Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Nokta ile virgül

Aday piyasası şimdiden ısınmaya başladı.. CHP ve MHP’de adaylık yarışı çok keskin geçecek..

AK Parti’de durum biraz farklı.. Birileri arkadan dolanıp, listeye girmeye çalışacak.. Onun için de kıraldan fazla kıralcı olacaklar.

3 dönem şartına takılan bazı adaylar, şimdiden teşkilatlarda “nokta koymuyoruz, bu sadece küçük ve zorunlu bir es, bir virgül” mesajı vermeye çalışıyor. Ayıptır ya hu! Mahkeme kadıya mülk değil..

Kuşkusuz eksikliği hissedilen, yeri doldurulamayan kişiler bir dönem sonra tekrar gelebilir.. Ama ille de ben geleceğim diye kulis yapmak, şimdiden bunun tezgahını hazırlamak ayıp.. Yapanı da, yapılan işi de değersizleştirir.

Bu dönem, 3 dönem şartına bağlı olarak, paralel yapı, kendi isteği ile bırakacak olanlar, birtakım sorunlar yüzünden AK Parti milletvekillerinin yaklaşık yarısı değişecek.. Tam bir yenilenme ve gençleşme operasyonu sözkonusu.. Kamburlarından kurtulmuş bir AK Parti daha hızlı koşabilir..

Bir ilde 2 dönem milletvekilliği yapan zayıf biri varsa, bu dönem 3. Döneme takılıp aday olamayanlar, o zayıf adayı aday yaparak, gelecek dönem o 3. Dönem sebebi ile açıkta kalacağı için kendilerine yer açma hesapları yapıyorlarmış..

Her seferinde aynı şeyleri yazıp söylüyorum: Dürüst, bilgili ve cesur insanları seçin, gözünüzü de üstünden eksik etmeyin. Çoğu oraya gidince bozuluyor.. Ankara’da siyasetin havası bozuyor bu adamları..

Hemşehricilik yapmayın, mezhepçilik, tarikatçılık yapmayın. Mezhebiniz ve tarikatınız olabilir ama, Şeytan size bunlarla aldatmasın sakın.. Bunların hepsi ırkçılıktır.. İşi ehline verin. Para, kadın, makam hırsı olanları bu işin dışında tutun..

Bakın sonra Şişli Belediyesine dönersiniz..

Aday tesbitinde il ve ilçe teşkilatları sağlam durmuyor. Aile, aşiret vemenfaat bağları öne çıkıyor..

Şehrin milletvekilleri ayrı bir alem.. Onları isteyenler, istemeyenler kamplaşıyor. Bu yanlış..

Şehrin STK’sı, Mediası da ayrı bir alem.. Kapalı odalarda yapılan pazarlıklar, parayı verenin düdüğü çaldığı bir media ile bu işler olmaz..

Belediyeler ayrı bir alem.. Onlar da kendi paralelinde biri olsun istiyor.. Uyumlu çalışmaya evet de, kendi gettosunu oluşturmaya hayır..

Genel Merkez bu konuda doğru tesbit ve tercih konusunda beklenen dikkat ve performansı göstermedi bana kalırsa.. Nasıl oluyorsa, bir şeyler oluyor, yine birileri aradan sıyrılıp koltuğa oturuyor..

Nabız yoklamalarının da gereken hassasiyet, ciddiyet ve dürüstlükte yapıldığından çok emin değilim..

Bizde müftüler ve profesörler, bir de bürokratlar, hatta sivil toplum örgütü temsilcileri bu makamları siyasete sıçramak için tramplen tahtası olarak kullanma eğilimindedirler. Bunlara karşı dikkatli olmak gerek. Bu hesap içindeki kişilerin çoğu siyasette başarılı olmaktan uzak kişilerdir..

Siyaset yanlış kişilerle, yanlış hesaplarla yapılacak olursa hem o kişiler için, hem de memleket için felaket vesilesi olur. Yani dua ile istenen bir belaya dönüşür.. Siyaset pazarında bir metaya dönüşürsünüz. Siyaset,zaafı olan kişileri öğütüp un ufak eder..

Kıraldan fazla kıralcı, aşırı mültefit, yalaka tiplerden uzak durmak gerek. Kendini ve başkalarını aşırı övenlerin güzel sözlerine, hediyelerine, vaadlerine kanmayın..

Kibirli ya da aşağılık kompleksi olan adamlardan uzak durmak gerek bu gibi işlerde..

Birtakım zenginler, güçlü lobiler de, Ankara’ya kendi işleri takip için uygun adamlar gönderme hesabı içindedirler.. Onlara da dikkat etmek gerek. Onlar “sahibinin sesi”dirler.. “Parayı veren düdüğü çalar” sonunda..

Bazıları koltuk bağımlısıdır.. O koltuğa yapışıp kalanlardan bir hayır çıkmaz. Israrla orada kalmak isteyenleri 3 dönem de bekletmeyin.. Koltuk aşkı aklı zail eder. Bağımlılık yapar. Sonra o koltuk uğruna her çılgınlığı yaparlar..

Şişli tecrübesi önemli. “Ben olmuyorum, oğlumu, damadımı göndereyim, benim seçeceğim biri girsin benim yerime meclise” diyenlere kanmayın.. Bu iş emanetçilerle olmuyor.  Mustafa Sarıgül, Hayri İnönü krizi işte böyle bir kriz.. “Nokta koymuyorum, virgül koyuyorum” diyenler Sarıgül sendromuna yakalananlardır..

Bir hafta sonra 2015.. Haziran başında seçim olacağına göre, ocak sonu süreç fiilen başlar.. Şubat sonu da hukuki süreç başlayacaktır.

Zaten daha şimdiden aday adayları ziyaretlere başladılar bile..

Aman dikkat. Bu defa ince eleyip sık dokuyalım. Son pişmanlık fayda vermez..

Dürüst, bilgili, cesur insanları seçelim.. İşi ehline verelim..  Selâm ve dua ile..

yeniakit

Bu yazı toplam 862 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar