"İran ve Türkiye, Birlikte Hareket Etmeli"

"İran ve Türkiye, Birlikte Hareket Etmeli"

ESAM'ın Çarşamba Konferansları’nın bu haftaki konuğu İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed İbrahim Taherian Fard “Aynı Geminin Yolcularıyız Biz: Türkiye ve İran” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ESAM) haftalık ‘Çarşamba Konferansları’nın bu haftaki konuğu İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed İbrahim Taherian Fard oldu. “Aynı Geminin Yolcularıyız Biz: Türkiye ve İran” adlı konferansa, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ESAM Genel Başkanı Recai Kutan, Saadet Partisi Genel Başkan yardımcıları Atik Ağdağ ve Hasan Bitmez’in yanı sıra partinin üst düzey yöneticileri ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

İRAN VE TÜRKİYE, BİRLİKTE HAREKET ETMELİ

Milli Gazete'nin haberine göre Taherian Fard, İran ile Türkiye arasındaki tarihsel ilişkilere değinerek, konuşmasına şöyle devam etti: “İran ve Türkiye çok hassas bir dönemden geçiyor. İslam dünyasının kaderi Türkiye ile İran arasındaki ilişkilere bağlıdır. Tarihe dayanan belgelere bakınca da iki ülkenin birbirine yakın olduğu dönemlerde İslam dünyası çok güçlü oldu. İki ülke birbirine ne zaman uzak durduysa zayıfladı. Esasen İran ile Türkiye arasındaki işbirliği çok önemli. Katar krizinde ve Kuzey Irak’ta yapılan referandumda bunu gördük. Aynı şekilde, Katar üzerinde yapılan oyunlar Türkiye ile İran arasındaki ilişkilerine yönelik olduğunu gördük. Aynı durum, Kuzey Irak’ta yapılan referandumda oldu. Kesin olan şudur ki, Irak için kurdukları rüya tüm bölgeye zarar verecek bir durumdur. Bu durumu doğru okumak, doğru hareket etmektir ve doğru uygulamaktır. Biz aynı geminin yolcularıyız. Biz bu konuyu doğru okuyup birlikte hareket ettik.”

İKİ ÜLKE YAN YANA DURDUKÇA BÖLGEYE ZARAR GELMEZ

Türkiye ve İran’ın ekonomik olarak önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Taherian Fard, “İki ülke de 80 milyon nüfusa sahiptir. Önemli enerji ve stratejik kaynağa sahiptir. Bazı ülkeler vardır ki, menfaatleri arasındaki ilişkileri vardır. Ancak iki ülkenin ilişikleri daha önce gelir. Tahran ve Ankara ile arasındaki ilişkiler kimsenin zararına değildir. İlişkilerimizin büyümesi bölgede hiçbir ülkeye zarar vermez. İki ülke yan yana durdukça bölgeye kimse zarar veremez. İran, 15 Temmuz’da gür bir sesle darbeye karşı çıktı. Biz ikili ilişkilerde önemli bir yol haritası çıkardık. 30 milyarlık bir ekonomi ilişki belirledik. İran ile Türkiye arasındaki ilişkiler İran’ın diğer komşularından çok farklıdır. Maalesef, İran ile Türkiye arasındaki ticari ilişki 12 milyar. Bu rakam, beklenen hedeften çok uzaktır” ifadelerini kullandı.

İKİ ÜLKE İNSANLARI BİRBİRİNİ SEVİYOR

Cenevre’de gerçekleşen Suriye görüşmelerinde bir ilerleme kaydedilmediğini belirten Taherian Fard, şunları kaydetti: “Astana sürecinde çok önemli bir mesafe kat ettik. Türk heyeti ile yaptığımız görüşmelerde, İran’a karşı bir pozitif yaklaşımı var. İran ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok kapsamlıdır. İran ve Türkiye, bölgemizin en önemli iki ülkesidir. Ticaret, ekonomi, tarih ve sosyal birçok ilişkimiz var. Artık askeri alanlarda ilişkilerimiz artıyor. Zor şartlarda bile iki ülkenin ilişkileri kopmadı. Biz bu ilişkileri daha da güçlendirmeliyiz. İki ülke arasında etnik ve mezhepsel itilafta bulunmuyor. İki ülke insanı birbirini çok seviyor. İranlıların tatil için en çok geldiği ülkelerin başında Türkiye geliyor. 2 milyon İranlı turist Türkiye’ye geldi.”

BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ

Taherian Fard, Tahran ve Ankara’nın tehditlere karşı birlikte hareket etmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Bölgesel tehditlere birlikte hareket etmeliyiz. Aşırıcılık, terör ve bizim hakkımızda yapılan planlar var. Buna karış dikkatli olmalıyız. Nerede yanlış yaparsak orada bedelini öderiz. Bunu bilip doğru hareket etmeliyiz. Ortak tehditlere karşı kenetlenmeliyiz. Başkalarının bölgemizdeki planlarını ve sınır değişikliklerine izin vermemeliyiz. Bu ortak tehlikelerimizdir. Bu tehditleri tecrübe ederek söylüyorum. Afganistan, Pakistan ve Türkiye’de görev yaptım. Maalesef bu ülkeler bu tehditlerle uğraşıyor. Bunları iyi okuyup yorumlamazsak bedelini öderiz. Her iki ülke de tehlikeleri görme gücüne sahiptir” diye uyardı.

İSLAM COĞRAFYASINDA AKILCI DAVRANMAK LAZIM

Konuşmasının son kısmında önemli uyarılarda bulunan Taherian Fard, iki ülkenin işbirliklerini artırması gerektiğine vurgu yaptı. Taherian Fard, “Her işbirliğin bir temeli olmalıdır. Bunun temeli ve kuralı milletlerin kendi geleceğini belirleme hakkıdır. İki ülke de dış ülkelerin müdahalesine karşı çıkıyorlar. Sınırların değişmesini istemiyor. İslam ülkelerinin sınırlarının değişmesini istemiyor. İslam ülkelerinin sınırlarının değişmemesi gerekir. Bu çok önemli bir meseledir. Ülkelerin bölünmesi işimize yaramayacaktır. O ülkelerin istikrarını sağlamak lazım. İslam coğrafyasında akılcı davranmak gerekiyor. İki ülke gelişmelerini artırmalıdır” şeklinde konuştu.

ERBAKAN, OYUNLARI ÖNCEDEN GÖRDÜ

Milli Görüş Lideri ve 54. Hükümet’in Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın Ortadoğu coğrafyasında ve dünya siyasetinde önemli bir siyasetçi olduğunu ifade eden Taherian Fard, “Erbakan Hoca daha önce bölgemizde yaşanan gelişmeleri gördü. Başkalarının Türkiye ve İran üzerinde planladığı oyunları görüp çözüm yolları konusunda çalışmalar yaptı. Öngörüsü çok geniş bir liderdi. Bu da büyük bir yetenek istiyor. Erbakan, inançlı bir siyasetçiydi. Erbakan’ın siyaseti gerçekten çok doğruydu. Erbakan, İslam coğrafyasında çok önemli adımlar attı. Bunların başında D-8 geliyor. Rafsancani ve Erbakan’ın öngörüsü çok önemli bu konuda. Bu teşkilatın içinde milyonlarca insan var. Teşkilatın ekonomik yapısı çok güçlüydü. Bu önemli teşkilatı bizim geliştirmemiz lazım” diye konuştu.

 

 

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ESAM) haftalık ‘Çarşamba Konferansları’nın bu haftaki konuğu İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed İbrahim Taherian Fard oldu. “Aynı Geminin Yolcularıyız Biz: Türkiye ve İran” adlı konferansa, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ESAM Genel Başkanı Recai Kutan, Saadet Partisi Genel Başkan yardımcıları Atik Ağdağ ve Hasan Bitmez’in yanı sıra partinin üst düzey yöneticileri ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

İRAN VE TÜRKİYE, BİRLİKTE HAREKET ETMELİ

Milli Gazete'nin haberine göre Taherian Fard, İran ile Türkiye arasındaki tarihsel ilişkilere değinerek, konuşmasına şöyle devam etti: “İran ve Türkiye çok hassas bir dönemden geçiyor. İslam dünyasının kaderi Türkiye ile İran arasındaki ilişkilere bağlıdır. Tarihe dayanan belgelere bakınca da iki ülkenin birbirine yakın olduğu dönemlerde İslam dünyası çok güçlü oldu. İki ülke birbirine ne zaman uzak durduysa zayıfladı. Esasen İran ile Türkiye arasındaki işbirliği çok önemli. Katar krizinde ve Kuzey Irak’ta yapılan referandumda bunu gördük. Aynı şekilde, Katar üzerinde yapılan oyunlar Türkiye ile İran arasındaki ilişkilerine yönelik olduğunu gördük. Aynı durum, Kuzey Irak’ta yapılan referandumda oldu. Kesin olan şudur ki, Irak için kurdukları rüya tüm bölgeye zarar verecek bir durumdur. Bu durumu doğru okumak, doğru hareket etmektir ve doğru uygulamaktır. Biz aynı geminin yolcularıyız. Biz bu konuyu doğru okuyup birlikte hareket ettik.”

İKİ ÜLKE YAN YANA DURDUKÇA BÖLGEYE ZARAR GELMEZ

Türkiye ve İran’ın ekonomik olarak önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Taherian Fard, “İki ülke de 80 milyon nüfusa sahiptir. Önemli enerji ve stratejik kaynağa sahiptir. Bazı ülkeler vardır ki, menfaatleri arasındaki ilişkileri vardır. Ancak iki ülkenin ilişikleri daha önce gelir. Tahran ve Ankara ile arasındaki ilişkiler kimsenin zararına değildir. İlişkilerimizin büyümesi bölgede hiçbir ülkeye zarar vermez. İki ülke yan yana durdukça bölgeye kimse zarar veremez. İran, 15 Temmuz’da gür bir sesle darbeye karşı çıktı. Biz ikili ilişkilerde önemli bir yol haritası çıkardık. 30 milyarlık bir ekonomi ilişki belirledik. İran ile Türkiye arasındaki ilişkiler İran’ın diğer komşularından çok farklıdır. Maalesef, İran ile Türkiye arasındaki ticari ilişki 12 milyar. Bu rakam, beklenen hedeften çok uzaktır” ifadelerini kullandı.

İKİ ÜLKE İNSANLARI BİRBİRİNİ SEVİYOR

Cenevre’de gerçekleşen Suriye görüşmelerinde bir ilerleme kaydedilmediğini belirten Taherian Fard, şunları kaydetti: “Astana sürecinde çok önemli bir mesafe kat ettik. Türk heyeti ile yaptığımız görüşmelerde, İran’a karşı bir pozitif yaklaşımı var. İran ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok kapsamlıdır. İran ve Türkiye, bölgemizin en önemli iki ülkesidir. Ticaret, ekonomi, tarih ve sosyal birçok ilişkimiz var. Artık askeri alanlarda ilişkilerimiz artıyor. Zor şartlarda bile iki ülkenin ilişkileri kopmadı. Biz bu ilişkileri daha da güçlendirmeliyiz. İki ülke arasında etnik ve mezhepsel itilafta bulunmuyor. İki ülke insanı birbirini çok seviyor. İranlıların tatil için en çok geldiği ülkelerin başında Türkiye geliyor. 2 milyon İranlı turist Türkiye’ye geldi.”

BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ

Taherian Fard, Tahran ve Ankara’nın tehditlere karşı birlikte hareket etmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Bölgesel tehditlere birlikte hareket etmeliyiz. Aşırıcılık, terör ve bizim hakkımızda yapılan planlar var. Buna karış dikkatli olmalıyız. Nerede yanlış yaparsak orada bedelini öderiz. Bunu bilip doğru hareket etmeliyiz. Ortak tehditlere karşı kenetlenmeliyiz. Başkalarının bölgemizdeki planlarını ve sınır değişikliklerine izin vermemeliyiz. Bu ortak tehlikelerimizdir. Bu tehditleri tecrübe ederek söylüyorum. Afganistan, Pakistan ve Türkiye’de görev yaptım. Maalesef bu ülkeler bu tehditlerle uğraşıyor. Bunları iyi okuyup yorumlamazsak bedelini öderiz. Her iki ülke de tehlikeleri görme gücüne sahiptir” diye uyardı.

İSLAM COĞRAFYASINDA AKILCI DAVRANMAK LAZIM

Konuşmasının son kısmında önemli uyarılarda bulunan Taherian Fard, iki ülkenin işbirliklerini artırması gerektiğine vurgu yaptı. Taherian Fard, “Her işbirliğin bir temeli olmalıdır. Bunun temeli ve kuralı milletlerin kendi geleceğini belirleme hakkıdır. İki ülke de dış ülkelerin müdahalesine karşı çıkıyorlar. Sınırların değişmesini istemiyor. İslam ülkelerinin sınırlarının değişmesini istemiyor. İslam ülkelerinin sınırlarının değişmemesi gerekir. Bu çok önemli bir meseledir. Ülkelerin bölünmesi işimize yaramayacaktır. O ülkelerin istikrarını sağlamak lazım. İslam coğrafyasında akılcı davranmak gerekiyor. İki ülke gelişmelerini artırmalıdır” şeklinde konuştu.

ERBAKAN, OYUNLARI ÖNCEDEN GÖRDÜ

Milli Görüş Lideri ve 54. Hükümet’in Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın Ortadoğu coğrafyasında ve dünya siyasetinde önemli bir siyasetçi olduğunu ifade eden Taherian Fard, “Erbakan Hoca daha önce bölgemizde yaşanan gelişmeleri gördü. Başkalarının Türkiye ve İran üzerinde planladığı oyunları görüp çözüm yolları konusunda çalışmalar yaptı. Öngörüsü çok geniş bir liderdi. Bu da büyük bir yetenek istiyor. Erbakan, inançlı bir siyasetçiydi. Erbakan’ın siyaseti gerçekten çok doğruydu. Erbakan, İslam coğrafyasında çok önemli adımlar attı. Bunların başında D-8 geliyor. Rafsancani ve Erbakan’ın öngörüsü çok önemli bu konuda. Bu teşkilatın içinde milyonlarca insan var. Teşkilatın ekonomik yapısı çok güçlüydü. Bu önemli teşkilatı bizim geliştirmemiz lazım” diye konuştu.

 

 

 

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ESAM) haftalık ‘Çarşamba Konferansları’nın bu haftaki konuğu İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed İbrahim Taherian Fard oldu. “Aynı Geminin Yolcularıyız Biz: Türkiye ve İran” adlı konferansa, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ESAM Genel Başkanı Recai Kutan, Saadet Partisi Genel Başkan yardımcıları Atik Ağdağ ve Hasan Bitmez’in yanı sıra partinin üst düzey yöneticileri ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

İRAN VE TÜRKİYE, BİRLİKTE HAREKET ETMELİ

Milli Gazete'nin haberine göre Taherian Fard, İran ile Türkiye arasındaki tarihsel ilişkilere değinerek, konuşmasına şöyle devam etti: “İran ve Türkiye çok hassas bir dönemden geçiyor. İslam dünyasının kaderi Türkiye ile İran arasındaki ilişkilere bağlıdır. Tarihe dayanan belgelere bakınca da iki ülkenin birbirine yakın olduğu dönemlerde İslam dünyası çok güçlü oldu. İki ülke birbirine ne zaman uzak durduysa zayıfladı. Esasen İran ile Türkiye arasındaki işbirliği çok önemli. Katar krizinde ve Kuzey Irak’ta yapılan referandumda bunu gördük. Aynı şekilde, Katar üzerinde yapılan oyunlar Türkiye ile İran arasındaki ilişkilerine yönelik olduğunu gördük. Aynı durum, Kuzey Irak’ta yapılan referandumda oldu. Kesin olan şudur ki, Irak için kurdukları rüya tüm bölgeye zarar verecek bir durumdur. Bu durumu doğru okumak, doğru hareket etmektir ve doğru uygulamaktır. Biz aynı geminin yolcularıyız. Biz bu konuyu doğru okuyup birlikte hareket ettik.”

İKİ ÜLKE YAN YANA DURDUKÇA BÖLGEYE ZARAR GELMEZ

Türkiye ve İran’ın ekonomik olarak önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Taherian Fard, “İki ülke de 80 milyon nüfusa sahiptir. Önemli enerji ve stratejik kaynağa sahiptir. Bazı ülkeler vardır ki, menfaatleri arasındaki ilişkileri vardır. Ancak iki ülkenin ilişikleri daha önce gelir. Tahran ve Ankara ile arasındaki ilişkiler kimsenin zararına değildir. İlişkilerimizin büyümesi bölgede hiçbir ülkeye zarar vermez. İki ülke yan yana durdukça bölgeye kimse zarar veremez. İran, 15 Temmuz’da gür bir sesle darbeye karşı çıktı. Biz ikili ilişkilerde önemli bir yol haritası çıkardık. 30 milyarlık bir ekonomi ilişki belirledik. İran ile Türkiye arasındaki ilişkiler İran’ın diğer komşularından çok farklıdır. Maalesef, İran ile Türkiye arasındaki ticari ilişki 12 milyar. Bu rakam, beklenen hedeften çok uzaktır” ifadelerini kullandı.

