Türkiye’nin ABD ile Görüşmesi Hayra Alamettir

Türkiye’nin ABD ile Görüşmesi Hayra Alamettir

Hkümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu'nun ardından açıklama yaptı.

Hkümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu'nun ardından açıklama yaptı.

CIA Başkanı Mike Pompeo, ABD Senatörü John McCain gibi üst düzey ABD yöneticilerinin Türkiye'ye yönelik ziyaretlerinin değerlendiren Numan Kurtulmuş, 'Türkiye’nin ABD’den bu yetkililerle görüşmeleri hayra alamettir' ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, görüşmelerde Fethullah Gülen'in iadesi ve ABD'nin PYD'ye yönelik desteğinin gündeme geldiğini söyledi. 

Kurtulmuş'un açıklamalarından satır başları şöyle:

'Dışişleri Bakanımız bölgesel gelişmeleri, hem şehir bazında, hem bölgeler bazında hem de genel olarak siyasi perspektif açısından değerlendirmiş. Komşu ülkelerin temsilcileriyle yapılan görüşmeler masaya yatırılmış, Türkiye'nin dış politikasına etkileri üzerinde durulmuştur'

'Suriyeli çocukların eğitim alanına alınmasıyla ilgili çalışmalar gözden geçirildi. Okul öncesi zorunlu eğitimin bütün çocukları kapsayacak şekilde yeniden ele alınması ifade edildi. Beşinci sınıflarda müfredatla ilgili bilgi verildi. Üç ana konu gözden geçirildi. Verimli bir Bakanlar Kurulu sonrası sizlerle beraberiz'

ABD tarafından ziyaretler ve Gülen’in iadesi

"Türkiye’nin ABD’den bu yetkililerle görüşmeleri hayra alamettir. En başından itibaren ifade ediyoruz, bir kere daha söylemek isterim. ABD ile uzun yıllara dayalı ilişkimiz var. NATO çerçevesinde ve bu bölgede yakın zamanlarda da ilişkimiz var. Yeni yönetimle birlikte ilişkilerin iyileşmesini bekliyoruz. Birisi PYD’ye verilen desteğin sonlandırılması. Operasyonda Türkiye’nin desteklediği ve ABD’nin destekleyebileceği ılımlılarla operasyon yapmasını istiyoruz. ABD’nin bu çerçevede PYD’ye verdikleri destekleri gözden geçireceğini umuyoruz. Bütün görüşmelerde FETO’nun iadesi gündeme gelmiştir. Sadece Gülen’in değil bu örgütle ilişkili olan ve ABD’ye kaçmış olanların iadesi üzerinde durulmaktadır. Bu ulusal güvenlik meselesidir. Dost ve müttefik olan bir ülkeden FETO’yu ve irtibatlı militanlarını iade etmelerini istiyoruz. Her vesile ile dile getiriyoruz. Son zamanlarda yapılan ziyaretler olumlu işaretlerdir. Ümit ediyoruz ki beklentilerimize karşılık gelecek." 

Fırat Kalkanı operasyonu

'Güvenlikle ilgili olarak en iyiden en kötüye kadar bütün senaryolar gözden geçirilir. Güvenlikle ilgili şu anda konuştuğumuz şartlar birkaç saat sonra değişebilir. Baştan beri söylediğimiz şudur, bu şehirlerin kurtarılması operasyonlarını mutlaka bu şehrin ahalisi ile birlikte yapmak ve bu şehirde yaşayan insanların geri dönmesini sağlamaktır. Bir terör örgütünü bir şehirden çıkarırken başka bir terör örgütünü getirmenin yanlış olduğunu söylüyoruz.

Türkiye, PYD-YPG güçlerinin PKK ile birlikte yaptıkları saldırıları takip etmekte ve en az DAEŞ kadar zararlı görmektedir. Bunu bütün dostlarımız biliyor. Zaman zaman yürüttüğümüz operasyonlarda desteklerini büyütüyorlar. Zaman zaman destekleri azalıyor.

Türkiye olarak terör örgütlerine karşı eşit mesafede durma pozisyonumuz hiç değişmeyecektir. Türkiye, Fırat Kalkanı sırasında önemli bir örneği sundu. Cerablus örneği. O şehirleri kurtarırken ılımlı muhaliflerini destekleyelim, operasyonun ana gücü bunlar olsun. Kendi şehirlerini kurtarsınlar, oraya o şehrin halkı gelsin, biz bunlara gerekli desteği verelim. Cerablus’ta 45 bin insan geldi. El Bab’ta sona doğru gelinmekte. TSK’nın desteklediği ÖSO güçleri şehrin bütününe hâkim olmuştur. Dikkatli bir şekilde takip ediyoruz, DAEŞ’in intihar saldırıları çıkması mümkündür. Titiz bir şekilde temizlenme faslı sürdürülüyor. Aynı modeli Rakka’da kullanalım diyoruz. 

