"Göbeğini Kaşıyan Adam Derler mi ?"

"Göbeğini Kaşıyan Adam Derler mi ?"

Ahmet Taşgetiren, AK Parti seçmenine hakaret eden, aşağılayan CHP kesimine, "Sultanbeyli CHP'ye oy verse, onlara "göbeğini kaşıyan adam" derler mi?" sorusunu yöneltti.

24 TV'de 'Politik 'Eksen' programında Halime Kökçe, Ahmet Kekeç ve Ahmet Taşgetiren gündeme dair gelişmeleri değerlendirdi. 

Ahmet Taşgetiren, CHP’nin yürüttüğü siyaseti eleştirerek bir muhalefetin yerini doldurmadığını söyledi. Ana muhalefetin siyaset dışı bir şey olması gerekirken öyle olmadığını söyleyen Taşgetiren, CHP’nin seçimler öncesinde projelerin değil, yolsuzluk gibi negatif bir tema işlediğini söyledi. Taşgetiren şunları söyledi:

CHP, MUHALEFETİN ÜRETTİĞİ MALZEMELERİ KULLANIYOR

Şuan Türkiye’ye baktığınızda “ana muhalefet nedir” diye bir soru sorsanız kimse CHP olduğunu söylemez. Ana muhalefet siyaset dışı bir şey. Ve CHP siyaset dışı olan ana muhalefetin ürettiği malzemeleri kullanan bir siyasi hareket.

CHP’DE PROJELER DEĞİL, YOLSUZLUK KONUŞULUYOR

CHP, yerel seçimler öncesinde, Türkiye’deki yerel yönetimlerin sorunlarını tahlil etmiş, onlara çözümler gösteren bir siyasi söyleme sahip mi? Kılıçdaroğlu’nun şuana kadarki konuşmalarında İstanbul’un sorunlarına ilişkin bir söze rastladık mı, rastlamadık. Kılıçdaroğlu ne konuşuyor? Tıpkı 2009 yerel seçimlerinde olduğu gibi sadece yolsuzluk temasını işliyor. Yolsuzluk negatif bir temadır. Sadece iktidarı yolsuzlukla suçladığınız çevreyi vurma niteliğinde birşeydir. Pozitif bir tema yok. Şöyle düşünüyor; “benim tabanım, yolsuzluk temasını satın alır” yoksa mesele “büyükşehirlerle ilgili bir beklentisi yoktur.” “benim tabanımın motive olması için bir proje gerekmiyor” gibi bir değerlendirmeden yola çıkıyorsunuz. Bu sorunlu bir değerlendirmedir. Yolsuzluk temasını arttırabilirsiniz ama bu bir tür gaz bağcılıktır. İstanbul’da su sorununu tartışmalısınız. Toplum Mustafa Sarıgül’e niye oy verecek bunun bir karşılığı yok. 

SENİN ADIN KEMAL AMA…

Ahmet Kekeç, Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Kekeç, “senin adın Kemal ama referandumda oy kullanamadın” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nın bir fotoğrafını hatırlıyorum. Bu arabesk sanatçılar gibi parmağını kameraya doğru uzatmış “benim adım Kemal” diyor. Senin adın Kemal ama referandumda oy kullanamadın. Adın Kemal ama istemediğin bir yasayı Anayasa Mahkemesi’ne bile götüremiyorsun. Böyle bir beceri durumu var. Kemal Kılıçdaroğlu ve beceri ilişkisi çerçevesinde böyle bir fotoğraf var.

KILIÇDAROĞLU’NUN ELİNDE KASETTEN BAŞKA BİR ŞEY YOK

Biz aday olmuş partilerden ya da siyasetçilerden bizim için ne öngördüğünü anlamak isteriz. Sarıgül bize ne söylüyor veya Kılıçdaroğu bize ne vaad ediyor? Bunu bilmek isteriz ama Kılıçdaroğlu’nun elinde bir takım kasetler dolaşıyor. Elinde kasetten başka bir şey yok. Bu insanlara sadece kaset veriyor. Ama burada da çok çirkin bir gelenek başlattı. Henüz soruşturmaya ait bir takım tapeleri ya da soruşturma illegal yöntemlerle elde edilmiş bir takım ses kayıtlarını grup toplantılarında okudu. Bu çok kötü, çok çirkin, çok ahlaksız bir şey bu.

KILIÇDAROĞLU “BÖYLE KEPAZELİK OLMAZ” DİYEN ADAMIN KOLTUĞUNDA OTURUYOR

Kılıçdaroğlu’nun siyasette başlattığı bu kötü alışkanlık Türk siyaset tarihinde bir ilktir. Vaktiyle İsmet Paşa’ya da böyle bir şey geliyor. Menderes ve Ayhan Aydan ilişkisine dair bir belge geliyor. Rus Gazetesi’nde yayınlanacak. Rus Gazetesi’nin başında Nihat Erin var, hazırlıklar yapılıyor, haberler yazılıyor, bomba olarak patlayacak, en son İsmet Paşa’nın onayına gidiyor. İsmet Paşa “böyle kepazelik olmaz” diyor. “Bu belgeleri gömün” diyor. Kılıçdaroğlu bugün “böyle kepazelik olmaz” diyen adamın oturduğu koltukta oturuyor.