İKİ ÜLKE İNSANLARI BİRBİRİNİ SEVİYOR

Cenevre’de gerçekleşen Suriye görüşmelerinde bir ilerleme kaydedilmediğini belirten Taherian Fard, şunları kaydetti: “Astana sürecinde çok önemli bir mesafe kat ettik. Türk heyeti ile yaptığımız görüşmelerde, İran’a karşı bir pozitif yaklaşımı var. İran ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok kapsamlıdır. İran ve Türkiye, bölgemizin en önemli iki ülkesidir. Ticaret, ekonomi, tarih ve sosyal birçok ilişkimiz var. Artık askeri alanlarda ilişkilerimiz artıyor. Zor şartlarda bile iki ülkenin ilişkileri kopmadı. Biz bu ilişkileri daha da güçlendirmeliyiz. İki ülke arasında etnik ve mezhepsel itilafta bulunmuyor. İki ülke insanı birbirini çok seviyor. İranlıların tatil için en çok geldiği ülkelerin başında Türkiye geliyor. 2 milyon İranlı turist Türkiye’ye geldi.”

BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ

Taherian Fard, Tahran ve Ankara’nın tehditlere karşı birlikte hareket etmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Bölgesel tehditlere birlikte hareket etmeliyiz. Aşırıcılık, terör ve bizim hakkımızda yapılan planlar var. Buna karış dikkatli olmalıyız. Nerede yanlış yaparsak orada bedelini öderiz. Bunu bilip doğru hareket etmeliyiz. Ortak tehditlere karşı kenetlenmeliyiz. Başkalarının bölgemizdeki planlarını ve sınır değişikliklerine izin vermemeliyiz. Bu ortak tehlikelerimizdir. Bu tehditleri tecrübe ederek söylüyorum. Afganistan, Pakistan ve Türkiye’de görev yaptım. Maalesef bu ülkeler bu tehditlerle uğraşıyor. Bunları iyi okuyup yorumlamazsak bedelini öderiz. Her iki ülke de tehlikeleri görme gücüne sahiptir” diye uyardı.

İSLAM COĞRAFYASINDA AKILCI DAVRANMAK LAZIM

Konuşmasının son kısmında önemli uyarılarda bulunan Taherian Fard, iki ülkenin işbirliklerini artırması gerektiğine vurgu yaptı. Taherian Fard, “Her işbirliğin bir temeli olmalıdır. Bunun temeli ve kuralı milletlerin kendi geleceğini belirleme hakkıdır. İki ülke de dış ülkelerin müdahalesine karşı çıkıyorlar. Sınırların değişmesini istemiyor. İslam ülkelerinin sınırlarının değişmesini istemiyor. İslam ülkelerinin sınırlarının değişmemesi gerekir. Bu çok önemli bir meseledir. Ülkelerin bölünmesi işimize yaramayacaktır. O ülkelerin istikrarını sağlamak lazım. İslam coğrafyasında akılcı davranmak gerekiyor. İki ülke gelişmelerini artırmalıdır” şeklinde konuştu.

ERBAKAN, OYUNLARI ÖNCEDEN GÖRDÜ

Milli Görüş Lideri ve 54. Hükümet’in Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın Ortadoğu coğrafyasında ve dünya siyasetinde önemli bir siyasetçi olduğunu ifade eden Taherian Fard, “Erbakan Hoca daha önce bölgemizde yaşanan gelişmeleri gördü. Başkalarının Türkiye ve İran üzerinde planladığı oyunları görüp çözüm yolları konusunda çalışmalar yaptı. Öngörüsü çok geniş bir liderdi. Bu da büyük bir yetenek istiyor. Erbakan, inançlı bir siyasetçiydi. Erbakan’ın siyaseti gerçekten çok doğruydu. Erbakan, İslam coğrafyasında çok önemli adımlar attı. Bunların başında D-8 geliyor. Rafsancani ve Erbakan’ın öngörüsü çok önemli bu konuda. Bu teşkilatın içinde milyonlarca insan var. Teşkilatın ekonomik yapısı çok güçlüydü. Bu önemli teşkilatı bizim geliştirmemiz lazım” diye konuştu.