Güney Afrika'da HAMAS Rüzgarı

Güney Afrika'da HAMAS Rüzgarı

İsrail'in Hamas'ı “terörist” bir hareket olarak ilan etmesine karşın bu resmi kabul cesur bir hareket olarak değerlendiriliyor.

İsrail'in Hamas'ı “terörist” bir hareket olarak ilan etmesine karşın bu resmi kabul cesur bir hareket olarak değerlendiriliyor.

Güney Afrika elbette, meşru özgürlük hareketlerini terörist olarak değerlendiren böyle bir cepheye dahil değil. Hepsinden öte AUK, İsrail apartheid* rejimi ile aktif ilişki içindeyken Batılı devletler tarafından bir cüzzamlı gibi dışlanmıştı.

İsrail ile apartheid rejimi iş birliği hakkında çok sayıda çalışma yapıldı, kitaplar yayımlandı. Ticari ve kültürel bağların ötesinde Güney Afrika'nın Ulusal partisi, apartheid rejiminin İsrail ile kurduğu güçlü askeri ve nükleer silah bağı ile “geliştiği”nden oldukça emin.
Hem İsrail hem de Güney Afrika için bu ilişkiler doğası gereği gizli saklı yürütülse de, arada bir “kazan-kazan” durumu vardır. Çünkü her iki yönetiminin de baskı rejimleri altındaki halkların insanlıklarına saygı göstermiyor. 

1994 yılıından bu yana Filistinliler, kendi özgürlüklerine de zemin hazırlayacak apartheid'ın yenilgiye uğratılmasını umuyor. Kendi özgürlük savaşçıları ile benzer mevzilerde bulunan bir müttefikin cephede olması kendi acı mücadelelerinde bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Elbette bu durum çağdaş tarih kayıtlarında yer almayacak. Nelson Mandela'nın Yaser Arafat kucak açması bile, İsrail bayrağının 1948'den beri Güney Afrika şehri Pretoria'da bayrağının sallanıyor olduğu gerçeğini değiştirmiyor. 

Pretoria, Güney Afrika'dan ayrılmadı. Ancak kadın ve erkekler olarak haysiyet ve onur ile yaşama özgürlüğünden bahsetmek zor. Özgür Güney Afrika ve Nelson Mandela'nın simgesel kişiliği baskı rejimi ile bir karşıtlık arzediyor ve Filistin için özgürlük temsali olarak gösterilemez.

Geçtiğimiz yirmi sene içinde Hamas ile ilişki kurmak için çok zahmetli mücadele verdik. İsrail'in sürgüne gönderilmiş liderlerine uyguladığı abluka ve tecrit politikasını kırmaya çalıştık. Bu çabalar şimdi Hamas'ın Güney Afrika'ya düzenlediği resmi ziyaret ile neticesini verdi.

Hamas liderlerinin Güney Afrika'ya hükümetimizin resmi misafirleri olarak kabulünü engelleyen görünmez duvar yıkıldı. Bu sayede hükümetimiz, sivil toplum örgütlerimiz, sendikalarımız ve medya kuruluşlarımız Hamas'ın fikirleri, görüşleri ve meşru taleplerini ilk elden alma imkanı buldu.

Hamas'ın terör örgütü olarak değerlendiren ilkel apartheid dönemi görüşüne sahip olanlar ise sinir krizi geçirecek. Ümit ettiğimiz budur. 
Bu ziyaret, ülke içinde Filistin karşıtı siyaset yürütenler ve İsrail taraftarı yabancı çıkar gruplarını huzursuz edecek ve onlara Güney Afrika'nın kendi dış politikasında paradigma değişimine gidecek kadar olgun olduğunu gösterecek.

Hamas'ın ziyareti heyecan verici bir değişikliğin göstergesi. Aynı zamanda bu Filistin direnişinin gücünün de tekrar dile getirilmesidir. 
* Apartheid rejimi, Güney Afrika'da siyahların temel insan haklarına sahip olmadığı Beyaz iktidarı dönemindeki yönetime verilen isimdir. Apartheid rejimi boyunca Güney Afrika'da siyah insanlar siyasal olarak da sadece yönetilenler konumundaydı.