Selam-Tevhid Kumpasında Mağduriyetler Sürüyor

Selam-Tevhid Kumpasında Mağduriyetler Sürüyor

FETÖ’nün “Selam-Tevhid” kumpası kapsamında “Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu örgütünü kurmak ve yönetmek” iddiasıyla cezaevine konulan Selam Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mehmet Ali Tekin’in mağduriyeti sürüyor.

Hakkında "Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu örgütünü kurmak ve yönetmek" suçundan kesilmiş cezası bulunan ve 28 Mart 2016 günü İran'dan Nahcivan'a giriş yaparken İnterpol tarafından yakalanan Mehmet Ali Tekin, Bakırköy Adliyesi’nde cezasının yüzüne okunmasının ardından Metris Cezaevi'ne gönderildi.
 
“Fetullah Gülen ve ekibi hesap verecek!”
 
Tekin, adliye çıkışında, "Selam Tevhid uydurmasıyla bizi gözaltına aldıran Fetullah Gülen ve ekibi bu dünya da olmasa da öbür dünyada ve bu dünyada bize hesap verecek" demişti.
 
Diriliş Postası, Gazeteci-yazar Mehmet Ali Tekin’in oğlu Metin Tekin ile davayı ve mağduriyetleri konuştu.
 
“Asıl hedef Cumhurbaşkanımızdı”
 
Selam ve Tevhid Örgütü Nedir?
 
“Selam” gazetenin, “Tevhid” ise derginin ismi, fakat FETÖ’cüler, bu isimleri birleştirerek “Selam-Tevhid” isimli hayalî bir örgüt kurdular, davanın çıkış noktası da budur. Bu isimler üzerinden kamuoyu üzerinde bir algı oluşturulmak istendi.
 
M. Ali Tekin’in bu hayali örgüt ile alakası nedir ve FETÖ neden böyle bir kumpas yapma gereği duydu?
 
Babam M. AliTekin Selam Gazetesi’nin yazı işleri müdürlüğünü yürütmekteydi. 31 Ağustos 1997 Türkiye’de ilk kez bir ekip basın yolu ile açıkça Fethullahçı Terör Örgütünü deşifre etmiş ve ciddi bir tepki almıştı. Selam Gazetesi bu örgütün dini söylemler ve halkın manevi duygularını kullanarak hainlikler yapacaklarını belirtmişti. Haberi yapan ekibi karşılarında tehlike gördükleri için haberin yayınından 2 sene sonra Selam Gazetesi yönetici kadrosuna “Umut Operasyonu” adı altında bir suçlama yapıldı. Suikast iddiasının gerçek olmadığı ortaya çıktı ve hayali örgüt ismi uydurarak suçlamada bulunuldu.
 
M.Ali Tekin’in mahkûmiyet süresi nedir?
 
6.5 yıldır mahkum, buna ilave olarak 3.5 yıl daha yatması gereken süre görülüyor.
2014 Nisan ayında Paralel Yapı elemanları davayı onayladı. Özellikle dikkat edilmesi gereken husus, normal şartlarda yerel mahkemelerin müspet veya menfi bir olayda dahi karar verme süresi 16, 18 ay iken FETÖ’cülerin yoğun çabaları ile 8 ay içinde karar verildi. Buradaki asıl amaç ise Cumhurbaşkanımızı ve Mit müsteşarımızı tutuklamaktı.
 
Cumhurbaşkanı ve Mit müsteşar’ının bu dava ile bağlantısı nedir?
 
Yapılacak bu kumpas ile dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “Selam örgütüne üye” olarak göstermek istediler. Böylece hainlik ve ihanetle yaftalayabileceklerdi. Böyle bir kumpas içinde Selam Tevhid davasını kullanmak istediler. 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimleri başarılı olmuş olsaydı bugün Selam örgütünün bir numaralı adamı olarak Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan gösterilecekti.
 
Bu dava ile alakalı mahkemelere gerekli itirazlar yapıldı mı?
 
2015 Kasım ayında Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvurumuzu yaptık. Başvuru sonucunu ise takip ediyoruz.17-25 Aralık darbe girişiminin bir kumpas olduğu bugün aleni hale gelmiştir.
 
Cumhurbaşkanı bu dava ile birebir alakadar mı?
 
Evet kendisinin bilgisi var. Konuyla alakalı kendisine bilgiler ulaştırıldı.
 
Cumhurbaşkanı’nın yaptığı “…Ne yazık ki 5 yıl, 10 yıl, 15 yıl hapishanelerde çürüyen vatandaşlarımız var.’’ açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Cumhurbaşkanımız durumun farkında ve bizler 28 Şubat mağdurlarından sadece bir tanesiyiz. Şuanda tutuklu bulunan bizler gibi onlarca mağdur aile var. Yakinen şahit olduğum, durumu içler acısı aileler var. Sivas davasındaki aileler, bir başka örnek vermem gerekirse Umut Davası’ndan suçlu bulunan Ferhan Özmen cezaevinde bulunduğu süreçte annesi ve eşini kaybetti.
 
Ne acıdır ki bununla da yetinmeyen Paralel Örgüt, Ferhan Bey’in eşinin ve annesinin cenazesine gitmesine dahi müsaade etmedi. Ferhan Özmen ağırlaşmış müebbet cezası aldı.
 
DAVANIN HAKİM VE SAVCILARI FETÖ’DEN TUTUKLU
 
Operasyonu başlatan hâkim ve savcıların şu anki durumu nedir?
 
Selam Tevhid davasına bakan Ankara 11. Ceza Mahkemesi aynı zamanda bu davayı onaylan Yargıtay’ın 9. Dairesi hepsi FETÖ/PDY üyeliğinden tutuklandılar.
 
Son olarak; sizler bu konuda İslamî camia ve STK’ların gerekli kamuoyu oluşturduğunu ve tepkisini dile getirdiğini düşünüyor musunuz?
 
Maalesef dikkate alınır herhangi bir tepki gelmedi. Onlarca Yusufi, İslami hassasiyetlerinden ötürü iftira ile içeri alındılar bizler bu noktada çok daha ciddi tepkiler beklemekteyiz.