dansı yapmakta ve tüm İslami değerlere ihanet etmektedir.  


Ayrıca Trump ve ekibi yeni bir şeytani projeyi devreye sokarak Arap Natosu adı altında işbirlikçi Arap krallıklarına Siyonist İsrail’i tam anlamıyla koruma görevini vermek istemektedir. Artık coğrafyamızda Siyonist İsrail ve NATO yani ABD, direnişçi Müslümanları katletme görevini Arap Natosu ile birlikte yapacaktır. Biz, NATO’ya ve şehit kanlarıyla sulanmış olan aziz ülkemizi bir ahtapot gibi sarmış olan başta Kürecik ve İncirlik olmak üzere tüm NATO üslerine karşı olduğumuz gibi, kurulacak Arap Natosuna da şiddetle karşıyız. Bu vesileyle NATO’dan acilen çıkılması ve ülkemizde işgalci konumundaki NATO üslerinin derhal kapatılması talebimizi yineliyoruz. 


İslam ülkelerinin ve dünya medyasının Yemen’deki katliamlar karşısındaki sessizliği ise kahredicidir. Bu vicdansız suskunluk Suudilere Yemen’de daha fazla suç işleyebilmek için cesaret vermektedir. 


Mart 2015’den bu yana Suud öncülüğündeki şer koalisyonu Yemen’e on sekiz bin hava saldırısı düzenledi. Bu saldırıların üçte birinde Suud uçakları sivilleri yani çocuk ve kadınları vurdu.


Hatta daha geçtiğimiz günlerde İsveç’te barış görüşmeleri devam ederken bile Suud uçakları sivil hedefleri vurmaya devam etti.


İsveç’te yapılan barış görüşmelerinde insani yardımın Yemen’e ulaşmasında kilit role sahip Hudeyde şehri ve limanı konusunda tarafların uzlaşı sağlamasını sevindirici bir gelişme olarak değerlendiriyoruz. Bilindiği gibi bundan önceki barış görüşmelerinde Husilerin olumlu tavrına rağmen Suud ve onun kuklası olan Mansur Hadi yönetimi görüşmeleri sürekli olarak sabote etmişlerdi. Bu yüzden barış görüşmeleri hep sekteye uğramıştı. Katil Suud’un bu anlaşmaya uyup uymayacağını hep birlikte göreceğiz.


Bu arada Türkiye’mizde geç kalınmış olsa da geçen hafta başlayan Yemen’e Yardım kampanyalarını ve Adana’mızda da iki gün önce valilik tarafından başlatılan yardım kampanyasını takdirle karşıladığımızı ifade etmek isteriz. Yardımsever milletimiz tarafından yapılan bu yardımların Yemen’in meşru temsilcisi Ensarullah eliyle mazlum halka dağıtılmasını talep ediyoruz. Eğer toplanan bu yardımlar Suud ve ABD kuklası gayri meşru Mansur Hadi’ye verilecek olursa korkarız ki Yemen’de başka bir mağduriyete sebep olunacaktır. 


Biz bugün burada Yemen için bir araya geldik fakat İslam dünyasının diğer mazlum coğrafyalarını Doğu Türkistan’ı, Arakan’ı, Gazze’yi ve diğer yerleri de unutmuyoruz. Rabbimizden, kan ağlayan tüm İslam beldeleri için acil kurtuluş niyaz ediyoruz. Başta ülkemizin idarecileri olmak üzere İslam ülkelerinin tüm liderlerinden 54. Hükümetin başbakanı Rahmetli Prof. Necmettin Erbakan hocamızın kurduğu D8’i canlandırmalarını ve geliştirmelerini talep ediyoruz. Eğer D8’in önü Büyük Şeytan ABD ve Korsan İsrail tarafından kesilmemiş olsaydı biz bugün burada Yemen’i konuşmuyor olacaktık. 


Değerli basın mensupları ve aziz kardeşlerimiz biz bugün Adana’da Mazlum Yemen Halkı ve bu halkın meşru temsilcileri olan Ensarullah Hareketi ve müttefiklerine destek olmak için buradayız. İstiklal savaşımızda emperyalizme karşı direnişin sembol şehirlerinden biri olan Adana’mızdan peygamberlerin Tevhid mücadelesi yolunu takip eden Yemen Direnişini selamlıyoruz. Firavunların ve Ebu Cehillerin yolunu takip eden mel’un Suud’u, Büyük Şeytan Amerika’yı, İngiltere’yi, Birleşik Arap Emirlikleri’ni ve Siyonist İsrail’i lanetliyoruz.' 


