Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

TRAGEDYA

Trajedi nedir?
Ansiklopedilerde şöyle bir tanıma rastlarsınız: Trajedi: Kişilere korku, heyecan ve acındırma telkinleriyle ders vermek amacı güden en eski tiyatro çeşididir. Nazım halinde yazılması ve değişmez kaidelere bağlı olması sebebiyle öbür tiyatro çeşitlerinden kolayca ayrılır. Trajediler genellikle beş perdelik oyunlardır. Eski Yunan"da, çok oynanan bu eserler 3 veya 6 perdelik de olabilirdi. O zamanki tiyatrolarda dekor bulunmaz, ancak sahnenin bir köşesinde olayların sebep ve sonuçlarını anlatan bir koro yer alırdı. Kahramanlar; kral, kraliçe, prenses, Eski Yunan"ın tanrı ve yarı tanrıları gibi en üst tabaka kişilerden seçilmiştir. Orta tabaka ve basit halk adamlarına rastlanmaz. Kahramanlar arasında geçen olaylar insanların ruhi zayıflıklarını, ihtiraslarını, iradeye bağlı yüce davranışlarla çarpıştırır. Trajedilerde; olay, zaman ve çevrede birlik demek olan "üç birlik kuralı" benimsenmiştir. Trajedilerde iç içe girmiş karışık olaylar bulunmaz. Ayrıntıya girmeden tek bir olay gösterilir. Buna "olay birliği" denir. Trajedi olayının bir günde (24 saat) olup bitmiş gibi gösterilmesine "zaman birliği", tek bir şehrin belli bir köşesinde başlayan olayın yine orada bitmesine de "çevre(mekan) birliği" denir. Trajedilerde parlak nutukları andıran yüksek ve asıl bir üslup kullanılır. Kaba, çirkin ve niteliği düşük sözler bulunmaz. Trajedi şairleri mısralarının derin manalı ve hikmet dolu olmasına önem vermişlerdir. Trajedilerde kadere, ahlak, töre ve geleneklere üstün bir değer verilmiştir. Trajedinin maksadının "insani acıların ifade edilerek seyircilerin ruhunda korku ve merhamet uyandırılması" olduğu kabul edilmektedir.
İşte tam da bu anlamda CHP baştan sona bir trajedidir..
Kuruluşu, yükselişi, monarşik bir rejimden, ancak monarşilerde olan tek adamlığa geçiş, faşist rejimlerde olan "Ulu önder"lik misyonunun ortaya çıkması, açık oy gizli tasnif, muhalefetin yok edilmesi, kanun namına değil, verdiği karar kanun kabul edilen, temyizi, savcısı, savunması olmayan bir yargı düzeni.
İstiklal Mahkemeleri, açık oy gizli tasnif, seçmeni tek partinin adayı tek adamın belirlediği bir seçim sistemi...
Dersim"de tenkil, tedip, tehcir operasyonu
Ben, Kim il Sung rejiminin nasıl bir şey olduğunu biliyorum..
Kendini Hitler"le, Musolini ile, Stalin"le özdeşleştiren beyinler.. "Mustafa Kemal öldü ise başımızda Stalin var" diye teselli bulanlar, Hitler"in doğum günü partisine gidenler, Musolini"nin "terbiye diktatoryası"na selam duranlar.. Şeriatın hilafet fonunu laik partinin intifaına bırakıp, hilafeti cumhuriyetle özdeş kılanlar, dinî vakıflara el koyanlar..
"İrtica ile mücadele istila ile mücadeleden daha zor ve elzem" diyenler.. Ezanı Türkçe okutmakla kalmayıp camileri ahıra, halkevlerine çevirenler.. Dinde reform gayretlerinin ötesine geçip "Türkün dini Kemalizmdir" diye meydan okuyanlar..
Toplumun inancını, tarihini, kültürünü, kimliğini alaya alanlar.
Bu kanlı darbe çetelerinin, kayıt dışı siyaset ve kayıt dışı ekonominin ağa babaları kimlerdi sahi..
Hani on yılda bir yapılan darbelerin arkasında kimler vardı? Hani her darbeden sonra tek el konulmadık kurum Mason Locaları kalıyordu da, geçiş dönemi hükümetleri onların üyeleri arasından seçiliyordu ya..
Dersim"i vurdular Dersimliler CHP"li oldu. Kürtleri vurdular, yıllarca Kürtler CHP"ye oy verdi. Hataylı Nuseyriler, ötekilere bakıp, başlarına gelecekleri düşünüp CHP"li oldular.
Daha yeni yeni ortaya çıkıyor "Dersim"in kayıp kızları"nın acılı hikayeleri.. Belki yarın birileri de "Gürbüzler"in filmini çeker.. Dersim"den anne-babalarını öldürdükleri, kimi Kızılbaş, kimi o yörede yaşayan Ermeni kızlarını alıp, askeri okullara ve başka devlet okullarına leyli meccani yerleştirdikleri, "Anne babalarınızı Türkler öldürdü" diye Türkleştirilen, anne-babaları kayıp, terk edilmiş ya da ölmüş Ermeni çocukları ile evlendirenlerin sebeb oldukları trajedi de ortaya çıkacak bir gün..
Dersimli Kızılbaşlardan kimileri şimdi, "kökler"ini arıyor. Meğer bir kısmı sürgün, tenkil, tedib günlerinde Ermeni oldukları halde Kızılbaşların arasına karışıp gizlenmişler. Şimdi onlar da kimliklerini açıklama gereği duyuyorlar. Mukatele günlerinin arkasındaki derin sır aydınlanıyor..
Evet, Türkiye normalleşiyor!. Taşlar yerine oturuyor. Parçalanmış kimlikler yeniden şekilleniyor. İnkar ve baskı sona eriyor. CHP"ye rağmen IRMAK YATAĞINI ARIYOR! Sabetaylar, "D Maddesi" de bu anlamda kendilerini isbat-ı vücud ederler belki.. Rumların neden, nasıl, niçin Yunanistan"a yamandığını hem bizler, hem de Rumlar öğrenir..
Bütün bu gerçeklerin üzerini örten bir şaldır CHP. Bu şalın altında kan ve gözyaşları ile dolu bir tragedya uyumaktadır. CHP tarihi, bu trajedinin tarihidir. Selam ve dua ile..

 


yeniakit

Bu yazı toplam 1607 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar