"Rus Elçiyi Öldüren Polis ByLock'u  Hala Aktif Olarak Kulanıyormuş"

"Rus Elçiyi Öldüren Polis ByLock'u Hala Aktif Olarak Kulanıyormuş"

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Rusya Büyükelçisi Andrey Karlov'un katili çevik kuvvet polisi Mevlüt Mert Altıntaş'ın telefonunda ByLock programının yüklü olduğunu ancak aktif olarak kullanmadığının tespit edildiğini öne sürdü

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Rusya Büyükelçisi Andrey Karlov'un katili çevik kuvvet polisi Mevlüt Mert Altıntaş'ın telefonunda ByLock programının yüklü olduğunu ancak aktif olarak kullanmadığının tespit edildiğini öne sürdü. Selvi, "Mevlüt Mert Altıntaş, suikast sırasında kullandığı Canik marka tabancayı 15 Temmuz darbe girişiminden 1 hafta önce MKE’den satın alarak, üzerine kaydettirmiş" diye yazdıç 

Darbe girişiminin ardından Gülen cemaatine yönelik olarak başlatılan soruşturmada cuntacı askerlerin "ByLock" programı üzerinden haberleştikleri öne sürülmüştü. 

Abdulkadir Selvi'nin "Uyuyan hücreler harekete geçti" başlığıyla yayımlanan (22 Aralık 2016) yazısı şöyle:

Rus Büyükelçi Karlov suikastıyla ilgili soruşturma derinleştikçe, önemli ipuçlarına ulaşılıyor.

Suikastçı polis Mevlüt Mert Altıntaş’ın suikast için önceden hazırlık yaptığı anlaşılıyor. Suikastçı, Ankara’da Keçiören’de oturmasına rağmen, suikastı gerçekleştirdiği Çağdaş Sanatlar Merkezi’ne en yakın otelden oda kiralıyor. Saldırıdan 1 gün önce otele yerleşen Mevlüt Mert Altıntaş, suikast sırasında üzerinde olan takım elbisesini giyip, saat 17.30’da otelden çıkıyor. Tam 1 saat 35 dakika sonra 19.05’te ise suikastı gerçekleştiriyor.

Katil polis, yakın koruma görüntüsü vermek için sadece takım elbise giyip kravatını takmıyor. Bir de rozet takıyor. Suikast kameraların karşısında işlendiği için elimizde Mevlüt Mert Sarıtaş’ın olay anındaki birçok görüntüsü mevcut. Orada yakasında bir rozet bulunuyor. Yakasına göre biraz da büyük duran rozetten söz etmiyorum. Sadece silah taşıma yetkisi olan yakın korumaların kullandığı, ‘pinli rozet’i kastediyorum. Katil polis yakasına polis ‘pin’li rozet takıyor, Çağdaş Sanatlar Merkezi’ne girerken polis kimliğini gösteriyor, silahıyla içeri böyle girebilip, tören sırasında yakın koruması görüntüsü altında Karlov’un hemen arkasında duruyor.


 
Mevlüt Mert Altıntaş’ın rapor alarak, 15 Temmuz darbe gecesi görev yaptığı Diyarbakır Çevik Kuvvet Müdürlüğü’ndeki görevine gitmediği ortaya çıkmıştı. Katil polisin raporunu kabul eden amiri Kahraman Sezer darbe girişiminin ardından FETÖ’cü olduğu iddiasıyla tutuklandı. Mevlüt Mert Altıntaş’ın telefon kayıtları incelendiğinde İzmir ve Diyarbakır’daki FETÖ imamlarıyla yoğun bir görüşme trafiği içinde olduğu tespit edildi. Suikast günü ise yaptığı 13 görüşme mercek altına alındı.

Katil polisin telefonundan ByLock çıktı mı? Çıktı. FETÖ’cülerin 2016 yılı Ocak ayına kadar etkin bir şekilde haberleştikleri ByLock programı, Mevlüt Mert Altıntaş’ın telefonunda da çıktı. ByLock, kırmızı, turuncu ve mavi olmak üzere üç kademeli olarak sınıflandırılmıştı. Mevlüt Mert Altıntaş’ın telefonuna ByLock programının yüklendiği, oradan görüşmeleri takip ettiği ancak aktif olarak kullanmadığı belirlendi.

Katil polis suikast sırasında ‘Canik’ marka silah kullanmıştı. Canik marka silahlar, Glock marka silahlardan sonra en etkili suikast silahı olarak gösteriliyor. Glock tabancalar X-Ray cihazlarına yakalanmayan görünmez tabancalar olarak ünlenmişti. Canik marka tabancalar ise geri tepmesi, yay sistemi ile dengelendiği için atışlardaki isabet oranı ile göz dolduruyor. Mevlüt Mert Altıntaş, suikast sırasında kullandığı Canik marka tabancayı 15 Temmuz darbe girişiminden 1 hafta önce MKE’den satın alarak, üzerine kaydettirmiş.

Şimdi gelelim bu suikastın neden düzenlendiğine? Elbette ki araştırmalar sonucunda talimatı kimin verdiği, kimlerin istihbarat desteği sağladığı ortaya çıkacak. Bu ülkenin savaş uçaklarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalayan, kendi halkını katledip Cumhurbaşkanı’nı öldürmek isteyen bir yapı, Rus Büyükelçi’ye suikast düzenlemez mi?

15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ’cü yapılanmanın başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere stratejik hedeflere yönelik suikast girişiminde bulunacağı söyleniyordu. Rus büyükelçi Karlov’a yönelik suikast tam da bu konsepte oturuyor. Ancak Karlov suikastının bir son değil, bir başlangıç olmasından endişe ediliyor. FETÖ’cü yapılanma yeni bir faza geçti.

Artık El Kaide-PKK, DAEŞ gibi marka bir terör örgütüne dönüşen FETÖ saldırıları üç aşamalı olarak değerlendiriliyor.

1- 7 Şubat MİT krizi ve 17-25 Aralık operasyonu ile hükümeti düşürme hamlesi.

2- 15 Temmuz darbe girişimi.

3- Uyuyan hücrelerin harekete geçirilip Karlov suikastında olduğu gibi stratejik hedeflere yönelik suikastlar düzenlenmesi... Ya da intihar eylemleri. Üçüncü aşama ya da yeni faz olarak isimlendiriliyor. İstihbarat birimleri şimdi uyuyan hücreleri tespit etmek için çalışıyor. Önümüzdeki günler FETÖ suikastçıları açısından önemli gelişmelere gebe olabilir.