Yeni Şafak gazetesi yazarı Yasin Aktay AKP ile cemaat arasındaki savşı yorumladığı yazısında Fethullah Gülen'in bedduası için çok uçuk bir iddiada bulundu.

Gülen'in büyük tartışma yaratan bedduasının aslında cemaat kadrolarına dönük bir talimat olduğunu savunan Yasin Aktay, Gülen'in sözleri için "yargı mensuplarına bir talimat anlamına geldiğini, anlamayan var mı?"diye sordu. 

Aktay, cemaatin bu talimatları yerine getirirse"beddua tutmuş olacak" derken eğer talimatlar yerine getirilemezse "zaten bedduaydı diye geçiştirilecek" denileceğini yazdı.

İŞTE O UÇUK İDDİA

İşte Aktay'ın yazısındaki ilgili bölüm:

Hocaefendi'nin bir anda beddua performansına yönelmesinin anlamı ne? Belli ki, 'Hırsızlarla uğraşmak yerine onları yakalayanlarla uğraşanlar' diyerek bedduasına hedef kıldığı insanların daha mahkemesi başlamadan hırsız olduklarına karar vermiş. Peki, nasıl, hangi bilgiyle karar vermiş?

Böyle bir beddua performansının tam da hedefin kim olduğuna dair mesajı çok iyi anlamış olan yargı mensuplarına bir talimat anlamına geldiğini, anlamayan var mı?

Daha ötesini söyleyelim: Evlerine ateş düşmesi, birliklerinin bozulması, bir şey olamamaları, önlerinin kesilmesi, salt beddua değil, bir savaş stratejisi. Muhatabı, zalimlere asla yardım etmeyecek olan rahmet ve merhamet sahibi Allah değil, talimatı yerine getirecek bağlı birlikler.

TALİMAT İLE BUNLAR YAPILACAK

Bu talimatla atılan adımlar bir çoğunun evine ateş düşürecek, şantajla veya baskıyla istifa ettirileceklerle ve diğer etkilerle birlik bozulacak, ileriye dönük bütün siyasi kariyer planları bozulacak, meşru demokratik yollarla yapılamayan yapılmış olacak ve önleri bu yolla kesilmiş olacak. Talimatlar başarıyla yerine getirildiğinde beddua tutmuş olacak, hoca da keramet göstermiş olacak. Tutmasa, zaten bedduaydı diye geçiştirilecek.