Eski Cemaatçi Erdoğan'dan Yeni İddia

Eski Cemaatçi Erdoğan'dan Yeni İddia

Latif Erdoğan'dan cemaat ile ilgili yeni iddia

Bir dönem Gülen hareketinin en önemli isimlerinden biri olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı eski başkanı Latif Erdoğan HSYK seçim sonuçlarını ve paralel yapının bundan sonraki hedeflerini yorumladı.

 

 

Sabah'ın haberine göre; HSYK seçimleri ile birlikte yargıdaki gücünü büyük ölçüde kaybeden paralel yapının bundan sonra yapabileceklerini analiz eden Latif Erdoğan ilginç açıklamalarda bulundu.

 

İşte o açıklamalardan bazı başlıklar: 

 

'YARGIDAKİ 40 YILLIK KADROLAŞMA SONA ERDİ'

HSYK seçim sonuçları, Milli İradenin kahir zaferidir. Bu, cemaatin kendisini en güçlü bildiği, kırk senedir konuşlandığı bir devlet erkinde, hiç beklemediği bir savruluş yaşaması demektir. Açıkça görülen odur ki, cemaat gücünü kaybettikçe, korku ya da sempati kaynaklı bütün taraftarlarını da kaybetmiş bulunmaktadır. Yargıda görülen zafer coşkusu bu durumu yansıtan şeffaf bir tablodur.

 

'PARALEL YAPI TÜRKİYE'NİN ZAYIF NOKTALARINA SALDIRABİLİR'

Paralel yapı, bu şoku zor atlatır. Bundan sonraki atraksiyonlarında mutlaka başka alanları kullanacaktır. Bu alanlar, öncelikle Türkiye'nin en zayıf noktaları olacaktır. Güneydoğu sorunu bu bağlamda çok önemlidir. Kürt kartının, arkasına halkı da alarak kullanılmaya çalışılacağını, daha önce çeşitli vesilelerle söylemiştim. Nitekim, Kobani ayaklanması bu tür bir oyundur. Zayiat çok olsa da yine umdukları sonuca ulaşamamışlardır.

 

'PARTİLEŞME SÜRECİNİ HIZLANDIRDILAR'

Bir başka alan da siyasettir. Merkez Partisi'nin kuruluşunda, yaygınlaştırılmasında paralel yapının izleri çok net görünüyor. Tekne toplantısı gibi yapılan toplantılar, esasen Merkez Partisine olan desteği kamufleye yönelik yanıltma girişimleridir. Parti hızla örgütleniyor. AK Parti düşmanlığı ortak payda. Halbuki, başkasına düşmanlıkla kurulan dostluklar, açken yutulur, tokken kusulur cinstendir; birlikteliği ve uzun süreli başarıyı böylesi cılız bir temele oturtmanın imkanı yoktur.

 

'ASKERİ MÜDAHALEYİ EN SONA BIRAKTILAR'

Denenmesini sona bıraktıkları en tehlikeli oyun ise, askeri devreye sokma istekleridir. Şu anda kendileri için engel gördükleri paşalar emekliliğe zorlanarak kendilerinden kabul ettikleri paşalarla böylesi bir darbeyi gerçekleştirmek istedikleri anlaşılıyor. Fakat çok ciddi bir yanılgı içindeler. Askeri ve kışlayı tanımıyorlar. Asker asla onların bu hain emeline alet olmayacaktır. Eğer şimdilerde kurdukları yanlış temaslara güvenip böyle bir yolu denerlerse, bu kendileri için kıyameti yakın kılmaktan başka bir anlama gelmeyecektir.

 

'BU YAPI İLE MÜCADELE KESİNTİSİZ SÜRMELİDİR'

Paralel yapı bu ülke için en tehlikeli bir oluşumdur. Devlet, her alanda bu şer ittifaka karşı mücadelesini hiç kesintiye mahal vermeden sürdürmelidir. Devlet erklerine ait bütün kurum ve kuruluşlarda, Milli İradeyi temsil yetkisi seçilmişlere ait olmalı; atanmışlar her türlü aşırı yetkilerden arındırılmalıdır.

 

'STK'LAR GÜÇLENDİRİLMELİ VE BOŞLUĞU DOLDURMALI'

Sivil Toplum Kuruluşlarının faaliyet alanları hem çeşitlenmeli hem de güçlenmelidir. Ayrıca hiçbir topluluk veya grubun dini veya milletin ortak değerlerini tek ellerine almasına, onları ayrıcalıklarına gerekçe yaparak istismar etmelerine fırsat verilmemelidir. Bu konuyla ilgili olarak hem yaygın hem de örgün eğitimin müfredatı yeniden gözden geçirilmeli, eksiklikler giderilmeli, yanlışlar düzeltilmeli, devlet ve milletin el ele gerçekleştireceği yeni bir hareket başlatılmalıdır.