Mavi Marmara Şehidleri Unutulmadı

Mavi Marmara Şehidleri Unutulmadı

Mavi Marmara'daki İsrail katliamının yıldönümü nedeniyle Tünel Meydanı'nda, Ankara'da ve sabah namazında Üsküdar'da çeşitli etkinlikler düzenlendi

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı, İsrail ablukası altındaki Gazze'ye insani yardım malzemesi götüren Mavi Marmara gemisi öncülüğündeki yardım filosuna yönelik saldırının 6. yıl dönümü dolayısıyla, "Özgür Kudüs Yürüyüşü" düzenledi.
Tünel Meydanında bir araya gelen gruptakiler, Türkiye, Filistin, Suriye ve Mısır bayrakları taşıdı ve "Kudüs özgür olana dek" pankartı açtı. Gruptakiler "Filistin halkı yalnız değildir", "Katil İsrail hesap verecek", "Katil İsrail Filistin'den defol", İstanbul'dan Gazze'ye direnişe bin selam", "Mescid-i Aksa onurumuzdur" şeklinde sloganlar attı.
Daha sonra Galatasaray Lisesi'ne doğru yürüyüşe geçen grup Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosluğu önünde durdu. Burada, "Katil Rusya Suriye'den defol" sloganları atan gruptakiler, yürüyüşlerini sürdürerek Galatasaray Lisesi önüne vardı. Burada İsrail’in, Mavi Marmara gemisine düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden 10 Türk vatandaşının adları okunarak temsili yoklama yapıldı.
Yürüyüşte katılımcılara hitap eden İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, dini ve mezhebi ne olursa masum insanların yanında olduklarını söyleyerek, "Zulüm yapan Müslüman ismini de taşısa Esad gibi, Yahudi ismi de taşısa Netenyahu gibi, Hristiyan ismi taşısa Obama gibi, çocuklara bomba yağdıran bütün zalimlere karşı tek yürek, tek yumruk bir aradayız." dedi.
"MAVİ MARMARA’DA SADECE MÜSLÜMANLAR YOKTU"
"Mavi Marmara gemisini Kültür ve Turizm Bakanlığına hediye edelim, müzeye çevrilsin" diyen Yıldırım, "Bir tarafa Mavi Marmara katliamını koysun. Bir tarafa Srebrenitsa katliamını koysun. Bir tarafa Afrika’daki katliamı koysun. Bu Mavi Marmara’da sadece Müslümanlar yoktu. Yahudi ve Hristiyanlar da vardı. Diğer tarafa da Hitler’in katliam görüntülerini koysun. Böylece Hitlerle Netanyahu’nun nasıl dost olduğunu, nasıl arkadaş olduğu da bir kez daha ortaya çıksın’’ ifadesini kullandı.
Bülent Yıldırım, "Ne olursa olsun, Gazze'ye yönelik abluka kalkmadan asla İsrail'le normalleşme olmaz. Bizim düşüncemiz, Siyonizm kalkmadan asla özgürlük olmaz düşüncesidir. Devletler arası hukuk başkadır deniliyorsa, bize rağmen yapılacak bir şey varsa mutlaka abluka kalkmalıdır. Aksi takdirde Filistin davasına hizmet olmaz. Mescid-i Aksa özgür olana kadar, Filistin’de özgürce namaz kılınana kadar, yeryüzündeki bütün masumlar selamete erene kadar çalışmaya söz verdik. Çünkü biz Müslümanız." diye konuştu.
Mavi Marmara şehitlerinin aileleri ve yakınları, ulusal ve uluslararası sivil toplum ve insan hakları örgütlerinin temsilcileri, kanaat önderleri, sanatçılar, gazeteciler, yerli ve yabancı aktivistler, Filistinli yetimler ve aileleriyle Filistin dostlarının katıldığı yürüyüş, yapılan duanın ardından sona erdi.
ANKARA’DA İSRAİL BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE EYLEM
Mavi Marmara gemisine düzenlenen saldırının 6. yılı dolayısıyla, olayda hayatını kaybedenler, İsrail Büyükelçiliği konutu önündeki törenle anıldı.
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfının da aralarında bulunduğu birçok kuruluşun bir araya gelmesiyle oluşturulan Ankara İnanç Özgürlüğü Platformunca düzenlenen törene katılanlar, Filistin bayrakları ve saldırıda ölenlerin fotoğraflarını taşıdı.
Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı törende, saldırıda hayatını kaybedenler anıldı. İsrail karşıtı slogan atan gruptakiler, birlikte sabah namazı kıldı.
Platform adına basın açıklaması yapan Soner Kartal, Mavi Marmara saldırısının ardından mağdurlar, ilgili tüm gerçek ve tüzel kişiler ile ölenlerin ailelerinin haklarının, birçok ülkede dava konusu edildiğini belirtti.
Kartal, "Mağdur yakınlarının rızası ve onayı alınmadan terör şebekesi İsrail ile yapılan hiçbir anlaşmayı tanımadığımızı bu platformdan haykırıyoruz." ifadesini kullandı.
ÜSKÜDAR'DA "GENÇLER MAVİ MARMARA'YI UNUTMADI" ETKİNLİĞİ
İstanbul Üsküdar'daki Mihrimah Sultan Camisi'nde de "Gençler Mavi Marmara'yı Unutmadı" etkinliği gerçekleştirildi.
Gazeteci Adem Özköse, yaptığı konuşmada, Filistin davasında mücadelenin son Müslüman kalana kadar devam edeceğini dile getirerek, "Bu, Kudüs'ün özgürlüğünün mücadelesidir. Dolayısıyla Mavi Marmara'nın ruhunu ve anlamını yaşatmak zorundayız." diye konuştu.
Gazze'ye insani yardım götürülen Mavi Marmara gemisine, uluslararası karasularda İsrail askerleri tarafından 31 Mayıs 2010'da düzenlenen saldırıda 10 kişi hayatını kaybetmiş, 50'yi aşkın kişi yaralanmıştı. Mavi Marmara saldırısı, İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin gerilmesine neden olmuştu. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, saldırıdan duyduğu pişmanlığı dile getirmiş, Türkiye'den özür dilemiş ve tazminat ödeme sözü vermişti.