Fethullah Gülen'den suç duyurusu

Fethullah Gülen'den suç duyurusu

Fethullah Gülen, 30 ilin emniyet müdürlüğüne gönderilen Cemaat'in tüm yapısının araştırılması talimatıyla ilgili suç duyurusunda bulundu.

Gülen'in avukatları aracılığıyla yaptığı suç duyurusunda Emniyet Genel Müdürlüğü Terör Dairesi Başkanı Turgut Arslan şüpheli olarak yer aldı. Dilekçede yasaya aykırı talimatı uygulayan kamu görevlilerinin ve yalancı şahitlik eden kişilerin cezalandırılması istendi. Emniyetin yazılı emrinin kanunsuz olduğu belirtilen dilekçede emri uygulayanların suç işlemiş olacağı savunuldu.

Somut olmayan ve belgeye dayanmayan soruşturma kapsamında binlerce insanın 'terör faili' olarak gösterileceği iddia edildi, "Operasyon talimatı hukuken doğru değildir" dendi:

“Herhangi bir suç faaliyeti içinde olmayan kişilerin kimlik bilgilerinin hakim kararı olmadan tespit edilmesi fişleme faaliyetidir. Kolluğun ve savcılığın talimatı ile Hizmet Hareketi'ne destek veren özel veya kamu sektöründe birçok belgeye ulaşılması ve bu belgelerden sonuçlar çıkartılarak, savcılığa rapor sunulması hukuka aykırı olacaktır. Yazılı emri veren, onaylayan, uygulayan ve gerçek dışı iddialarda bulunan, yalan tanıklıkta bulunan şüpheliler hakkında gerekli soruşturma yapılmasını talep ediyoruz.”

Savcıyı HSYK’ya şikayet ettik

Suç duyurusu sonra açıklama yapan Avukat Nurullah Albayrak, soruşturmayı yürüten savcı hakkında Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) şikayette bulunduklarını söyledi:

“Savcının gönderdiği emir hukuka aykırıdır. Bu emrin yerine getirilmemesi için 30 ilin valilik ve emniyet müdürlüğüne başvuruda bulunduk. Kanunsuz emri yerine getirenler suç işlemiş olacaktır. Cemaat'in tüm kurumlarının soruşturulması adli bir soruşturma değil, yaygın ifadesiyle tam bir cadı avıdır. Şu an Türkiye’de ilan edilmemiş olağanüstü hal dönemi yaşanmaktadır. Bu durumdan cesaret alarak suç işleyenlerin yargı önünde hesap verecekleri unutulmamalıdır.”

Savcının emniyete gönderdiği yazı

Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Serdar Coşkun, Fethullah Gülen’e yönelik soruşturmada emniyete talimat göndererek, grupla ilgili her kurum ve kuruluşun araştırılması talimatını verdi. Yazıda "Paralel yapının ne olduğu, kimlerden oluştuğu, nihai amaçları, örgütlenmenin şekli ve şeması, insan kaynakları ve ekonomik kaynaklarının bulunması" istendi.

Yazıda, grubun silahlı bir terör örgütü niteliği bulunup bulunmadığı ile elindeki imkanları terörün finansmanı için kullanıp kullanmadığının tespit edilerek, savcılığa bilgi verilmesi istendi. Savcılık, bu ekonomik gücün, eyleme kalkışmaları halinde hükümeti yıkabilecek veya anayasayı ortadan kaldıracak silahlı grupları veya organizasyonları desteklemeye yeterli olup olmadığının belirlenmesini de istedi.

Emniyete gönderilen yazıda Gülen Cemaati'ne ait şu kurum ve kuruluşların belirlenmesi talimatı verildi:

“İnternet siteleri, basın yayın organları, gazeteler, haber ajansları, televizyon ve radyolar, Cemaat'e bağlı evler, okullar (yurtiçi ve yurtdışındakilerle birlikte ilk, orta, lise, üniversite dahil), dershaneler ve yurtlar, Cemaatin kontrolündeki şirket, vakıf, dernek, birlik ve benzeri kuruluşlar, sermaye şirketleri ve holdingler, bankalar, matbaa, basın ve yayınevleri, gazeteleri, dergileri, haber ajansları, mağazalar zincirleri, arsa, emlak ve arazi bilgileri, Cemaatin gelir kaynakları, himmet, bağış, satış veya zorlamalı satışlardan elde edilen gelirler, Cemaat mensuplarının gelir getiren her türlü ticari faaliyetleri, Cemaatin himmet ve bağış adıyla topladığı paralar, bu paraların harcandığı yerler.”

Kaynak: Al Jazeera