Gerekli görüşmeler yapılıyor. Belli bir sonuç alınırsa, Türkiye buna göre hareket eder. Görüşmelerin devam ettiğini söylemekle yetinmek durumundayız.'

'PYD, Barzani olabilir mi?'

'Ben başkasının sözünü yorumlamam. Söylediklerim çok net. Türkiye’nin pozisyonu da çok net. Türkiye görüşlerini ilgili muhataplarla paylaşmıştır. Irak maalesef terör örgütleri cenneti hâline geldi. Buradaki operasyonlar meşru yerel güçlerle yapılmalıdır.'

El Bab operasyonu

'Bir kere daha ifade edeyim. Bu operasyonların her birisi Türkiye’nin kendi sınırlarını korumasına yönelik operasyonlardır. Burayı bitirelim oraya gidelim değil. Bunlar oturup önümüzde takvim olarak tabii ki planlama yapacağız. Şu gün şurada şu, bugün burada bu dediğimiz şeyler sahada birebir olmayabilir. İnşallah sonuç alacağız. Türkiye bu bölgedeki bütün terör örgütlerinin ayıklanmasını sağlayacaktır.'

Öğretmen atamaları

'MEB bu çalışmayı yürütüyor. Sözleşmeli alınacak öğretmenler zaten. Takvimi Milli Eğitim Bakanı açıklayacaktır.'

Rakka operasyonu

'Önce ortaya Türkiye ve Amerika tarafının Rakka ile ilgili bir ortak eylem planı çıkmalıdır. Ortak bakış açısı ortak eylem planı ortaya koyar. Bu planının gerçekleşmesi için nereden nasıl hareket edeceği sonranın konusu. Şu an o konumda değil Türkiye.'

DİTİB mensuplarına 'casusluk' suçlaması 

'Bu konu Başbakan ve Merkel arasındaki görüşmede de gündeme geldi. Umuyoruz ki Alman makamları bunları sonlandırır. DİTİB’in hiçbir mensubu ajan değildir. Avrupa’da yükselen İslam düşmanlığına bu düşmanlıklara uyanık olması lazım. Avrupa için birçok ülkede seçim olan bir yıldayız. Buna karşı Avrupa’nın uyanık olması lazım. Buna karşı herkesin uyanık olması lazım. Faşizm dalgasının Avrupa’yı yutmaması için yabancılarla barış içinde yaşamayı yapması gerekir. Bunun için de Türk vatandaşlarının varlığı bir garantidir. Aşırı akımlara karşı yabancılarla gayrimüslimlerle yan yana yaşamak istemeyen sert algılara karşı en önemli cevap Türkiye’nin DİTİB vasıtasıyla vermiş olduğu din hizmetleridir. Biz aşırıcı bir takım teolojilerinin dışında ılımlı bir Müslümanlık uygulamasını bin küsür yıldır sürdürmüş bir milletiz. DİTİB’in yaptığı budur. Almanlar, bir takım ırkçı siyasetin tesirinde kalmaktan kurtulmalıdır.'

Erdoğan’ın 'İstihdam seferberliği' sözleri

'Ben de o toplantıdayım. Çok keyifli bir toplantı oldu. Türkiye’nin neredeyse yüzde 85’ini oluşturan iş adamlarından alınan sözler… Bazıları kendi şirketlerine ne kadar istihdam vereceklerini söylediler. Onların hepsi kayıtlı. Sadece işsiz arkadaşlarımıza iş vermek değil, ekonomik olarak güçlememizin adımıdır. Hepsi deftere yazıldı. Bu iş adamları ilgili kişiler tarafından bunlar takip edilecek, teşvik edilecek ve inşallah sonuç alacağız. Cumhurbaşkanımız yarışta bu odaların daha hızlı katılmaları için onları teşvik ediyor. Deşifre ederim sözünü bir de tersten okuyun. Umarız bu olumlu katkıyı görmüş oluruz.'

Büyükelçinin İran Dışişleri Bakanlığı’na çağrılması

'Zaman zaman böyle şeyler olur, ilişkilerin kötüye gittiği anlamına gelmez. Sadece İran için söylemiyorum. Aynı coğrafyanın dost ve kardeş ülkeleriyiz. Zaman zaman siyaset farkı olur. Bu sözler dolayısıyla ülkeler düşmanlık geliştirmezler. Kardeş ülkelerdir, sınır komşusudur.'