Selvi'den  YSK Tepkisi

Selvi'den YSK Tepkisi

Selvi: YSK'da muhalif üyelere 'Birkaç sayfalık muhalefet şerhini yazamadınız mı?' diye tepki gösterildi

Abdulkadir Selvi, "O karar alınırken YSK’da ne yaşandı?" başlığıyla yayımlanan yazısında "Yüksek Seçim Kurulu’nun gerekçeli kararı bugün yayınlanacak. Gerekçeli kararda YSK, İstanbul seçimlerini neden iptal ettiğini açıklıyor. Muhalefet şerhlerinde ise muhalif üyeler seçimlerin neden iptal edilmemesi gerektiğini anlatıyorlar" dedi.

Selvi şöyle devam etti:

"Aslında pazartesi gününe kadar her şey hazırdı. Gerekçeli karar tamamlanarak 18 Mayıs Cumartesi günü üyelere dağıtılmıştı. İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Muhalefet şerhi yazan 4 üye, gerekçeli karara göre muhalefet şerhlerini yeniden gözden geçirip zenginleştireceklerini belirterek süre istediler. Bunun üzerine kararın açıklanması ertelendi.
YSK’daki toplantının perde arkasını anlatacağım.

Edindiğim bilgiye göre kapsamlı bir gerekçeli karar geliyor. Elbette ki karar metninin 200 sayfadan fazla olmasından daha önemlisi hukuki değeri olacak. İstanbul seçimlerinin yenilenmesine neden karar verildi, bir zarfta 4 oy kullanıldığı halde neden biri iptal edildi, iptal kararı sadece sandık kurullarındaki kamu görevlisi olmayanlar nedeniyle mi alındı, yoksa oy sayım ve döküm cetvellerinin birleştirilmesindeki yanlışlıklar da iptale götüren nedenlerden biri mi oldu? Gerekçeli kararın kamu vicdanını tatmin etmesi gerekiyor.

Çünkü YSK’nın iptal kararı sadece bir YSK kararı olarak kalmadı. Belki seçimlerin kaderini değiştirecek kadar güçlü bir etkisi oldu. Netice itibarıyla 6 Mayıs’ta YSK bir karar verdi. 23 Haziran’da da İstanbul halkı bir karar verecek. Elbette ki YSK kararının İstanbul seçimlerinin sonuçları üzerinde etkisi olacak. Kimi mağduriyete oy verecek, kimi bunu ikinci bir fırsat olarak görüp seçimi kazanmaya odaklanacak.

CUMARTESİ GÜNÜ TAMAMLANDI

Gerekçeli karar cumartesi gününden üyelere dağıtıldığı için pazartesi günü açıklanması bekleniyordu. Toplantı başlayınca muhalif 4 üye, gerekçeli kararı incelediklerini, buna göre muhalefet şerhlerini gözden geçireceklerini belirtiyorlar. Ek süre istiyorlar. Elbette ki gerekçeli karar önemli olduğu kadar muhalefet şerhleri de değerli. Çünkü bu metin gelecek kuşaklara kalacak, bundan sonra alınacak kararlara ışık tutacak kadar önemli.

O nedenle muhalif üyelerin hukukunu da korumak, onların erteleme talebine saygı duymak zorundayız. Seçimlerin iptaline karar veren 7 üyenin kararı ne denli önemliyse, ret oyu kullanan 4 üyenin tavrı da o denli kıymetli. Burada zaman endeksli değil, hukuk eksenli bir tavır ortaya koymamız lazım. Bir gün önce olmuş, bir gün sonra olmuş... Önemli olan o değil, önemli olan ülkenin kaderini etkileyecek bir kararın hukuki gerekçelerinin sağlam bir şekilde ortaya konulması olacak.
SİTEM

Pazartesi günkü toplantıda muhalif üyeler, iptal gerekçesinin sadece sandık kurulu başkanlarının kamu görevlilerinden oluşmamasından ibaret olmadığını, gerekçede yer alan diğer hususları da inceleyerek muhalefet şerhlerini yazacaklarını belirtiyorlar. Muhalif 4 üyenin bir kısmı toplantıya geçilmeden önce muhalefet şerhinin hazır olduğunu bildirdiği için bu tavır bir an şaşkınlığa neden oluyor. Hatta ’Gerekçeli karar incelemeniz için cumartesi günü size ulaştırıldı. Bu süre zarfında inceleyip muhalefet şerhinizi yazamadınız mı? Biz 200 sayfalık gerekçeli kararı hazırladık, siz birkaç sayfalık muhalefet şerhini yazamadınız mı?’ gibi bir sitem dile getiriliyor. Ama bunun üzerine bir polemik yaşanmıyor.

KARARIN AYRINTILARI

SK’nın İstanbul seçimlerinin iptaliyle ilgili kısa kararında ’bir kısım sandık kurullarının ilçe seçim kurullarınca kanuna aykırı oluşturulması ve bu hususun da seçim sonucuna müessir olması nedeniyle’ deniliyor. Ancak bu adı üstünde, kısa karar. Edindiğim bilgiye göre gerekçeli kararda iptal kararının sadece kamu görevlileri nedeniyle alınmadığı anlaşılıyor. Sandık kurullarının teşkilinde kamu görevlisi şartına uyulmamasının yanı sıra, sayım döküm cetvellerinin birleştirilmesindeki yanlışların da seçim sonuçları üzerinde ’müessir’ olduğu ifade ediliyor. Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım arasındaki fark 13 bin 729’a inmişti.

Yukarıda saydığım iki yanlışlık 42 bin oya denk geliyor, bunun da seçim sonuçlarını etkileyecek bir oran olması nedeniyle seçimlerin iptaline karar verilmişti. Gerekçeli kararın bu iki sütun üzerine yükseldiği belirtiliyor. Ama aynı zamanda AK Parti’nin iptal talebinde dile getirilen kısıtlı, hükümlü, zihinsel engelli ve ölü seçmenlerle ilgili iddialara da tek tek yanıt veriliyor. ’Efendim kısa kararda bu hususlar yer almıyor’ denilebilir ama adı üstünde, biri kısa karar, diğeri gerekçeli karar.
Tabii YSK’nın gerekçesinden ziyade İstanbul halkının hangi gerekçeyle sandığa gideceği önemli."