Karayılan: Adım Atılmazsa Süreç Biter

Karayılan: Adım Atılmazsa Süreç Biter

KCK Yürütme Konseyi üyesi Murat Karayılan, SterkTV’de katıldığı programda, “Seçim sonrasında adım attılar, attılar; atmadılar süreç bitmiştir” diyerek hükümeti tehdit etti.

Fırat Haber Ajansı’nın haberine göre, yerel seçimlerden sonraki hafta hükümetin süreç konusunda adım atması gerektiğini belirten Karayılan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

”Süreç tek taraflı olarak sonuna kadar gitmez”

“Geçen yıl Newroz’da Önder Apo, tarihi bir deklarasyonla yeni bir dönemi ilan etti. Önderliğimiz, bu deklarasyonla birlikte Kürdistan’da demokratik siyasi çözümü geliştirerek hem Türkiye’de hem de Ortadoğu’da yeni bir dönemi başlatmak istedi. Çözüm süreci kendi içinde üç aşama olarak belirlendi: Birinci aşama olarak ateşkes yapılacak ve gerilla Kuzey’den geri çekilmeye başlayacaktı. Bu gerçekleşti. Ateşkes ilan ettik ve geri çekilmeyi başlattık. İkinci aşama ise yasal ve anayasal adımların atılması gereken bir dönemdi. Bunlar da Türk devletinin üzerine düşen görevlerdi. Ama Türk devleti ve AKP hükümeti ikinci aşamanın gereklerini yerine getirmedi. Yani bu dönemi başlatmadı. Bunun içindir ki süreç halen birinci aşamadadır. Yani birinci aşama bitmiş olmasına rağmen ikinci aşama başlamıyor. Niye? Çünkü AKP hükümeti bu konuda verdiği sözlerin gereklerini yerine getirmiyor. Yani üzerine düşen görevleri yapmıyor. Doğru, süreç bugün tamamıyla bitmiş değil ama tek taraflı olarak Önder Apo ve hareketimiz tarafından yürütülmektedir. Tabii ki bu süreç tek taraflı olarak sonuna kadar gitmez. Bundan dolayı da esas olarak süreç tıkanmış durumdadır. Son olarak seçim sonrasında adım attılar, attılar; atmadılar süreç bitmiştir. Yani bu adımlar seçimden hemen 1 gün sonra belki olmaz ama 1-2 hafta geçmesine rağmen adım atmazlarsa herkes bilsin ki bu süreç bitmiş olacaktır.”

” Müzakerelerin başlaması için yasal bir çerçeve gerekir”

“Nasıl adım atmaları gerekiyor? Mesela bu süreci yasallaştırmaları gerekiyor. Yani müzakerelerin başlaması için yasal bir çerçeve çıkması lazım. Yine birbiriyle müzakere edecek tarafların eşit olması lazım. Bunun oluşturulması lazım. Önder Apo’nun koşullarının değiştirilmesi gerekiyor. Yine biz, bu görüşmelerde, tarafsız olan üçüncü bir gücün de hazır olmasını istiyoruz. Kim sözüne sahip çıkıyor, kim sahip çıkmıyor, bunun tespiti için tarafsız bir gücün hazır olması gerekiyor.”

“Terör”le Mücadele Kanunu yürürlükte olduğu sürece çözüm olmaz. Çünkü bu yasa Kürt karşıtı bir yasadır. Bu yasa kalkmalıdır. Yani şimdiye kadar AKP böyle adım atmış olsaydı, şu an 3. aşama olan normalleşme sürecini tartışıyor olurduk. Fakat Türkiye devleti ve AKP hükümeti Önderliğimizin ve hareketimizin bütün çabalarına rağmen hiçbir adım atmadı. Tersine faydacı yaklaştı. Süreci seçim hesabıyla kendi lehine kullanmak istedi. Yine karakollarını sağlamlaştırarak ve askeri yollar yaparak askeri olarak da hazırlıklar yaptı. Bunlar ateşkesin ihlal edildiği anlamına geliyor. İşte gördünüz, Haftanin’de ihlal ettiler, çatışmalar yaşandı, ölümler oldu. Bir çok yerde şimdiye kadar Türk devleti ateşkes şartlarını ihlal etti ama biz tek taraflı olarak şimdiye kadar devam ettirdik. Biz üzerimize düşen sorumlulukların gereklerini yerine getirdik, fakat bundan sonra devlet de adım atmalıdır.”
“Önder Apo ve tüm siyasi tutsaklar özgür olmadıkça, gerilla asla silah bırakmaz”

“Şunu herkes bilmelidir: Önder Apo ve tüm siyasi tutsaklar özgür olmadıkça, gerilla asla silah bırakmayacaktır. Gerillanın silah bırakmasının tek yolu, Önder Apo’nun da katılacağı büyük bir gerilla kongresinin toplanması ve bu kongrenin silah bırakma kararı almasıdır. Bunun başka yolu yoktur. Yani kimse Önder Apo zindandayken gerillanın silah bırakacağını düşünmesin. Bu mümkün değildir. Doğrudur, Kürdistan Özgürlük Gerillası, Önder Apo’nun talimatlarına bağlıdır. Fakat Önder Apo zindanda olduğu müddetçe silah bırakma talimatı verse bile gerilla yerine getirmez. Bu, gerillanın kararıdır. Önder Apo’nun tüm talimatları yerine getirilir, ancak bir talimat ancak Önder Apo fizikmen de özgür olursa gerçekleşir: O da gerillanın silah bırakmasıdır. Bu gerçekliği herkesin bilmesi gerekiyor.”

“Kürt halkı ve Kürdistan Özgürlük Gerillası Kürt sorununu siyasi yol ve yöntemlerle çözmek istiyor. Biz, halkların kardeşliği, eşitliği ve özgürlüğü temelinde sorunu çözmek istiyoruz. Bugün Kürt sorunu vardır ve artık kimse bu sorunu inkar edemez. Kürtler, dünyada yaşayan tüm halklar gibi doğal haklarını, yani dil, kültür ve özyönetim haklarını istemektedir. Eğer Türk devleti bu çerçevede yaklaşırsa, yani seçimden sonraki kısa zaman diliminde gerekli adımları atarsa süreç devam edebilir. Şayet atmazsa, o zaman süreç biter.”

“Biz savaş değil barış yanlısıyız”

“Bütün halkımızın bilmesi lazım, geçen yıl içerisinde bu süreci geliştirdiğimiz için pişman değiliz. Önder Apo’nun sunmuş olduğu perspektif doğruydu. Biz Newroz’da ilan edilen tarihi deklarasyonu şu anda da doğru görüyoruz ve bağlıyız. Ayrıca bu süreçte halk ve hareket olarak bir çok kazanımımız oldu. Öncelikle başta halkımız olmak üzere herkes gördü ki biz sorunu gerçekten siyaset ve diyalog yoluyla çözmek istiyoruz. Biz savaş değil barış yanlısıyız. Ancak şeref ve onurumuza da bağlıyız. Şeref ve onurumuz için gerekiyorsa savaşırız. Bu bir kararlılıktır ve bugün tüm dünya tarafından bilinmektedir. Yine hareketimizin meşruiyeti artmıştır; Önderliğimizin eli güçlenmiştir. Kuzey Kürdistan halkımız bu süreçten istifade etti. Hatta Rojava halkımız da bu süreçten istifade etti, nefes aldı.”

“Demokratik özerklik başlar”

“Yani genel olarak bu yıl içerisindeki kazanımlarımız fazladır. Önder Apo’nun kararı doğruydu. Biz de bu karar üzerinden çözümü geliştirmek istedik. Ama çözüm tek taraflı gerçekleşecek bir şey değildir. Çözümün oluşması için iki tarafın da adım atması gerekmektedir. Karşı taraf adım atmadığına göre süreç de biter. O zaman biz ne yaparız? Biz Kürt halkının kendi kendisini yönetmesini istiyoruz. İçinde bulunduğumuz yüzyılda, dünyada yaşayan tüm halklar ve kültürler özgür olarak kendi kendilerini yönetiyorlar. Bu meşru bir haktır. Biz de kendimizi yönetmeyi istiyoruz. Eşitlik olmasını istiyoruz ama adım atılmazsa, biz de 8 boyut ekseninde kendimiz demokratik özerkliği inşa sürecini başlatırız. Mücadelemizi böyle devam ettiririz. Yani eğer devlet adım atmazsa, biz, Önderliğimizin bu bir yıl içerisinde diyalogla gerçekleştirmek istediği şeyleri kendi öz gücümüzle gerçekleştireceğiz. Bu hususta hiç bir güç bizi durduramaz. Kürt halkının özgürlük yürüyüşü hep ileriye gidecektir.”