Hükümet'den Gülen'in Röportajına Cevap Geldi

Hükümet'den Gülen'in Röportajına Cevap Geldi

Fethullah Gülen'in Zaman Gazetesine verdiği röportaja hükümetten gelen ilk tepkiler "siyasete girsin" yönünde oldu.

Fethullah Gülen'in Zaman gazetesinde yayınlanmaya başlayan röportajına hükümet kanadından cevapAdalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'dan geldi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Dini grupların siyasi parti gibi açıklama yapmaları doğru değil. Siyasi açıklama yapacaksa parti kursunlar."dedi.

Fethullah Gülen'in Zaman Gazetesine verdiği röportaja bir tepki de Beşir Atalay'dan geldi. AHaber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularının yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ortada dini otorite değil siyasi bir lider olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.. Cemaatin iktidara açtığı savaşın komplo ve darbe girişimi olduğunu savunan Atalay, seçimlerden önce çok yönlü soruşturmanın başlayacağının işaretini verdi.

GÜLEN ARTIK DİNİ DEĞİL SİYASİ LİDER 

Hem Türkiye, hem de İslam dünyası için çok çetin bir ortam yaşıyoruz. Baktığınızda bir dini otorite ya da bir grubun dini lideri yok. Bugünkü gazeteyi de söylüyorum, bundan önceki lanet seansını, daha önce yapılanları, telefon konuşmalarını hepsini bir araya getirdiğimizde ortada bir siyasi liderlik var artık. Aynı gazeteye bugün baktım, o vesileyle gazetenin diğer yazarlarına da baktım. O yazı, o konuşma dışında her tarafı nefret ve hakaret dolu. Kime Başbakan'a, AK Parti'ye, hükümetimize. Bir dini kesime hiçbir dönem bu kadar hakaret olmamış. Biz de şunu diyoruz. Bu kadar Türkiye'yi değiştiren dini özgürlükle, ibadet özgürlüğü, kıyafet özgürlüğü devletin bütün okullarında dini eğitimin geliştiği, Türkiye'nin çok güzel açık berrak dinini hangi kesimden olursa olsun rahatça yaşadığı bir ortamda dini hizmet verdiğini deklare eden, bu yönde olduğu ifade edilen bir cemaat böyle bir iktidara savaş açıyor, komplo kuruyor. Darbe teşebbüsü. 17 Aralık'ı yapıyor, 25 Aralık'ı yapıyor. Kendisi zaten istihbarat örgütü gibi zaten. Hepimizle ilgili iftiralar yayınlıyor, ses tapeleri montajlar görüntüler. Şu anda CHP ile ittifak içinde. Nerede CHP ye oy verilir. CHP genel başkanına veriler veriyor aman şunları kullanın diye. Böyle bir politika yürütüyor. Bugünkü gazetedeki söylemle, yürüyen çok farklı. O güvenirlik artık kalmadı. Mitinglerin dili biraz da bunu söylüyor.

DİNLEME KARARI VEREN HAKİMLER DE SORUŞTURULACAK 

Çok soruşturma olacak. Şu anda hem istihbarat teşkilatı, emniyet teşkilatı, TİB, hem Adalet Bakanlığı milyonlarca dinleme kararlarını hangi hakimler hiç incelemeden verdiler, bu kadar insanımızın hayatına nasıl girdiler, insanımızı adeta dinlenme hastası haline getirdiler ve insanın özekline bu kadar indiler. En mahrem konuların, devlet sırlarının konuşulduğu kriptolu telefonlarının nasıl dinlediler… şu anda çok geniş bir çalışma var. Dinleme kararını veren hakimler de dahil masaya yatırılacak.

CEMAAT DİNİ GRUP OLMAKTAN ÖTE KORKU ODAĞI OLMUŞ

Özellikle 2011'in ikinci yarısından itibaren, 2012 ve 2013'te çok fecaat şeyler yapılmış. Sorumsuzca dinleme kararları, kişilerin en mahrem konularına girilmesi affedilir şeyler değil. Bunun ne dinle ne diyanetle ne ciddiyetle ne siyasetle ne insanlıkla bağdaşır bir taradı yok. Dini grup olmaktan öte korku odağı olmuş. Herkes acaba benimle ilgili bir şey var mı diye korkmaya başlamış. Bundan sonra "hiç bir dönemde bu kadar baskı yapılmadı" gibi savunmaların topluma izahı yok. Toplum bunu çok iyi kavradı.

CADI AVI OLMASIN DİYE UĞRAŞIYORUZ

Her konuda hukukun içinde olmayı çok önemli görüyoruz. Terörle mücadele de dahil her şeyi demokratik ortam ve hukuk içinde yaptık. Burada bir cadı avı olmasın, haksızlıklar olmasın. Dosyalar tam olgunlaşsın belgelensin ondan sonra soruşturmalar olsun.