Selvi: Davutoğlu'nun HDP'den Seçeceği Vekiller

Selvi: Davutoğlu'nun HDP'den Seçeceği Vekiller

Ankara kulisleriyle tanınan Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, Davutoğlu'nun HDP'den seçeceği vekillerle ilgili çok konuşulacak bir iddia ortaya attı.

CHP ve MHP'nin seçim hükümetine girmeyeceğini açıklaması üzerine, AK Parti'de bunun 'AK Part'nin HDP ile işbirliği yaptığı izlenimini yaratmak' için bir 'strateji' olduğuna yönelik yorumlar yükseldi. Yeni Şafak Gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, bugünkü yazısında “Kulağıma Gaziantep Milletvekili Celal Doğan'ın, Bitlis milletvekili Mahmut Celadet Gaydalı'nın isimleri geliyor. Aslında yine aynı isimlerHDP ile konuşularak seçilebilir” diyerek çarpıcı bir Ankara kulisi aktardı.

BAŞBAKAN NEDEN HDP'YE DANIŞMAKTAN VAZGEÇTİ?

Selvi, Başbakan'ın aslında HDP'ye danışarak bu isimleri seçmek istediğini, Fakat HDPEŞ Başkanlarının tavrı sebebiyle vazgeçtiğini ileri sürdüğü yazısında "Başbakan, ilk başlarda isimler konusunda HDP'nin nabzını tutmayı düşündüğünü söylemişti. Doğru olanı da buydu. Ama Eş başkanların sert açıklamaları nedeniyle bundan vazgeçtiğini açıkladı." dedi.

"HDP'NİN TAVRI"

Selvi, "HDP'nin tavrını ne olacağı merak ediliyor. Usul konusundaki itirazlarına rağmen, HDP, 63. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinde yer almak istiyor. Çünkü bunu psikolojik bir eşiğin aşılması ve bir kırılma noktası olarak görüyorlar" dedi. 

MİLLİYET'TEN ÇARPICI KULİS: HDP İLE YALNIZ KALMAMAK İÇİN...

Milliyet de, bugün, Selvi'nin iddiasına benzer şekilde 'AK Parti'nin HDP ile birlikte hükümet kuracağı görüntüsü ortaya çıkacağından bu tabloya da çözüm formülleri aradığı' iddiasının yer aldığı haberinde "Kulislerde 'HDP ile yalnız kalmamak' için daha önce CHP ve MHP'de siyaset yapmış ancak partiyle bağı olmayan birer isme 'sembolik' olarak bakanlık teklif edilebileceği de kulislerde konuşuluyor." demişti.

İşte Selvi'nin yazısından çarpıcı satırlar:

Siyasette 24 saatin dahi uzun olduğu günlerden geçiyoruz.

Seçim hükümeti için son ana kadar, muhalefet liderlerinden sürpriz bir hamle yapmalarını bekledim.

Ama olmadı.

Bu durumda iş Cumhurbaşkanı Erdoğan'a kaldı. Erdoğan, bugün TBMM Başkanı İsmet Yılmaz ile görüşerek süreci başlatacak.

Oysa liderler bir formül geliştirebilirdi.

Çünkü 45 günlük süre dolmadan AK Parti, "Seçim hükümeti “için bir kez daha CHP'nin nabzını yokladı. İki parti arasında bir arka kapı diplomasisi yürüdü. Yine sonuç çıkmadı.

Ama başka bir gelişme söz konusu. AK Parti, Meclis'te sınır ötesi operasyonla ilgili tezkerenin görüşülmesi için harekete geçti. Bu sırada CHP'den, "Önseçimler için yasal bir düzenleme ihtiyacı doğabilir. Bu nedenle bize biraz zaman tanıyın" talebi geldi. AK Parti de bunun üzerine seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesi ve seçim güvenliğine ilişkin bir düzenleme yapılabilir mi diye CHP'yi yoklamaya başladı.

"SİYASETTE ARKA KAPI DİPLOMASİSİ"

Koalisyon görüşmelerinde AK Parti ile CHP heyetler halinde görüştü ama eksik olan bir şey vardı. Heyet başkanları hariç, iki lider arasında “Mekik diplomasisini yürütecek" isimler yoktu. Örneğin AK Parti seçim hükümeti önerdi. Kılıçdaroğlu 4 yıllık güçlü hükümet istedi. Bu süre 10 ay ya da 1 yıllık koalisyona dönüşebilir miydi? O müzakere bile edilemedi. Elbette ki tabanı birbirine zıt olan iki partinin koalisyon kurmakta ne kadar zorlandıklarının farkındayım. Sadece siyasette arka kapı diplomasisinin sonuç almada ne denli etkili bir araç olduğuna dikkat çekmek istedim.

(...)

Muhalefet liderleri ellerindeki kozu iyi kullanamadılar. Eğer isteselerdi bugün başka bir tablo yaşanabilirdi.

Siyaset bir çözüm üretemeyince iş Cumhurbaşkanı Erdoğan'a kaldı.

Şimdiye kadar Cumhurbaşkanı'nın, "anayasal sınırlara" çekilmesini şart koşan muhalefet dilerim bu kez de Cumhurbaşkanı'nı Anayasa'ya uyduğu için suçlamazlar. Anayasa'nın 116 ve 114. Maddeleri, 45 gün içinde hükümet kurulamadığı taktirde, "seçimlerin yenilenmesine karar verebilir" diyor.

