İdam felaket olur

İdam felaket olur

'İslam ümmeti bölünmesin' diyerek Bangladeş'in Pakistan'dan ayrılmasına karşı duruşuyla dikkat çeken Cemaat-i İslami Partisi'nin liderlerinden Abdülkadir Molla'ya verilen 'idam' kararı dünyanın tepkisini çekti.

Bangladeş'te 'İslami değerleri savunan en büyük parti' olarak bilinen ve Müslüman ülkelerin bölünmemesi gerektiği düşüncesiyle Pakistan'la yeniden bütünleşmeyi savunan Cemaat-i İslami'nin liderlerinden Abdülkadir Molla'ya verilen idam cezası, dünya genelinde tepkilere yolaçtı. Bir hafta önce verilen ve 22 gün sonra infaz edilmesi gereken cezayı önceki gün ani bir kararla uygulamak isteyen Bangladeş hükümeti, gelen yoğun tepkilerin ardından geri adım atıp infazı erteledi. Molla hakkındaki idam kararına itirazları bugün sabah görüşecek mahkemenin, uluslararası tepkileri gözönüne alarak, verdiği kararı gözden geçirmesi bekleniyor.

Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları ve İnsan Hakları İzleme Örgütü, Molla'nın idam cezası kararıyla ilgili olarak uluslararası adil yargılama standartlarının ihlal edildiğini bildirdi. BM Özel Raportörü Gabriela Knaul, Molla'nın idam cezalarında kararı temyiz hakkının önemli olduğunu ve bu hakkın Molla'ya verilmesi gerektiğini ifade etti. BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Christof Heyns ise idam cezasının kaldırılmadığı ülkelerde, idam kararının, sadece adil yargılama süreçlerine uyulması halinde uygulanabileceği vurgulandı.

HER YERDE KIYIMA YOL AÇAR

New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü de, Molla'nın idam kararının şiddet ve ölümlere yol açabileceği uyarsında bulunarak, sonradan verilen idam kararıyla uluslararası adil yargılama standartlarının ihlal edildiğini bildirdi. Muhtemel bir idamın büyük huzursuzluğa yol açacabileceğini belirten İnsan Hakları İzleme Örgütü Asya Sorumlusu Brad Adams, 'Böyle bir ortamda idam felaket olur' dedi. Adams, 'Ölüm cezasına inananlar bile şu anda, siyasi krizin ortasında yapılacak bir idamın, büyük şiddete ve ölümlere yol açabileceğini anlamalılar' diye konuştu. İngiltere de idam kararından derin endişe duyduğunu bildirerek, Bangladeş'i idam cezasını iptal etmeye çağırdı. Ülkenin 1971 yılındaki bağımsızlık mücadelesinde savaş suçu işlediği gerekçesiyle Molla'nın idamına hükmeden mahkeme, bugün itirazları görüşerek kararını açıklayacak. Bangladeş'te Cemaat-i İslami Partisi'ne üye 16 binden fazla kişinin hapishanelerde tutulduğu belirtiliyor.

Tarihte kara bir leke kalır

Daha önce bir grup hukukçu ile birlikte Bangladeş'i ziyaret ederek Cemaat-i İslamiye'ye yönelik baskıları masaya yatıran bir rapor hazırlayan Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Avukat Necati Ceylan, Bangladeş hükümetinin Abdulkadir Molla ile ilgili kararını 'siyasi ve politik' olarak değerlendirdi. Bangladeş hükümetini taraf olduğu Roma Sözleşmesi gereği yargılamanın Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından yapılması gerektiğini belirten Ceylan, 'Abdülkadir Molla ile ilgili idam kararı hükümet tarafından atanın hakim ve savcılar tarafından alınmıştır. Sanıklar hükümete muhalif kişiler olunca idam hükmü verildi. Yargılama uluslararası standartlarda yapılmadı, Molla'ya diğer Bangladeş vatandaşlarına tanınan haklar da tanınmadı. Adil bir yargılama sözkonusu değil' dedi.

