KUDÜS-DER'den Basın Açıklaması

KUDÜS-DER'den Basın Açıklaması

Kudüs Der, işgal rejimi İsrail'in şehit ettiği Filiistinliler için basın açıklaması yaptı.

Küdüs Der, işgal rejimi İsrail'in şehit ettiği Filiistinliler için basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, "Siyonist rejimin bu saldırısı, bu kana susamış cellatların barbar yüzünü bir kez daha ortaya koyduğu gibi, saldırının başta Suudi Arabistan olmak üzere bölgesel Arap devletlerinin siyonist rejimle ilişkiler kurma noktasında üst üste attığı adımlar ve Filistin direniş hareketlerinin işgal rejimi İsrail’i tanıma ve silahı bırakma yönündeki baskılarının ardından gelmesi ise ayrı bir anlam ifade etmektedir." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamanın tam metni şu şekilde:

Basına ve Kamuoyuna

ŞEHİDLERİMİZ ÖZGÜR KUDÜS’ÜN KURTULUŞ PUSULASIDIR

Siyonist İşgal rejiminin Gazze sınırında direnişe ait bir tüneli füzeyle bombalayıp ardından da tünel içine zehirli gaz sıkması sonucu aralarında direniş güçleri komutanlarının da bulunduğu 9 Filistinli mücahidin şehid olması, siyonist düşmanla mücadele tarihinde yeni bir dönüm noktası olarak kayda geçti.

Siyonist rejimin bu saldırısı, bu kana susamış cellatların barbar yüzünü bir kez daha ortaya koyduğu gibi, saldırının başta Suudi Arabistan olmak üzere bölgesel Arap devletlerinin siyonist rejimle ilişkiler kurma noktasında üst üste attığı adımlar ve Filistin direniş hareketlerinin işgal rejimi İsrail’i tanıma ve silahı bırakma yönündeki baskılarının ardından gelmesi ise ayrı bir anlam ifade etmektedir.

Önce Gazze’de Hamas’ın güvenlik güçleri komutanı Tevfik Ebu Naim’e düzenlenen bombalı suikast girişimi ve ardından içinde mücahidlerin bulunduğu tünelin bombalanması, siyonist rejimle sürdürülen güvenlik koordinasyon işbirliği ve siyonist ajanların sahaya sürülmesi, direnişin içten ve dıştan vurulma stratejisinin uygulandığını gözler önüne sermektedir.

Amerika’nın sınırsız ve tam desteğini arkasına alan siyonist rejimin hain Arap rejimleriyle kurduğu stratejik işbirliği ve normalleşme adımları, sözde Filistin lideri Mahmud Abbas’ın Hamas’lı bakanların İsrail’i tanıması gerektiği yönündeki açıklamaları, Siyonistleri direnişe karşı saldırıda daha da cesaretlendirmiş ve sürdürülen alçakça saldırılarla hep birlikte direnişi boyun eğdireceklerini sanmışlardır.

Ancak Filistin direnişi ve Filistin halkı tünel saldırısında tek bir beden ve tek bir yumruk olduğunu ortaya koymuş; İçinde Filistin İslami Cihad Hareketine mensup mücahidlerin bulunduğu tüneldeki kardeşlerini kurtarmaya koşan ve aynı tünelde birlikte şehid olan Hamaslı mücahidler, direnişin nasıl bir birliğe, nasıl bir asalete, nasıl bir kardeşliğe, nasıl bir dayanışmaya ve nasıl bir ortak iradeye sahip olduğunu bütün dünya göstermiştir.

Nitekim saldırı sonrasında başta Hamas olmak üzere bütün direniş hareketleri ve bunun yanısıra Lübnan Direnişi Hizbullah, yaptıkları ortak açıklamada, Filistin İslami Cihad Hareketi ile tam bir dayanışma içinde olduklarını ve bütün Filistin özgürleşinceye kadar da bu dayanışmanın süreceğini belirterek, siyonist düşmana karşı direniş cephesinin nasıl parçalanmaz bir bütün olduğunu azametli bir şekilde sergilemişlerdir.

Filistin halkı tünel saldırısı sonucu şehid olan Filistinlileri cephe ve siper kardeşliği şiarıyla Allah’a uğurlarken, bu saldırının karşılıksız kalmayacağını ve siyonist düşmana ağır bir bedel ödeteceklerini açıklaması üzerine, siyonist rejim alarma geçerek, direnişin sert ve yıkıcı karşılığından korunabilmek için çok yönlü önlemler almaya başlamışlardır.

Siyonistlerin bu barbar saldırısı sonrasında, bütün Filistin hareketleri, Filistin’i özgürleştirmenin tek yolunun direniş olduğunu ve direnişten asla vaz geçmeyeceklerini, hiçbir saldırıyı da karşılıksız bırakmayacaklarını açıklayarak, bundan sonraki süreçte siyonist düşmanlı çok daha kararlı ve zaferler dolu bir savaşın ön aşamasında olduklarını ilan etmişlerdir.

Bizler de Türkiyeli Müslümanlar ve direniş cephesinin dostları olarak, kutlu Filistin direnişinin ve direnişin kahraman mücahidlerinin yanında olduğumuzu, direnişin en güçlü mevzilerinden olan tünellerden Allah’a uğurlanan bu aziz şehidlerimizin yükselttikleri bayrağı daha da yükseklere kaldırmada onların mücadelesini mukaddes bir emanet olarak omuzlarımızda taşıyacağımızı ilan ediyor, denizden nehire tüm Filistin toprakları, Kudüs ve Mescid-i Aksa siyonist işgalden kurtarılıncaya kadar bütün varlığımızla direnişin yanında durduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz.

Şehidlerimizin kanı zaferimizin teminatı ve özgür Kudüs’ün müjdesidir. Şehidlerimizin hatıratı yolumuzun aydınlığı ve mücadelemizin pusulasıdır. Bizler siyonist düşmanla savaşı küresel bir savaş olarak görüyor ve Filistin toprakları üzerinden sürdürülen mukaddes direnişe bu coğrafyadan elimizi uzatıyoruz.

Kudüs için bedel ödemek sadece Filistinlilerin görev ve sorumluluğu değildir; ümmetin bütün coğrafyası ve bütün Müslümanları da Kudüs için bedel ödeme sorumluluğunu taşımaktadır. İnşaallah bizler de, şehidlerimizin mirasını koruyarak bu bedeli ödeyenlerden olacağız.

Allah’a and olsun ki; Bizler direnişiz ve direnişle birlikte, direniş olarak kalacak, zillete asla boyun eğmeyecek; ne baskı ve tehditler, ne zulüm ve fitneler etkisiyle direniş siperlerinden çıkmayacağız.

Filistin direnişimize ve şehidlerimize selam olsun!

Siyonizmle mücadele bilincini kuşanıp, ümmet, vahdet ve mukavemet hattında bu siyonist düşmanla anlayacağı dille konuşmak için direniş ve cihad siperlerine katılan bütün yiğitlere selam olsun.

KUDÜS İSLAMİ DAYANIŞMA VE YARDIMLAŞMA DERNEĞİKUDÜS-DER (Kudüs Kültür ve Dostluk Dayanışma Derneği) 
Kıztaşı cad. No 44/3 Fatih-İSTANBUL 
Tel: 0212 621 71 41 Fax: 0212 532 44 77