Abhazya’da bir imamın öldürülmesinin ardından Din İşleri Dairesi, hükümetin Müslümanlara karşı tutumundan duyduğu endişeleri dile getirdi.

Abhazya Din İdaresi Başkanı Timur Dzıba, Gudauta mescidinin imam Hamzat Gitsba ve bir arkadaşının 17 Ağustos’ta öldürülmesini ardından yetkililerle yaptığı görüşmeleri dün Sohum'da düzenlediği basın toplantısı ile değerlendirdi.


Abhazya'da İslam'ın gelişimi hakkında doğru olmayan olumsuz haberler yayıldığını belirten Dzıba, "Ülkemizin güvenlik birimleri, Güvenlik Konseyi ve parlamentoya Din İdaresi’nin çalışmalarının değerlendirilmesi konusunda defalarca başvurduk. İçişlerin Bakanlığı bizimle ilgili herhangi bir eleştiri olmadığını açıkladı, çünkü biz adli soruşturmayı gerektirecek bir şeyle ilgilenmiyoruz. İslam'ı aşırılıkçı bir tutumla yaymıyoruz. Ama kan döküldü. İlk kurban 14 yaşından beri vatanını koruyan Daur Mutsba ve eşiydi. Olay, evinde büyük miktarda silah bulunan bir kişinin ölümü olarak sunuldu" dedi.

Oçamçira bölgesinin Adzübja köyünden 1978 doğumlu Daur Mutsba ve 1987 doğumlu eşi Karina Nerseyan 2 Temmuz’da Sohum'un merkezinde evlerinin bahçesinde silahla vurulmuştu. Olayla ilgili savcılık soruşturması hala sürüyor. İslam’ın gereklerini yapmaya çalışan Mutsba farklı dönemlerde güvenlik birimlerinde de sözleşmeli personel olarak çalışmıştı.

Dzıba, "Bundan birkaç ay önce resmi olarak güvenlik birimlerine başvurduk ve mescide ibadete gelen insanların gizlice takip edildiğini ve bunun cemaati endişelendirdiğini bildirdik. Güvenlik birimlerinden sorularımıza cevap gelmedi ve bu Hamzat Gitsba cinayeti ile sonuçlandı" diye konuştu.

Gitsba'nın cenazesinin ardından Devlet Başkanı Sergey Bagapş ile görüşen Din İdaresi temsilcileri suçun açığa çıkarılmasını istemişti. Görüşmede temsilciler "Bize, neden Hıristiyanlardan farklı muamele ediliyor? Bizler de Abhazya vatandaşıyız. Terörizme alakamız yok ise, neden öldürülüyoruz? Ülkemizin yönetimine, Abhazya vatandaşının devlet başkanının güvenlik garantisinde olduğunu ve Abhazya'da sorunların silah yardımıyla çözülmesine izin verilmeyeceği açıklamasında bulunması için başvuruyoruz. 10 yıldır herkese terörist olmadığımızı anlatmaya çalışıyoruz, ama kimse bunu duymak istemiyor" serzenişinde bulunmuştu.

37 yaşında öldürülen Hamzat Gitsba, Abhazya Devlet Üniversitesi’nde coğrafya okumuş, birkaç yıl Gitsba Duripş okulunda çalışmıştı. Gitsba 1992-1993 Gürcü-Abhaz savaşında da aktif olarak yer almıştı. Çeçenya'daki savaşı durdurmak isteyenlerden biriydi. Savaş zamanında bir dönem Çeçenya'da bulunmuştu. 1995'de Avrasya gemisinin kaçırılması eylemine katılınca Türkiye’de bir süre hapis yattı. Abhazya’ya döndükten sonra kendisine yönelik olumsuz tutumlar yüzünden Rusya makamlarına başvurarak hakkında yasal bir takip olup olmadığını sormuştu. Rusya savcılığı yazılı olarak kendisine yönelik bir iddia ve şikayet bulunmadığını bildirmiş, Gitsba da bu belgeyi Abhazya'nın ilgili güvenlik birimlerine sunmuştu. Bir müddet sonra da Din İdaresi’nde çalışmaya başlamıştı. Abhazya Din İdaresi, Hamzat Gitsba'nın Şamil Basayev'in kayınbiraderi olduğu yönündeki haberleri ise yalanladı.

Ajanskafkas