İŞKENCELERİ SEYREDİYORLAR

Avukat Ceylan, idam kararının 'Dünya İnsan Hakları' gününde infaz edilmek istenmesinin de yargılamanın hukuksuzluğunu ortaya koyduğunu belirterek şöyle konuştu: 'Bangladeş hükümeti gözaltına alarak hapse attığı kişilere ağır işkenceler yapmakta. Hatta gözaltına bulunan birçok kişiden haber alınamamaktadır. Birleşmiş Milletler, ABD, AB ve insan hakları örgütleri, Bangladeş'teki insan hakları ihlallerini seyretmekteler. Hayvanlara gösterilen hassasiyet Cemaat-i İslami üyelerine gösterilmemektedir. STK'lar ise işkenceleri seyretmekle yetiniyorlar.'

Amaç tesbihi dağıtmak

İstanbul Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı, Bangladeş hükümetinin hukuksuz bir yargılama sonucu verdiği idam kararı ile muhalefeti susturmayı amaçladığını söyledi. Bangladeş hükümetinin 'önce asalım sonra temyiz edelim' felsefesi güttüğünü belirten Tatlı, 'İnfazın hızlandırılmasının altında amaçlarına bir an ulaşma niyeti yatıyor. İmameyi kesip diğerlerini dağıtmak Bangladeş hükümetinin asıl politikasıdır. Yargılama sadece bir kılıftır' diye konuştu.

Korkmuyoruz!

Bangladeş hükümetinin idam kararına akşam saatlerinde bir tepki de Türkiye'den geldi. İstanbul'daki Bangladeş Konsolosluğu önünde eylem yapan yüzlerce kişi, Abdülkadir Molla'ya verilen idamı tel'in etti. Anadolu Gençlik Derneği (AGD) İstanbul Şubesi yaklaşık 300 kişinin katıldığı bir protesto eylemi gerçekleştirdi. Mecidiyeköy'deki Bangladeş Konsolosluğu önünde yapılan eylemde basın açıklaması yapan AGD İstanbul Şube Başkanı Ali Uğur Bulut, idamlar göz yuman ABD, AB, Çin gibi ülkelerin yanında Müslüman ülkeleri de eleştirdi.

HERKES ZULME KARŞI TEPKİ GÖSTERMELİ

Bulut'un açıklamasında 'Bangladeş hükümeti siyonist ve emperyalist çevrelerden aldığı talimatı yerine getirmektedir. Bu hükümet insan gücünü ve kaynaklarını küresel güçlere peşkeş çekerek ikbal peşinde koşmaktadır. Emeğin sömürülmesine, kaynakların tüketilmesine karşı çıkan Cemaati İslami'ye ise kıyım uygulanıyor. İnsan haklarını hiçe sayan Bangladeş hükümetine iki yüzlü ABD'den ve AB'den zaten tepki beklemiyoruz. Biz onları Bosna, Filistin, Arakan ve Mısır'dan çok iyi tanıyoruz. Ama o kirli ellerin onlar olduğunu da biliyor ve lanetliyoruz' ifadeleri yer aldı. Cemaat-i İslami'den gelen eylem çağrısını okuyan vatandaşlar, 'Şehit olmaktan korkmuyoruz' ifadesinin yer aldığı açıklamayı okuduktan sonra tüm Müslümanları Bangladeş'e tepki vermeye çağırdı. İstanbul'un yanında Ankara ve New York'taki Bangladeş elçilikleri önünde de idam kararına tepki gösterileri düzenlendi.

Kalpleri taşlaşmış olmalı

Pakistan'daki Cemaat-i İslami Partisi Genel Başkan Yardımcısı Liyakat Beluç, Abdülkadir Molla'ya idam cezasının uluslararası hukuka aykırı olduğunu söyledi. 'Molla'yı idam etmeye çalışıyorlar. Bangladeş Başbakanı Hasina Vecid tepkileri dinlemiyor ve insan haklarını ihlal ediyor. Bu yapılanlar aynı zamanda insanlığa hakaret sayılır. Vecid bir kadın ancak kalbi taşlaşmış olmalı. Hükümet kararını zaten vermiş' diyen Beluç, davanın komplodan ibaret olduğunu belirtti.