Sivil Toplum Kuruluşlarının temsilcilerinin de iştirak ettiği basın açıklamasında MAZLUM-DER Genel Başkan Yardımcısı Orhan Göktaş veciz bir konuşma yaptı. 'Kim olursa olsun zalime karşı Kim olursa olsun mazlumun yanında' düsturuyla hareket eden MAZLUM-DER'in Yemen ve dünyanın her neresinde olursa olsun yapılan katliam ve zulümlere karşı çıktığını ifade eden Göktaş şunları söyledi: 'Bugün burada toplanan bu kıymetli insanlar tarihe tanıklık ediyorlar. Şunu unutmayın, Allah'ın yaratmış olduğu en kıymetli varlık insandır. Eğer herhangi bir insan, insan haklarını savunmak için yola çıkarsa bütün insanlık o insana borçlanır. Bugün buradaki muhterem haziruna bütün insanlık ayrı ayrı borçlanmış durumdadır. Çünkü Yemen'de bir insanlık dramı yaşanıyor. Hatta buna insanlık dramı demek bile yaşananları anlatmakta eksik kalır. Okulların servisleri bombalanıyor, camiler bombalanıyor, pazar yerleri bombalanıyor sivil alanlar bombalanıyor. Bir halk komple imha edilmeye çalışılıyor. Peki, neden Yemen halkının üzerine bomba yağdırılıyor? Çünkü Yemen halkı küresel emperyalizme teslim olmak istemiyor. Yemen halkının ABD ve Suud'un dayatmalarını yerine getirmemekten başka ne suçları var? Allah cc Yemen halkının yar ve yardımcısı olsun. Onların şehadetlerini ve direnişlerini kabul etsin. Rabbim bizleri de onların yolundan giden muvahhid insanlardan eylesin.'


MAZLUM-DER Genel Başkan Yardımcısı Orhan Göktaş'ın konuşmasının ardından Türkiyeli çocuklar adına Zeynep Kayak basın açıklamasını okudu. 


Okunan basın açıklamasının tam metni şöyledir:


''Bismillahirrahmannirrahim


Yemen’de Çocuklar Ölmesin!


ABD uşağı lanetli Suud krallığı öncülüğündeki şer koalisyonu Mart 2015’ten bu yana Yemen’e vahşice ve barbarca saldırmaya devam ediyor.


Mazlum Yemen halkı, Siyonizm’e ve emperyalizme hizmet eden yöneticileri kabul etmeyip onlara karşı kıyam ettiği için zalim Suud öncülüğündeki şeytani koalisyon tarafından cezalandırılıyor.


Suudi Arabistan’ın öncülüğündeki Büyük Şeytan ABD, Siyonist İsrail, İngiltere, BAE gibi ülkelerden oluşan şer koalisyonu hastaneleri, okulları, servis arabalarını, barajları ve cenaze meclislerini vuruyor, ülkenin alt yapısını tamamen yok ediyor. 


2015 yılından bu yana Suudi savaş uçakları tarafından yapılan bombardımanlar ve oluşan ağır tahribat nedeniyle Yemen’de bu güne kadar binlerce çocuk hayatını kaybetti ve bu sayı giderek artıyor.


Her 10 dakikada bir çocuk yaşamını yitiriyor.


Vurulan barajlar nedeniyle 9 milyon Yemenli içecek temiz su dahi bulamıyor.


Zalim Suud yönetimi öncülüğündeki şer koalisyonu, hastane ve ilaç depolarını da hedef aldığı için, ülkenin yüzde 92'si kolera tehdidiyle karşı karşıya.


Birleşmiş Milletler ve dünya sağlık örgütünün açıklamalarına göre, Yemen’de dünyanın en büyük kolera vakası yaşanıyor.


28 milyonluk ülkede, yaklaşık 22 milyon Yemenli yardıma muhtaç durumda. 


Mazlum Yemen halkına yapılan insani yardımlar da yine Suud rejimi tarafından engelleniyor.


Yemen’de insanlar yaprak yiyerek beslenmeye çalışıyor.


Son verilere göre eğer bu abluka ve saldırılar devam ederse 40 bin çocuk kısa süre içerisinde hayatını kaybedebilir.


Zaten şu ana kadar bir milyon sekiz yüz bin çocuk yetersiz beslenme nedeniyle sağlığını kaybetmiş durumda.


Sözde medeni Dünya ise, bu yaşananlara karşı sessizliğini koruyor. Adeta üç maymunları oynuyor.


Demokrasi havarisi kesilen batılı ülkeler, Suud rejiminin katliamları karşısında deve kuşu gibi başını yere gömmüş durumda.


Çünkü emperyalist devletler, Yemenli mazlumların üzerine atılan her bombada ceplerini dolduruyor, servetlerine servet katıyor. 


Batılı emperyalist devletlerin derdini anladık da, peki ya İslam ülkelerinin bu vahşet karşısında sus pus olmasına ne demeli?


Bir kaç devlet dışında Yemen’de yaşanan katliamlara kimsenin çıtı çıkmıyor...


Biz, çocuklar olarak küçük yüreklerimizle Müslüman ülkelerin yöneticilerine sormak istiyoruz:


Lanetlik Suud krallığının, halkı Müslüman olan bir ülkenin servetini İngiliz, Amerikan ve İsrail silahlarına yatırıp, o bombaları Yemenli çocukların başına yağdırdığını ve Siyonist Rejime tek bir kurşun bile atmadığını görmüyor musunuz?


