Dün Siirt Valisi ve beraberindekileri evinde ağırlayan muhtar ve geçici köy korucusu Mustafa Turhan programın ardından görgü şahitlerinin anlattıklarına göre konvoyla birlikte bir taziyeye katılmak üzere Siirt'e gitti. Gece 23:30 civarında köyüne dönerken başka bir araç tarafından aracı durdurulan Turhan'ın kaçmaya çalışırken sırtından iki kez uzun namlulu silahla vurulduğu, düştükten sonra yakın mesafeden de iki el başına ateş edildiği tahmin ediliyor. Mustafa Turhan sabaha karşı köylüler tarafından aracından elli metre uzakta bulunmuştu. Olayın ardından bölgeye gelen jandarma ekiplerinin incelemeleri sonucunda dört boş mermi kovanı bulmuşlardı.

Mustafa Turhan'ı tanıyanlar, kendisinin PKK tarafından sık sık tehdit edildiğini ve Siirt Emniyet Müdürlüğü'nün kendisine koruma vermek istemesini de kabul etmediğini belirtiyor.

Eldeki bilgilere göre cinayetin PKK tarafından işlenmiş olduğunu söyleyemeyeceğini ancak tahminlerinin bu yönde olduğunu anlatan Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen pek çok korucunun tehdit edildiğini, yine Siirt'te dört korucunun tehditler nedeniyle silah bıraktıklarını söyledi.

Olayın hemen ardından da pek çok korucunun mektupla tehdit edildiğini de iddia eden Sözen şöyle konuştu:

“Bununla devlete mesaj verilmiştir buralara gelmeyin gitmeyin diye. Olayın hemen akabinde Siirt Eruh'un Dağdöşü köyünde 44 korucuya mektup gönderilmiş silahları bırakın diye. 15 gün müddet tanımışlar. 15 gün önce de Dağdöşü köyünün bir mezrasında dört korucu tehditler nedeniyle silahlarını teslim etmişler. Mustafa Turhan arkadaşımıza da pek çok kere tehdit mektupları gelmiş. Olay yerinde dört adet kalaşnikof mermi kapsülü bulunmuş. İkisini uzaktan sırtına ikisi de kafasına. Daha önceki PKK'nın olaylarına çok benzemiyor. Ancak PKK'dan bu arkadaşımıza yönelik sürekli tehdit yapıldığı ve olayın gecenin o saatinde gerçekleştirildiği için PKK'yı işaret ediyor. Salt Siirt'te değil bölgenin pek çok yerindeki korucu arkadaşlarımız bu tür tehdit mektupları ve telefonları alıyorlar.”