Türkiye şimdiye kadar 62 hükümet kurdu. Tek parti iktidarından koalisyon hükümetine, ara rejim hükümetlerinden, teknokratlar kabinesine kadar her türlü hükümetimiz oldu ama anayasal zorunluluk olarak, seçim hükümeti ilk kez kuruluyor.

BURHAN KUZU'DAN SEÇİM HÜKÜMETİ YORUMU

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Burhan Kuzu ile konuştum. “Seçim hükümeti ilk kez kurulduğu için bir anlamda kendi geleneğini oluşturacak" dedi.

CHP ve MHP, hükümete girmeyeceklerini açıkladılar. Hesap, şehit cenazelerinin geldiği bir dönemde, AK Parti ile HDP'yi aynı fotoğraf karesinin içine sokmak. Seçim meydanlarında, "Bunlar PKK ile hükümet kurdu" diyebilmek.

Bu durumda AK Parti'nin, "MHP'ye koalisyon teklif ettik. Hükümete girerek, PKK ile mücadelede yer almak yerine, bizi anayasal olarak HDP ile hükümet olmaya mecbur bıraktı" diyeceğinden kuşkum yok. AK Parti, hükümet kuruluşunda nasıl hareket edecek? Başbakan, "Bakanları ben seçerim. İsimleri belirlerken ehliyet, liyakat ve uyuma bakarım" demişti.

Burhan Kuzu, “Genel hükümet kurma politikası uygulanır. Başbakan beraber çalışacağı bakanları belirler" dedi. Ahmet İyimaya ise Anayasa'nın 109.Maddesi'nde yer alan, "Bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Başbakan'ca seçilir" hükmünü hatırlattı.

BAĞIMSIZ KONTENJANINDAN BAKAN GİRECEK Mİ?

Seçim hükümeti ilk kez kurulacak ama anayasal prosedür belli. AK Parti'ye 11, CHP'ye 6, MHP ve HDP'ye 3'er bakanlık düşüyor. CHP ve MHP hükümete girmeyeceklerini açıkladılar. Bu yeni bir hükümet olduğu için, AK Parti'de üç dönemlik olan ve milletvekili seçilmeyen bakanların “seçim hükümeti"nde yer alması beklenmiyor. Peki AK Parti'den milletvekili seçilmediği için mevcut bazı bakanların, “bağımsız" kontenjanından bakanlıklara getirilmesi söz konusu mu? Kulisleri yokladım. Böyle bir eğilim görmedim. Onun yerine CHP ve MHP'nin isim vermediği bakanlıklara “Bürokrat"ların getirilmesi eğilimi daha ağır basıyor. 

(...) 

MİLLİYET'E GÖRE 'DAVUTOĞLU'NUN BAKANLIK VERECEĞİ HDP'LİLER"

Milliyet'in haberine göre, partilerden isim sormayacak olan Davutoğlu, CHP, MHP ve HDP'li isimleri kendisi belirleyecek. HDP'den kabineye alınacakların Celal Doğan, Mithat Sancar, Ayhan Bilgen, Leyla Zana gibi isimler olabileceği değerlendiriliyor.

HDP'YE HANGİ BAKANLIKLAR VERİLECEK?

HDP'ye Gençlik ve spor, Avrupa Birliği, Orman ve Su İşleri bakanlıklarının verilebileceği de ifade ediliyor. Milli eğitim, sağlık, Maliye, Dışişleri, Milli Savunma gibi bakanlıkların ise Ak Parti bünyesinde kalmasına kesin gözüyle bakılıyor. MGK toplantılarına katılan bakanlıkların da HDP'ye verilmeyeceği belirtiliyor.

CHP VE MHP'DEN KİMLER OLABİLİR?

CHP ve MHP'den de her ne kadar partilerin grup kararıyla kabul edilmeyeceğini açıklasa da parti yönetimleriyle ters düşmüş ve 'bakanlık' isteyebilecek isimlere teklif gidecek. Kulislerde CHP'den Deniz Baykal, İlhan Kesici, Engin Altay gibi isimlerin yanı sıra CHP'de listelerde son sıralardan Meclis'e gelmiş veya yeniden aday yapılmama ihtimali olup partiye küsebilecek isimlerin de tercih edilebileceği ifade ediliyor. MHP'den Meral Akşener, Oktay Vural gibi isimlere bakanlık önerilebileceği iddia ediliyor.

'9 YENİ BAĞIMSIZ BAKAN' İHTİMALİ

CHP ve MHP'lilerin kabul etmemesi durumunda 9 yeni 'bağımsız' bakan seçim hükümetinde yer alacak. Kulislerde 9 bakanın nasıl belirleneceği merak konusu olurken, Ak Parti kurmayları, 'akil insanlar komisyonu'nda yer alan 1-2 ismin de kabineye alınabileceği ve böylece de Doğu ve Güneydoğulu seçmene mesaj verilebileceği ifade ediliyor. 1 veya en fazla 2 bakanlıkta da müsteşara da görev verilebileceği ifade ediliyor.