'Suriyeli' gerginliğine yeni önlemler

'Suriyeli' gerginliğine yeni önlemler

Arapça tabelalar kaldırılacak, Suriyelilerin çalışma hayatı yeniden düzenlenecek, artan kira fiyatları yeni konut yapımıyla çözülecek... Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin, kentteki gerginliği ortadan kaldırmaya yönelik önlemleri Al Jazeera'ye anlattı

Gaziantep'te bir Türk ev sahibinin Suriyeli kiracısı tarafından öldürülmesinin ardından yaşanan gerilimi Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin'le konuştuk. Belediye binasına girdiğimizde başkentten yeni dönmüş olan Şahin'i odasının önünde bekleyen kalabalık bir gazeteci grubu vardı. Aslında bu gerilimin birincil muhatabı Vali olsa da, yerel seçim öncesinin bu popüler bakanının söyleyecekleri daha çok merak ediliyordu.
Şahin'in odasına girdiğimde ilk dikkatimi çeken, yüzündeki yorgunluktu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile aynı karede olduğu ve hemen arkasına asılı fotoğraftaki Fatma Şahin gülümsüyordu ama karşımdaki Şahin yorgun ve moralsizdi. Büyükşehir belediye başkanlığının henüz dördüncü  ayında, hiçbir belediye başkanının omzuna yüklenmemiş bir bilmeceyle karşı karşıyaydı. Kendi ifadesi ile artık "şehir içinde şehir" olan Gaziantep'teki Suriyeli sığınmacı bilmecesi ile...
'Üç yıl uzun bir süre'
Antep'lilere her fırsatta son gelişmelere ve Suriyeli sığınmacılara nasıl baktıklarını sorduk. Konuştuğumuz kişiler arasında sığınmacılardan memnun olmayanların oranı hayli fazlaydı. Hepsinin de bu konuda anlatacağı farklı hikayeleri vardı. Şahin'e ilk olarak kentteki bu genel memnuniyetsizlik izlenimimi anlattım ve bunu gidermeye yönelik ne yapılacağını sordum. "Geçiş süreci" olarak tanımladığı bu dönemde entegrasyonu sağlayacak bir birim kurduklarını söyledi:
"215 bin kişi artık bu şehirde yaşıyor. Şehrin içinde bir şehir var. Üç yıldan beri hamdolsun hiçbir sorun çıkmadan, tam bir misafirperverlik ve fedakarlık içerisinde hemşehrilerimiz gereğini yaptılar. Üç yıl uzun bir süre. Özellikle şehrin içerisinde sayı yükselince, ekonomik hayatı, güvenlik boyutunu etkileyen birtakım istenmeyen olayların olabileceğini gösteren son bir, iki olay yaşamaya başladık. Bundan kaynaklı da özellikle ulusal medya  üzerinden bu lokal ve küçük olayların çok daha büyükmüş gibi, bütün Gaziantep Suriyelilere karşıymış gibi algı da üretilmeye çalışıldığını görüyorum. Negatif bir algı üretilmeye ve korkutulmaya çalışılıyor. Bunun da doğru olmadığını düşünüyoruz. Onun için biz buradaki entegrasyonu ,geçiş sürecini en az zararla yönetilmesi ile ilgili belediye bünyesinde de bu konularla alakalı önemli bir birim oluşturduk. Valiliğimiz  ve AFAD'la birlikte koordineli bir şekilde bunları çalıştırıyoruz. Bu projeler tamamlandığı zaman çok daha güçlü bir şekilde bunu yönetecek kapasiteye ulaşmış olacağız."

