Ekmeleddin İhsanoğlu Papa'yla görüştü
İİT Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, teşkilat tarihinde ilk defa bir genel sekreterin Papa ile görüştüğünü söyledi.
'PAPA HAZRETLERİYLE İLK GÖRÜŞME
Papa Franciscus'a yaptığı
'İSLAM
Papa'nın, göreve geldikten
'TARİHİ UZLAŞMA
"Diyoruz ki diyalog, diyalog için değil, bunun bir hedefi olmalı, neticeye varmalı" diyen İhsanoğlu,1960'lı
Müslümanlar ve Hristiyanların müşterek ve
İhsanoğlu, 1960'lı
'SIKINTI
İhsanoğlu, Vatikan'daki temaslarında münasebetlerinin
'KUDÜS VE SURİYE
Papa ile Doğu Kudüs'teki mabetlerin durumu, Filistin ve Suriye meselesini de
MÜSLÜMAN ÜLKELERDEKİ HRİSTİYANLAR
Papa'nın kısa bir zaman önce yaptığı "Müslüman ülkelerinde Hristiyan toplumunun güvenliğinin sağlanması gerektiği, Hristiyan ülkelerinde yaşayan Müslümanların sağlandığı gibi" sözlerini içeren açıklaması anımsatılan İhsanoğlu, "Bunu gayet normal karşılıyoruz. Çünkü bizim dini anlayışımız da budur. Yani İslamiyet'in doğuşundan bugüne kadar, bütün topraklarımızda sadece Türkiye'de değil bütün İslam dünyasında kiliseler, havralar, camilerin yanında olur" diye konuştu.
hsanoğlu, Papa'ya bu konuda örnekler içeren bir kitabını da sunduğunu belirterek, şunları söyledi: "Bu, İslamiyet'in başlangıcından Osmanlı Devleti'nin sonuna kadar gayrimüslimlerin, bilhassa ehl-i kitap denilen Hristiyanlarla Musevilerin, İslam aleminde nasıl yaşadıklarını, dini hükümlerin ve onlara gösterilen saygının ne olduğunu, sonra Osmanlı döneminde millet sisteminin nasıl geliştiğini anlatan bir örnek. İşte bugün de yaşadığımız gibi kiliseler, havralar, camiler bir arada. İslamiyet'in anlayışı bu. Bunun dışında gördüğümüz bazı hadiseler, mesela Suriye'de, Irak'ta Hristiyanlara karşı yapılan kötü muamele... Bunların hepsini bizler de görüyoruz. Ben Genel Sekreter olarak bunları kınayan açıklamalar yaptım. Bunlar bizim misafirlerimiz değil, bunlar ev sahibi. Yani Suriye'deki Hristiyan o ülkede, Hz. İsa zamanından beri yaşıyor. Irak'taki Hristiyan orada 19. asırdan beri yaşıyor. Kimse onlara 'siz buralı değilsiniz, kalkın gidin' diyemez. Onların hakkıdır ve bu, İslam adına hiç yapılamaz. Biz, tamamen bunu reddediyoruz. Bu, İslamiyete aykırı bir davranıştır."
PAPA'YI SAMİMİ BULDUNUZ MU?
İhsanoğlu, "Papa'yı samimi buldunuz mu" sorusuna ise "Görüşmemiz yarım saati aştı. Benim şahsi kanaatim Papa hakkında, çok samimi bir insan. Büyük bir ruhani lider, şüphesiz ve hakikaten çok mütevazı bir insan. Bu tevazu karşısında siz bunun gerçek bir mahviyetkar bir dini lider olduğunu, kendisini düşünmeyen, insanlığa karşı büyük bir sorumluluk içerisinde. Arjantin'den geliyor ve Osmanlı İmparatorluğu zamanında oraya gelmiş olan Lübnanlıları, Suriyelileri, Mısırlıları, Müslümanları tanıdığını ve bunlarla çok iyi ilişkiler içerisinde olduğu anlaşılıyor" yanıtını verdi.
Görüşmede Papa'nın özel bir mesajı olup olmadığı sorusuna karşılık ise İhsanoğlu, "Söylediğim tespitleri, fikirleri kendisi de aynı şekilde söyledi. Ben şahsen bu kadar ahenkli bir görüşme yaptığımı hiç hatırlamıyorum. Bu, tahminimizin fevkinde geçti" dedi.
Papa ile görüşmesinin nasıl gündeme geldiği sorulan İİT Genel Sekreteri, "Aslında böyle güzel bir tevaffuk oldu. Bizim Cenevre'deki, New York'taki ofislerimiz oradaki muhataplarıyla konuşurken böyle bir fikir doğdu. Bizim resmi talebimiz olmadı. Fakat tarihlerin tespitinde resmi temaslar geçti" diye konuştu.
ARAKAN'DAKİ MÜSLÜMANLARIN DURUMU
Bir gazetecinin Arakan Müslümanları'nın durumuna ilişkin sorusu üzerine İhsanoğlu, Myanmar Cumhurbaşkanı'na mektup yazdığını ve uzun bir görüşmeleri olduğu bilgisini vererek, Arakan vilayetinde bir meslek eğitim okulu, bir hastane, bir de Budizm ve İslam arasındaki tarihi münasebetleri aktaracak yer açılması kararlarını aldıklarını ve buna cevap beklediklerini söyledi. Roma'ya, Gine'nin başkenti Konakri'de önceki gün yapılan 40. Dışişleri Bakanları Toplantısı'ndan geldiğini anımsatan İhsanoğlu, şunları kaydetti:
"Konakri'de çok uzun bir karar alındı. Bu kararın özü, biz bu meseleyi takip ediyoruz. Oradaki Rohingya Müslümanları'nın anayasal haklarını, vatandaşlık haklarının iade edilmesini ki insan haklarının çiğnenmemesi ve insanca yaşama imkanlarının sağlanmasını talep ettik. Bu hususta bizim Myanmar hükümetiyle angajmanımız devam edecektir."