Mahkemenin kararına ilk tepki

Mahkemenin kararına ilk tepki

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Ergenekon kararları için "Kararı görmeden açıklama yapamam. Türkiye ayaküstü açıklamalarla kaybediyor" dedi.

 Ağır Ceza Mahkemesi'nin Ergenekon sanıkları hakkında tahliyelere ret kararı verdi. Ve bunun üzerine bir açıklama yaparak, 'Mahkeme kurma ve kapatma yetkisi HSYK'dadır. Bizi Meclis kapatamaz. Bu Anayasa'ya aykırıdır. Verdiğimiz kararlar geçerlidir.' açıklaması ile oluşan kaos ortamını HSYK yaptığı açıklama ile ortadan kaldırdı. HSYK, 'Mahkeme kurma-kapatma yetkisi TBMM'dedir.' açıklamasında bulundu.
BOZDAĞ'DAN İLK AÇIKLAMA
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Tuncay Özkan, Sedat Peker ve Levent Göktaş'ın tahliyelerini değerlendirirken, "Gerekçelerini bildiğimiz taktirde daha net bir değerlendirme yapabiliriz" dedi.
Bozdağ, "Tahliye kararı veren mahkemenin ne gerekçeyle tahliye kararı verdiğini bilmiyoruz. Tahliye talebini reddeden mahkemenin de neden reddettiğini bilmiyoruz. Gerekçelerini bildiğimiz taktirde daha net bir değerlendirme yapabiliriz" dedi.
ÇİÇEK'TEN TEPKİ
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Ergenekon kararları için "Kararı görmeden açıklama yapamam. Türkiye ayaküstü açıklamalarla kaybediyor" dedi.
Avukatlardan ret kararına tepki
Ergenekon davası avukatları, tahliye taleplerini reddeden 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin talepleri değerlendirme konusunda yetkili olmadığını belirtti.
Avukatlar, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde bir açıklama yaptı. Ergenekon davasının sanıkları Mehmet Ali Çelebi, Mustafa Dönmez ve Merdan Yanardağ'ın avukatı Serkan Günel, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kendini yetkili gördüğünü ifade etti. 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yetkilerinin 3. yargı paketiyle kaldırıldığını belirten Günel, "Özel yetkili mahkemeler kapatılmış, ancak halen elindeki davaları devam ettirmek üzere adeta bir tabiri caizse tasfiye halinde mahkeme olarak göreve devam etmekteydi. Ancak Cuma günü İlker Başbuğ'un tahliyesinden sonra Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı son yasayla birlikte özel yetkili mahkemelerin tamamı ellerindeki dosyalarla birlikte el çektirilmek üzere kapatılmıştır. Dolayısıyla bu saatten sonra ellerinde olan dosyaları devam ettirme şansları yoktur, sadece Yargıtay aşamasına ulaşmayan, ancak hüküm verilmeyen dosyalarla ilgili kendilerine 15 günlük bir gerekçeli yazma süresi tanınmıştır. Bu gerekçeli kararı yazmak dışında İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yapabileceği hiçbir iş yoktur, hiçbir dosya kararı mümkün değildir. Dolayısıyla kendilerinin tutuklulukların devamı yönünde vermiş oldukları kararlar da hukuken yok hükmündedir" dedi.
Ergenekon davasının tutuklu sanıkları Hasan Iğsız ve Alaattin Sevim'in avukatı Murat Ergün ise, davaya bakan mahkemenin gerekçeli kararı yazmadığını ifade ederek, bu duruma Anayasa Mahkemesi'nin bir mağduriyet olarak baktığını söyledi. Ergün, "Bugün aynı mahiyette olan diğer sanıklarla ilgili olarak biz de başvurumuzu yaptık. Mağduriyetlerin giderilmesinden başka bir isteğimiz yoktur. 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin açıkladığı polemiklere girmiyoruz. 13. Ağır Ceza Mahkemesi yaptığı açıklama ile kendini hala yürürlükte kabul ediyor olabilir ama bunun böyle olmadığını Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararla görüyoruz" şeklinde konuştu.
Danıştay saldırısının faili Alparslan Arslan'ın avukatı Oğuz Kayıran da, özel yetkili mahkemelerin yetkisinin kalmadığını belirterek, "Tahliye talebinde bulunduğum mahkeme kalemi, 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin dosya içeriğini göndermediğini söyledi. Mevcut mahkemelerin tahliye kararı verebilmesi için 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin dosya içeriğini göndermesi lazım" dedi.