Kılıçdaroğlu, Ses Kayıtlarını Dinletti

Kılıçdaroğlu, Ses Kayıtlarını Dinletti

Grup toplantısında konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bazı ses kayıtları dinletti.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmanın başında kısa süreli bir gerginlik yaşandı.

Bir partilinin yüksek sesle söylediği sözlere sinirlenen Genel Başkan şöyle tepki gösterdi:

"Parti kültürünü benimsemeyen genel başkanının sözünü kesen derhal burayı terk et kardeşim. Atın onu dışarı, çıkarın dışarıya. Kim ne derse desin bu partide gençlere ve kadınlara yer açacağım. Kim ne derse desin daha fazla kadın daha fazla genç yeniden siyasetin önüne çıkacak. CHP varsa hepimiz için var. Ben varsam CHP yok biz varsak CHP olacak."

Daha sonra grup toplantısı salonuna konulan büyük ekrandan ve ses sisteminden bazı dinleme kayıtlarını yayınlayacağını belirten Kılıçdaroğlu "Bu dinlemelerin tamamı yasal mahkeme kararıyla dinlenmiş. Yasadışı dinlemelerle bizim işimiz olmaz. Devletin resmi kayıtlarına girmiş olan dinlemeler" dedi.

Daha sonra Başbakan ve bazı işadamları arasında geçen konuşmaları dinletti.

Ses kayıtlarını dinlettikten sonra sözlerine şöyle devam etti:
"Bunlar tümüyle yasal dinlemelerdir. Urla’daki binaların nasıl yapıldığı, SİT alanına yapılan kaçak binaların yıkılması için valinin yasal görevini yaparken Diyarbakır’a sürülmesi. İhalenin nasıl verildiğini artık hepimiz biliyoruz. İhaleyi dağıttıktan sonra şu kadar parayı vereceksiniz diyorlar. Onlar gidip o paraları veriyorlar. İşadamlarına verilen ihalelerin tutarı eski para ile 87 katrilyon lira. O kadar ihale aldıktan sonra 150 milyon da versin diyor. Rüşvettir bu. Bir vereceğiz ama beş alacağız diyor orada. Böyle bir Türkiye’de yaşıyoruz. Bugüne kadar ayakkabı kutusu dedik tık yok, çocukların kasaları dedik tık yok, milyonlar dedik tık yok, bankanın genel müdürünün evinden 4 buçuk milyon çıktı dedik tık yok. Söylediği ne Paralel devlet var."

BİLAL ERDOĞAN ELEŞTİRİSİ
17 Aralık'taki operasyona dikkati çeken Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Mahkeme kararıyla aranan bir kişi, başbakanın oğlu, makam aracında. Benim oğlum hırsızlık yapabilir, rüşvet alabilir mahkeme kararını verebilir ama ben burada olduğum sürece benim oğluma kimse dokunamaz diyor. Sizin mahkeme dediğiniz, savcı dediğiniz normal vatandaş içindir benim için değil diyor. Ben devletim diyor. İşte sen paralel devletsin. Vatandaşa ayrı mahkemeler sana hiçbir mahkeme dokunamıyor. Öbür tarafta bir baba ve sırtında bir buçuk aylık çocuğunun cesedi var. Ben buradan AKP'ye oy veren iyi nieyetli bütün yurttaşlarıma sesleniyorum; bu fotoğrafı içinize sindiriyorsanız gidin oy verin. Hiçbir baba çocuğunun cenazesini sırtında taşımasın diyorsanız artık bu iktidardan bıktık yeter diyin.

Türkiye’nin temiz siyasete ihtiyacı var deyin. Kul hakkı yemeyen bir siyaset anlayışını benimseyen CHP’ye gelin. Millet duysa yer yerinden oynar diyor. Bunların hangilerini televizyonlar yayınladı merak ediyorum. 13 yaşında Muharrem’in ablası, Van’da oturan ablası diyor ki; devlet zorluklar için vardır aradık kimse ilgilenmedi.