aşkent Kahire'de Dışişleri Bakanlığında diplomasi muhabirleriyle görüşmesinde açıklamalarda bulunan Şükri, Mısır halkının, Türk halkına karşı olumlu duygular beslediğini, Türk halkının da Mısır halkına karşı aynı duyguları hissettiğini söyledi.

Mısır Dışişleri Bakanı şöyle konuştu:

"Türkiye'nin şu anki siyaseti ideolojik düşünce üzerine kurulu. Arap bölgesi ve Mısır aleyhine kendi çıkarlarını gerçekleştirmeyi hedefliyor. Şüphesiz bu siyaset olumlu olmadığı gibi Mısır-Türkiye yakınlaşmasına da katkı sağlamıyor. Türkiye Mısır'ın içişlerine müdahaleden uzak durursa olumlu ilişkilere her zaman hazırız."

Mısır'ın Türkiye'ye karşı hiçbir zaman olumsuz bir tutum içinde olmadığını dile getiren Şükri, ‘Ancak Türk yetkililerinden çelişkili mesajlar geliyor. O derece ki hangisinin Türkiye'nin konumunu yansıttığını bilmiyoruz. Bu artık kısır bir döngü oldu. Uluslararası arenada da kınanan bu hakaretlere karşılık vermekle çaba kaybedemeyiz’ dedi.

Samih Şükri, Türkiye’nin hakaretlerinin uluslararası anlamda da kınandığını ve bunun BM Güvenlik Konseyi için yapılan seçimleri kaybetmesine yol açtığını iddia etti.

Katar’la ilişkilerin düzelmesi

Katar-Mısır ilişkilerine de değinen Şükri, ülkesinin Katar'a bir Arap ülkesi olarak muamele ettiğini, Katar-Mısır ilişkilerinin, Mısır-Türkiye ilişkilerinden farklı olduğunu belirtti. Mısır Dışişleri Bakanı, Araplar arası ilişkilerin çıkarların üzerinde olduğunu da vurguladı.

Samih Şükri, tüm Arap ülkelerinin Mısır ve Katar arasında iletişim köprüleri kurularak, son dönemde yaşanan gerginliğin sonlandırılmasını istediğini ifade etti ve Katar'ın Mısır'a desteğinin Arap dünyasının hedeflerini gerçekleştirmek için yapılan ortak çalışmalarla uyumlu olmasını temenni etti.

Doha ve Kahire yönetimlerinin, Temmuz 2013'te Mısır'da yaşanan askeri darbenin ardından gerilen ilişkileri, Suudi Arabistan'ın girişimiyle son dönemde yapılan ziyaret ve açıklamalarla normale dönmeye başladı.

Davutoğlu: Mısır politikası ilkeseldir

Başbakan Ahmet Davutoğlu haftasonu Konya’da, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın "Mısır ile ilişkilerimizi düzeltmemiz lazım" sözleri hatırlatılınca "Türkiye ilkesel tutum benimsemiştir" diyerek tablonun değişmesi için halk iradesini yansıtan bir siyasi sürece ihtiyaç olduğunu dile getirmişti.

Konya Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Al Jazeera Türk'e verdiği röportajda, "Mısır ile ilişkilerimizi düzeltmemiz lazım" dediği hatırlatılınca şunları söyledi:

"Türkiye'nin Mısır politikası belli ilkelere dayanmaktadır. Bu ilkelerden birincisi, Mısır köklü medeniyetin ve çok köklü siyasi geçmişin tarih sahnesine çıktığı bir ülkedir. Mısır halkı, bir bütün olarak sadece Arap dünyasının değil İslam dünyasının önemli öncü fikirlerinin ortaya çıktığı çok köklü bir yapıya sahiptir. Dolayısıyla bizim Mısır halkıyla ve Mısır ile bu anlamda bir problemimiz yok. Problemimiz kimle var, problemimiz halkın oyuyla iş başına gelmiş yönetimi, askeri darbeyle değiştirerek böyle bir darbe sonrasında halkın taleplerini gözardı eden, bir tek gösteride dahi 3 bin, 4 bin kişinin öldürülmesine yol açacak şekilde şiddet uygulayan bir yönetim anlayışıyla problemimiz var. Bu konu, ilkeseldir bizim için."

KİK'ten Sisi'ye destek gelmişti

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üyesi altı körfez ülkesinin, Mısır ve diğer Körfez ülkelerinde yasaklanan Müslüman Kardeşler konusunda yaşadığı anlaşmazlık Kuveyt'in arabuluculuğunda giderilmiş ve Doha'daki zirvenin gerçekleşmesi mümkün olmuştu.

9 Aralık’ta Katar'ın başkenti Doha'da toplanan Körfez İşbirliği Konseyi liderleri Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi'nin siyasi programına tam destek kararı almıştı.

Suudi Arabistan, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri, Katar'ın Mısır politikasına tepki olarak Doha'dan çektikleri büyükelçilerini tekrar Katar'a göndermeye karar vermişti. Diplomatik temsilciler geçen ay Katar'a geri dönmüştü. Katar’daki Müslüman Kardeşler liderlerinin bir kısmı da Türkiye’ye sığınmıştı.

Mısır’da darbeyle devrilen Muhammed Mursi dönemi milletvekilleri, 20 Aralık’ta İstanbul’da yaptıkları toplantıda yurt dışında meclis oturumları düzenleyerek darbe rejimi düşene kadar mücadeleyi sürdüreceklerini açıklamıştı.

Kaynak: Al Jazeera, AA