CHP KENDİ TABANINI DÖNÜŞTÜREMİYOR

Halime Kökçe, CHP’nin seçmenini dönüştüremediğini söyledi.
Taban siyasi iradeyi, siyasi aktörü dönüştürür. Siyasi aktör de tabanı dönüştürür. Bu böyle geçişli bir şey. AK Parti’nin 12 yılına bakalım. Bugün AK Parti’nin seçmen yelpazesine bakalım. Bir de Milli Görüş’ten aldığı o seçmen kitlesine bakalım. Seçmen kitlesi hem çok genişledi. Sadece Refah Partisi’nin seçmeni değil. Çok daha geniş bir yekün tutuyor. Ama aynı zamanda çok dönüştü. Bunu AK Parti dönüştürdü. Karşılıklı AK Parti de dönüştü, seçmenini de dönüştürdü. Ama CHP kendi tabanını dönüştüremiyor. Çünkü o laik kodlar hakikaten Cumhuriyetin o kültür devrimlerinin yarattığı, biraz da meydanları dolduran ve aslında verdikleri oydan başkaca da politik bir söylem geliştirmeyen, çıkıp sokağa bağırmayan, başka siyasi muhalif yolları denemeyen sadece oyunu kullanan o kalabalık kesime karşı hep bir hakim görme, onun oyunu aşağılama, varlığını değersiz bulma, o kalabalığı köleler, bir zamanlar bidon kafalı, göbeğini kaşıyanlar hakikaten çok var.

SULTANBEYLİ CHP’YE OY VERSE ONLARA “GÖBEĞİNİ KAŞIYAN ADAM” DERLER Mİ?

Ahmet Taşgetiren CHP seçmeninin AK Parti seçmenini hakir görmesini, aşağılamasını yorumladı. Taşgetiren, Sultanbeyli CHP’ye oy verse yine de “göbeğini kaşıyan adam derler mi” sorusunu yönelterek önemli bir konuya vurgu yaptı.

“Göbeğini kaşıyan adam” çok paylaşılır. CHP’ye oy verenler okumuş, eğitim seviyesi yüksek falan filan. Mesela Sultanbeyli, oyunu CHP’ye verse o yazar-çizer takımımız yine de Sultanbeyli halkına göbeğini kaşıyan adam der mi? Kadıköy CHP’ye niye oy veriyor? Ya da Bakırköy, Şişli neden oy veriyor? Onun sosyo-kültürel yapıyı ayrıca tahlil etmek lazım. Onun fakirlikle şununla bununla alakası olduğunu düşünmüyorum. Oralara bakmak lazım. CHP’de babadan oğula geçen bir sistem var. Bu da tek parti döneminin ürettiği hormonladığı bir sosyal yapıdır. O sosyal yapı dönüşmüyor. O sosyal yapı aynı zamanda kurulu düzenin nimetleriyle gelişen bir yapı. Kendi zenginlerini, kendi statükosunu üretmiş bir sistem söz ediyoruz.

CHP’NİN OY ALDIĞI KESİM ÖTEKİLEŞTİREN BİR ZİHNİYETİ TEMSİL EDİYOR

Ahmet Kekeç, CHP’nin oy aldığı yerleri başarı olarak gösterilmesini doğru bulmayarak aksi yönde iddiada bulundu. CHP’nin bir kesime hitap ettiğini söyleyen Kekeç, dağdaki çobanın oyunu alamadığına dikkat çekti.

CHP, Bakırköy’den, Kadıköy’den, Nişantaşı’ndan filan oy alıyor. Bunu CHP’nin başarısı olarak sunuyorlar. Eğitimli, çağdaş, yüzü batıya dönük, uygar insanlardan oy alıyor. Bu CHP’nin başarısı olarak sunuluyor ama tam tersi. Bu CHP’nin zaafı. Bu bir parti adına çok ayıp bir şey. Çünkü zaten CHP’nin oy adlığı kesim kategorik olarak öteki hayat biçimli, öteki değer tercihlerinde aşağılama üzerine kurmuş kendi varlığını. Seçkinci bir durum, bir tablo var. Sen dağdaki çobanın oyunu alıyorsan, dağdaki çobanı ikna edebiliyorsan bu iş olur. “Göbeğini kaşıyan adam” diyerek onunla alay etmemek durumunda. 

PROGRAMIN TAMAMINI AŞAĞIDAN ALABİLİRSİNİZ:



***



***