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'le, kentteki Suriyeli gerginlğini makamında konuştuk.
[Fotoğraf: Al Jazeera Türk]
'Suriyelilerin karıştığı suç oranı yüzde 2,5'
Kentte dile getirilen bir diğer iddia ise sığınmacıların gelişinden itibaren suç oranlarının arttığı. Şahin, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü verilerinin bunu doğrulamadığını söyledi. Şehirde resmi rakamlara göre 215 bin Suriyeli olduğunu hatırlattıktan sonra şunları ifade etti:
"Söylenenin çok altında rakamlar var. Sayıya baktığınız zaman Suriyelilerin karıştığı suç oranının yüzde 2,5 olduğu görünüyor. Bir de burada kendi içinde de, iki Suriyeli arasında işlenen suçlar var. Mağdur olan Suriyeliler de var. Onun için bu olanlardan, bugün yaşanan ya da yaratılmaya çalışılan resimden çok farklı bir tablo var. Ama sonuçta bunlar da önemli. Her bir vaka önemli. Her bir olay üzerinde bire bir çalışmamız gerekiyor."
Gaziantep'in nüfusunun, Suriyelilerle birlikte 2 milyon 100 bin'e yaklaştığı ve kentteki her 100 kişiden 10'unun Suriyeli olduğu düşünüldüğünde, resmi verilere göre Suriyelilerin karıştığı suç oranının aslında ne kadar düşük olduğu ortaya çıkıyor. 
Anteplilerin en yaygın sorunu: Kira fiyatları
Şehirde Suriyeli göçüne dair eleştirilerin ortak noktalarından biri fahiş artış gösteren kira fiyatları. Kentte kira fiyatları birkaç yılda yüzde 200 ilâ yüzde 300 arttı. Bu artışın temel sebebi, Suriyelilerin başlarını sokacak bir ev için her fiyata evet demek zorunda kalmaları. Bu sorunun şöyle çözülmesi planlanıyor:
"Bu konuyla alakalı çok sayıda konut yapılması planlanıyor. Aslında Suriyelilerle de alakalı değil. Göç aldığımız için zaten beyannameye de koyduğumuz çok sayıda konut yapmamız gerekiyordu. Suriyeliler geldiği zaman bu ihtiyaç daha da arttı. Sosyal konutlar... Daha ucuz, daha çok onların ekonomik durumuna uygun konutların yapılması, uydu kentlerin yapılması bizim kendi beyannamemizde var ve şu anda onun üzerinde de çok yoğun bir şekilde çalışıyoruz."
Şehirden sadece 7 bin Suriyeli götürülecek 
Fatma Şahin'e son iki günde, bir kısım Suriyeli'nin mevcut kamplara götürüldüğünü hatırlatıyor ve bu yerleştirmenin kapsamlı olup olmayacağını soruyoruz. Söylediği, Suriyelileri şehir dışına çıkarmayı bir çözüm olarak görmediklerinin ispatı:
"Evi olmayanlar götürülecek. Şehrin içerisinde tek başına yaşayacak gücü olmayan, sosyal destek vermeden yaşayacak altyapısı olmayan gruplar bizim hedef kitlemiz. Aksi takdirde burada sistemin içerisine giren, ekonomik hayatın içerisinde olanlar değil. Eğitimli bir nüfus var. Gazianteplilerin de burada yaşamalarından memnun olduğu grup... Onlara hiç karışmayacağız. Bizim ilk tespitlerimize göre bu 215 bin kişinin 7 bin kişisi bu şekilde, bunun 700'ünü de taşımış olduk zaten."
Tabelalar Türkçeleştirilecek 
Kentteki gerginliği azaltmak adına alınması planlanan en ilginç önlem ise tabelaları Türkçeleştirmek. Buradaki amaç linç durumlarında Suriyelilere ait iş yerlerinin zarar görmesini engellemek:
"Valilik bünyesinde Arapça tabelaların Türkçeleştirilmesi çalışması var. Bize düşen durum olduğunda da biz müdahale ediyoruz zaten. Suriyelilerle ilgili bir data bankası kurulması için muhalif geçici hükümet bize geldi. İlgili arkadaşlara yönlendirdim. Bununla ilgili de çalışma var."
Suriyelilerin çalışma hayatı düzenlenecek
Bir diğer temel sorun da Suriyelilerin sigortasız ve daha az paraya çalışarak Anteplilerin işsiz kalmasına sebep olduğu iddiası. Bazı Antepliler Suriyelilere ait işyerlerinin vergi vermeyerek, haksızlığa ve haksız rekabete yol açtığını da savunuyor. Şahin, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de uzun tartışmalara sebep olan ve yabancıların çalışma hayatını düzenleyen kanun teklifini işaret ederek yanıt verdi:
"Odalarımızın bize verdiği bilgiye göre, bugün şehirdeki sanayi, ticari ve hizmet sektörünün içerisinde çok olumlu etkilerinin de olduğunu biliyoruz. O yüzden bardağın sürekli boş tarafından bakmanın yanlış olduğunu düşünüyorum. Tüm bardağı görmemiz gerekiyor. Çalışmaya devam ediyoruz. Suriyelilerin çalışma hayatını düzenleyen bir Bakanlar Kurulu kararı bekliyoruz. O çıkınca inşallah hızlanacak işler."
'IŞİD, Antep'i etkilemedi'
Gaziantep'te son iki ayda üretim ve ticaretin düştüğü ya da zorlaştığı ve bunda da Irak'ın güneyine gidiş yolunu ele geçiren IŞİD'in etkili olduğu düşüncesi hakim. Şahin, hem Anteplilerin hem de Suriyelilerin söylediği ve işsizliğe sebep olduğu iddia edilen bu faktörün gerçeği yansıtmadığını da savundu:
"Bizim tek pazarımız iç pazar değil. Biz 170 ülkeye ihracat yapıyoruz. En büyük pay da Ortadoğu pazarı. Irak, İran, Suriye... Bu hat bizim en büyük pazarımız. Tabii bu hat içerisinde bir güvenlik sorunu yaşandığı zaman bu bizim kendi ekonomimizi, iç ekonomimizi etkiliyor direkt. Ama yine rakamlara baktığınız zaman bu rakamların ürkütücü boyutta olmadığını, yönetilebilir boyutta olduğunu görüyoruz. Mesela Irak'ta bir sorun yaşandığı zaman başka kanallar üzerinden yine ulaşılması gereken hedef kitleye ulaşıldığını görüyoruz. Ama bölgede huzur, barış olduğu zaman bölgede pozitif anlamda en çok etkilenecek olan da Gaziantep. Biz onun için de çaba sarf ediyoruz. Bizim Sanayi Odamızdan gelen fabrikaların çalışma kapasitesi ile ilgili verilerden bu abartılan rakamların olmadığını görüyoruz. Ekonomi Bakanlığı bünyesinde bir çalışma yapılıyor şu anda."