Sisi Baskılarını Artıracak

Sisi Baskılarını Artıracak

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin onayladığı yeni kanun, güvenlik güçlerinin gösterilere müdahale yetkisini, 'ulusal güvenlik ve kamu düzeni' gerekçesini öne sürerek genişletiyor.

Yeni çıkan kanunda ‘ulusal güvenlik ve kamu düzeni’ ifadeleri için net bir tanım yapılmıyor ve güvenlik güçlerinin müdahale yetkisi geniş tutuluyor.

Kanuna göre savcılar ceza mahkemelerinden şüphelileri ‘terörist’ olarak tanımlamalarını ve yargılamalarını isteyebilecek.

‘Terörist’ ilan tüm grupların yasaklanması ve mal varlıklarına el konulması yetkisi de yeni kanunun getirdiği uygulamalardan biri.

Mısır’da 3 Temmuz 2013’te ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi deviren darbe rejimi, devam eden süreçte başta Müslüman Kardeşler olmak üzere çok sayıda siyasi grubu yasakladı ve terör örgütü ilan etti.

İhvan mensupları idam ve ağır hapis cezalarına mahkum edildi.

Çok sayıda insan hakları kuruluşu Mısır’daki ihlallere tepki göstermesine rağmen darbe rejimi bu konuda geri adım atmadı ve gösterilere müdahale yetkisini genişletmeyi sürdürdü.

3 Temmuz darbesinden sonra 2013 Ağustos’unda Kahire’de yüzlerce gösterici güvenlik güçlerinin sert müdahalesi sonucunda hayatını kaybetmişti.

Ses kayıtları

İnsan hakları ihlallerinin sürdüğü Mısır'da, İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim'in ordu ve polis yetkilileriyle yaptığı toplantının ses kaydı ortaya çıktı. Al Jazeera'nin elde ettiği ses kaydına göre, İbrahim, darbeyi protesto gösterilerini engellemek için ordu ve polisten her şeyi yapmasını istiyor.

Al Jazeera’nin elde ettiği ses kaydında, İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim; eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin hapse girmesiyle sonuçlanan 30 Haziran protestolarına ordunun ve polisin 'büyük desteğinden' bahsediyor.

İbrahim, ses kaydında “Hepimiz, tüm liderler, Müslüman Kardeşler rejimi ve İslamci siyaset akımına karşıyız. Sizinle 30 Haziran öncesinde toplantı yaptım, hatırlıyorum. O toplantıda sizlere şunu iletmek istiyordum; 30 Haziran protestolarına destek verin. Belki o zaman da açık bir şekilde söyleyemedim ama eminim ki o imâları anlamıştınız değil mi? Ondan sonraki süreçte talimat gayet açıktı. Hiçbiriniz bir saniye olsa dahi bununla ilgili tereddüt edemezdi” şeklinde konuşuyor.

Ses kaydında İbrahim'in polis müdürlerine talimat verirken, “30 Haziran protestolarından sonra herhangi bir ayaklanma ya da bazılarının ifadesiyle üçüncü devrim hiç başarılı olamayacak. Çünkü ordu ve polisin desteği olmadan hiçbir ayaklanma başarılı olamaz. 30 Haziran'da biz ve ordu protestoları destekliyorduk. Ondan sonraki protestolara destek verir miyiz hiç? Cevap verin!” diyor.

"Gerekirse cami çıkışında bile müdahale edin"

Ses kaydında ayrıca İbrahim’in, olması planlanan herhangi bir protestoya karşı polisin sert müdahalede bulunması gerektiğini vurguluyor.

İbrahim, ses kaydında “Rica ediyorum, herhangi bir protesto olursa ona kesin ve kararlı bir şekilde müdahale edin. Bu denli protestoların toplanmasına bile asla izin vermeyin. Gerekirse caminin çıkısında bile müdahale edin. Fırsat vermeyin. 100 kişinin bile toplanmasına asla izin vermeyin. Çünkü bu yüz kişi, bin veya 2 bin olacak ve o zaman daha zor durumda oluruz. Bu ulusal güvenlik ile alâkalı bir mesele. Protesto olursa da protestoculara karşı kullanabildiğiniz her şeyi kullanın. Kanunun size kullanmak için imkân verdiği her şeyi kullanın. Bizim kanunumuz ve talimatımız açık. Tazyikli sudan otomatik silahlara kadar kullanabildiğiniz her şeyi kullanın” şeklinde konuşuyor.

İbrahim, subaylara, daha sonra tanınmamaları için de müdahale ettikleri zaman yüzlerini kapatması talimatını veriyor.

İçişleri Bakanı İbrahim, ses kaydında ayrıca gerektiğinde İçişleri Bakanlığı Bakanlar Konseyi'nden ‘büyük miktarda para’ alabildiğini söyleyerek, ordu ve emniyet yetkililerini protestolara müdahaleyi teşvik ediyor.

Kaynak: Al Jazeera ve Reuters