Davutoğlu, Erdoğan'a Veda Ziyareti Gerçekleştirecek

Davutoğlu, Erdoğan'a Veda Ziyareti Gerçekleştirecek

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
 
DAVUTOĞLU, ERDOĞAN'I ZİYARET EDECEK
 
Kalın, Başbakan Davutoğlu'nun veda ziyaretleri kapsamında yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ziyaret edeceğini söyledi:
 
"AK Parti'nin kendi istişare süreçleri ile alınan bir kararın hayırlı olmasını diliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız da hizmetlerin müstesna bir yere sahip olduğunu ifade ettiler. Ben de bu vesile ile sayın Başbakanımıza teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Sayın Başbakanımız yarın Cumhurbaşkanımıza bir veda ziyaretinde bulunacaklar."
 
Kalın'ın açıklamalarından satır başları;
 
Kırım Tatar Meclisi'ne yapılanları kabul etmediğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. 15 Mayıs'ta Filistinlilerin büyük göç hareketinin de yaşandığını biliyoruz. Bu felaket de hala devam etmektedir. Ortadoğu barış sürecinin en temel konularından bir tanesi topraklarından zorla sürülen Filistinlilerin geri dönüş haklarıdır.
 
İNSANİ YARDIM ZİRVESİNİN ÖNEMİ
 
İnsani yardım zirve önümüzdeki hafta İstanbul'da gerçekleşecek. Bu zirve büyük önem arz ediyor. Son yıllarda dünyada yaşanan insani krizlerin yüzde 80'den fazlası iç savaşlar, işgallerle ilgilidir. Uluslararası toplum olarak alınması gereken önlemler bu zirvede masaya yatırılacak. 60 milyona yakın insan bir şekilde çatışma ve şiddet ortamı içerisinde bulunmaktadır. Bunların takriben yarısı da çocuk ve genç nüfustan oluşmaktadır. İnsani yardım konusu artık sınır aşan uluslararası bir mesele haline gelmiştir. Bu konular ilk defa yapılacak olan bu insani zirvede ele alınacak. Aynı zamanda insan odaklı insani yardım kavramı üzerine çalışmaları yürüten Türkiye'nin böyle bir zirveye ev sahipliği yapması son derece isabetlidir. Şu ana kadar zirveye 60'a yakın devlet-hükümet başkanı katılımı bekleniyor.
 
"DAHA BÜYÜK SALDIRININ ÖNLENMİŞ HALİDİR"
 
Gerek Türkiye topraklarında gerek Türkiye dışından gelen terör saldırıları konusunda zorlu bir dönemden geçiyoruz. Türkiye terör belası nereden gelirse gelsin bununla mücadele etmeye sonuna kadar kararlıdır. Diyarbakır'da yaşanan elim hadiseyle ilgili birkaç noktanın da altını çizmek isterim. Bu daha büyük saldırının önlenmiş halidir. Kalabalık bir şehir merkezinde gerçekleşebilirdi. Biz terörle bu şekilde mücadele ederken hala birilerinin ses çıkaramaması da ayrıca ibretamiz bir tabloya işaret etmektedir. Eli kanlı, 600 bine yakın insanın ölümüne neden olan kanlı Esed rejimine laf edemeyenler kalkıp Türkiye devletini, genelkurmay başkanını, askerini suçlayabilmektedirler. Türkiye'nin yabancı teröristlere göz yumduğunu söylemek öncelikle kendi ülkelerindeki teröristleri başka ülkelere gönderdiklerini de biz iyi biliyoruz. Bugüne kadar 3000'e yakın DEAŞ hedefi vurulmuştur.
 
PARİS VE BRÜKSEL ÖRNEĞİ
 
Suriye'de atılması gereken adımlar konusunda ülkemizin dile getirdiği tezlerin ne kadar haklı olduğunu görüyoruz. Milyonlarca mülteci hala ortada. Biz nasıl Paris ve Brüksel saldırılarda açık tavır sergilediysek onlar da açık ve net tavır sergilemeliler. Ülkemiz en az gelişmiş ülkeler toplantısına da ev sahipliği yapacaktır. Dünyanın garip gurebasına sahip çıkma tavrının en somut göstergelerinden bir tanesidir bu. Bu ülkelerin temel meseleleri de Antalya'da ele alınacak.
 