Ey Müslüman ülkelerin yöneticileri, Yemen’de yaşanan zulme neden itiraz etmiyorsunuz? 


Ey mazlumların sesi ve sığınağı olduğunu iddia eden Müslüman devlet adamları, Yemen’de yaşanan insanlık tarihinin en büyük trajedisine neden ses çıkarmıyorsunuz?


‘Ey Zalim Suud Kralı Selman!’ diyerek mazlum Yemen halkının imdadına niçin yetişmiyorsunuz?


Ey İslam ülkelerinin idarecileri, Adana’dan Türkiyeli çocuklar adına sözümüz hepinize: Yemen’de çocuklar bombardıman ve açlık yüzünden ölürken nasıl o koltuklarınızda rahat oturabiliyorsunuz?  İslam milletleri sizlerin zulme rıza göstermenize ve sessiz kalışınıza itiraz etmektedir. Bu sesi duyun artık! 


Bilindiği gibi, 1. Dünya savasında Suud ailesi İngilizlerle işbirliği yapıp binlerce Mehmetçiği şehit ederken Yemenli Müslümanlar özellikle de Husiler Osmanlı’nın safında küffara karşı verilen savaşta şehit düşüyordu.


Bizler, Kurtuluş savaşımızın sembol şehirlerinden biri olan direnişin ocağı Adana’mızdan tüm Dünya’ya şunu ilan ediyoruz:


Siyonist İsrail ile aleni bir şekilde işbirliği yapan, Mısır’da Sisi'yi destekleyip binlerce Müslüman’ın katline sebep olan, 15 Temmuz darbe girişimine destek veren, bizim ülkemizde kendi vatandaşı olan bir gazeteciyi konsoloslukta hunharca öldüren, Trump ile dans edip İslam dünyasıyla alay eden bu Suud Krallığı’nın artık tarihin çöplüğüne atılma vakti gelmiştir.


Bu kutsal görev babalarımıza nasip olmazsa bizlere nasip olacak ve İnşaAllah Suud ve avanesi bizim ellerimizle tarihten silinip atılacaktır. 


Biz Türkiyeli çocuklar adına Adana’dan tüm Türkiye kamuoyuna ‘Mazlum Yemen halkına sahip çıkın’ çağrısında bulunuyoruz.


‘Çocukları bombalayın ki bundan sonraki kuşaklar Suud adını duyunca korkudan tir tir titresin’ diyen veliaht prens Selman’a ve  Suud ailesine sesleniyoruz:


Sizler zalim, katil ve işbirlikçisiniz.


Derhal Yemen'den defolun ve katliamlara son verin! 


Bundan emin olun ki, döktüğünüz o masum Yemenli kardeşlerimizin pak kanları sizin peşinizi bırakmayacak ve o pak kanlarda boğulacaksınız.


Açlıktan inleyen Yemenli kardeşlerimizin feryatları çok yakında sarayınızı yerle bir edecek.


Yemen'de yaptığınız katliamların hesabını vereceksiniz.


Sizlerin ve ortaklarınızın katil olduğunu tüm dünyaya haykıracağız.


‘Biz olmasak 2 hafta bile iktidarda kalamazlar’ diyen destekçiniz Trump bile sizi kurtaramayacak.


Emperyalist güçleri Anadolu’dan söküp atan atalarımızın takipçileri olan bizler, bugün tıpkı dedelerimiz gibi antiemperyalist bir duruş sergileyerek sömürgeci güçlerin saldırıları altında inleyen Yemenli kardeşlerimizle omuz omuza olduğumuzu ve onları yalnız bırakmayacağımızı tüm dünyaya ilan ediyoruz. 


İnanıyoruz ki ülkelerini katil Suud ve büyük şeytan ABD işgaline karşı savunan Ensarullah Hareketi ve müttefikleri eninde sonunda galip gelecektir. 


Biz Adana’dan Türkiyeli çocuklar adına Rabbimize şöyle sesleniyoruz:


‘Rabbimiz sen şahit ol, bizler bu zulme sessiz kalanlardan olmayacağız ve Yemenli kardeşlerimiz için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Gerekirse yakında Türkiye’nin 81 ilinden çocuklar olarak yola çıkıp Ankara’da Suud elçiliğinin önünde zalimlerin zulmünü yüzlerine haykıracağız.’


Kamuoyuna saygıyla duyurulur.'


Geniş bir katılımın olduğu basın açıklamasında katılımcılar sık sık 'Katil Suud Yemen'den Defol', 'Adana'dan Yemen'e Direnişe Bin Selam', 'Türkiye'den Yemen'e Ensarullah'a Selam', 'Ensarullah Onurumuzdur', 'Lebbeyke Ya Rasulallah', 'Kahrolsun Suud Rejimi', 'NATO Üsleri Kapatılsın', 'İncirlik Kürecik Kapatılsın', 'Suud Ümmete Hesap Verecek', 'Avrupa Değil İslam Birliği' 'Kahrolsun Amerika Kahrolsun İsrail' sloganlarını attılar.

 

 

islamianaliz