SOYKIRIM İDDİALARI
 
24 Nisan meselesini biz atlatmıştık fakat Ermeni soykırımı iddiaları konuları gündeme getirilmeye devam ediyor. Almanya'da 2 Haziran'da bir oylama olacak. Biz henüz metni görmüş değiliz. Metin elimize geçtiğinde daha net bir değerlendirme yapma imkanımız olacak. Soykırım iddiası ciddi bir iddiadır. Türkiye başka hiçbir ülkenin atmadığı adımları attı. Ortak tarih komisyonu çağrısına yanıt gelmedi. Burada çok basit bir soru soruyoruz. Peki, siz neden korkuyorsunuz? Bu çağrımız hala geçerlidir. Yaşanan hadiselerin inkar edilemez bir gerçek olduğu söyledik. Hukuki bir delil olmadan 1915 olaylarının katliam olarak ifade etmeye çalışmak hukukun üstünlüğü ilkesi ile de çelişir.
 
HELİKOPTERİ PKK MI DÜŞÜRDÜ?
 
Genelkurmay Başkanlığımızın ilk açıklamasının ardından inceleme sürüyor. O görüntüler de dahil olmak üzere bütün süreç detaylı bir şekilde inceleniyor. Bu soruştuma ile ilgili kapsamlı bir açıklama yapılacak Genelkurmay Başkanlığı tarafından. Açıklama yapıldıktan sonra onu esas almak sureti ile konuyu değerlendirmek isabetli olacaktır.
 
DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASI OYLAMASI
 
Cuma günü tabloyu gördükten sonra kendileri trafiği belirleyecekler. İlk yaptıkları açıklamaya göre tavırları ortada. Bunu kamuoyunun kararına bırakıyoruz. Cumhurbaşkanımız bu konuda tavrını net bir şekilde ortaya koymuştur. Kilis konusunda sayın Cumhurbaşkanımız süreci yakın olarak takip etmektedir. Orada 21 insanı kaybettik. Olayların durması için çalışmalar yeniden başladı. Birincisi roketlerin önlenmesi. Bu konuda kısmi bir iyileşmenin olduğunu söyleyebiliriz. Mücadelemiz en kararlı şekilde devam edecek.
 
NİKAH TÖRENİNE KATILIM ELEŞTİRİLERİ
 
Sanki terörle mücadele edenler o askerler, generaller değilmiş gibi edep yoksunu ifadelerle genelkurmay başkanımıza saldırılar yapılmasını kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Son derece sadece bir nikah töreni yapıldı. Buraya devlet protokolü çerçevesinde davet edilmeleri söz konusu. Bu duruşlarının ne kadar gayrimilli olduğunu göstermektedir. Türkiye vatandaşlarının Schengen'e dahil olması konusu yeni bir konu değil. 1959'dan beri AB'ye üye olmaya gayret eden bir Türkiye var. 
 
AB SÜRECİ
 
Türkiye vatandaşları Schengen'e çok önceden dahil olmalıydı. Türkiye gibi bir ülke, NATO ittifakımı z var, 5 milyona yakın Avrupa'da yaşayan vatandaşımız var. Bu AB'nin kusuru. Süreç son derece başarılı bir şekilde yürütüldü.Bunun neticesi olarak AB'de kısmi bir rahatlama oldu. Türkiye üzerine düşeni fazlası ile yaptı ama Türkiye'nin yükünde hafifleme olmadı. Biz de soruyoruz bu fonlar ne zaman geliyor? Bu para Türkiye'ye gelmiyor. Bu para Suriyeli mültecilere geliyor. Türkiye'ye yardım olsun diye değil. Biz kriterlerin hepsini tamamladık. Kriterler hızlı bir şekilde hayata geçirildi. Terörle mücadele devam ederken terör örgütlerini teşvik edici düzenlemeler yapın demesi Türkiye gerçeğini düzgün okumadıklarını gösteriyor.
 
"TÜRKİYE'NİN GÜVENLİĞİ AVRUPA'NIN GÜVENLİĞİ"
 
Terör karşısında bizim aldığımız tedbirlere de herkesin saygı göstermesi gerekir. Türkiye'nin güvenliği Avrupa'nın güvenliği, bunu açık bir şekilde gördük. Bu konu ile ilgili Cumhurbaşkanımızın da bir açıklaması oldu. Bu konuda AB komisyonunun nasıl bir yol izleyeceğini izleyip göreceğiz.