Ramazan ayı öncesi aralarında ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olan Muhammed Mursi ve çok sayıda Müslüman Kardeşler (İhvan) üyesinin de bulunduğu 100'ü aşkın kişi hakkında idam kararı verdiren cunta yönetimi, Müslümanların bu kutsal ayda ibadetlerini rahatça yerine getirmelerine de engel olmaya çalışıyor. Ülke genelinde camilere yönelik eşi görülmedik kısıtlamalar getiren Mısır Vakıflar Bakanlığı, ezan dışında cami dışına ses verilmemesi, cami içinde ve avlusunda kitap dağıtımının
yasaklanması ve hutbe sürelerinin kısıtlanması, teravih, itikaf ve gece ibadetlerinin sayılı camilerde ve cuntanın izin verdiği din görevlilerinin gözetiminde yapılması uygulamalarına başladı.

AMAÇ CEMAATİ DAĞITMAK

Middle East Eye sitesinin haberine göre, “rejimin 'terörist' ilan ettiği İhvan teşkilatına üye isimleri camiden uzak tutma girişimi” olarak açıklanan uygulamalar, alanında bir ilk. Cami içinde ve çevresinde Müslüman cemaat arasındaki sosyal etkileşimi yok etmeyi hedefleyen rejim bakanlığı, “sağlıklı ve güvenli bir ortam” sağlanması için teravih ve itikafa sayılı camilerde izin verileceğini duyurdu. Buna göre, 17 milyon nüfuslu başkent Kahire ve çevresinde 247 camiye itikaf izni verilirken, 196'sında sahur vakti hatim okunabilecek. 4,5 milyonla ülkenin ikinci büyük kenti olan İskenderiye'de sadece 19 camide gece ibadetlerine müsaade edilecek.

BAŞLARINA GÖREVLİ DİKECEK

Ancak bu kısıtlamalar dahi, Vakıflar Bakanlığı'na ya da El-Ezher Üniversitesi'nden görevlendirilen yetkililerin gözetiminde yapılabilecek. Selefi Nur Partisi'ne bağlı din görevlilerinin de camilere girişine izin verilmeyecek. Geçtiğimiz ay cunta lideri Abdulfettah es-Sisi ile görüşen El-Ezher Şeyhi Ahmed Tayyib, “terörizme karşı mücadelede yanlış kavramları” yok edip üniveristede reform sözü vermişti. Vakıflar Bakanlığı, geçtiğimiz yıl İhvan bağlantılı birçok caminin imamlarını, El-Ezher imamları ile değiştirmiş, binlerce camiye de kilit vurmuştu.

Hasta İhvan üyesine gözaltı

İdam kararlarının ardından Mısır yönetiminin “İhvan avı” sürüyor. Mısır güvenlik güçlerinin, Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Rehberlik Konseyi Üyesi Muhammed Sad Aleyva'yı gözaltına aldığı bildirildi. İhvan'ın resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, Aleyva'nın sağlık sorunu nedeniyle tedavi için hastahaneye giderken başkent Kahire'nin batısındaki Giza'da güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındığı belirtildi. İhvan Rehberlik Konseyi üyeleri Dr. Mahmud el-Gizlan ve Dr. Abdurrahman el-Ber, 2 Haziran, Ali Muhammed Taha Vahdan 28 Mayıs ve Abdulazim eş-Şerkavi de 26 Ağustos 2013'te gözaltına alınmıştı.

Demokrasinin 'd'si bile yok

George Mason Üniversitesi Öğretim Üyesi Heba El-Shazli, darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin idam ve müebbet hapis cezaları aldığı Mısır'da, “demokrasinin 'd'sinden bahsedilemeyeceğini” söyledi. Mursi kararına ilişkin temyiz sürecinin bir yıla yakın zaman alabileceğine işaret eden Shazli, “Mısır, Hüsnü Mübarek zamanına göre şimdi daha fazla askeri diktatörlüğe döndü. Toplum inanılmaz derecede kutuplaşmış durumda ve sivil özgürlüklerden feragat etme pahasına sadece daha fazla güvenliğe ve istikrarı getirmeye odaklanılıyor. Mısır toplumunda bu kutuplaşma görülüyor” dedi.

Mursi geri gelecek

Müslüman Kardeşler, Mısır'ın farklı şehirlerinde “Hebbe Şabiyye” Halk Ayaklanması adında geniş çaplı bir eylem düzenledi. 16 Haziran 2015 tarihinde verilen idam kararını protesto etmek için başkent Kahire ile İskenderiye, Süveyş ve Minye şehirlerinde cuma namazının ardından Müslüman Kardeşler'e yakın isimlerin de katılımıyla eylemler düzenlendi. Gösterilerde, üzerinde “Mursi geri gelecek” yazılı pankartlar taşındı. Geçtiğimiz salı günü seçimle iş başına gelmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, İhvan'ın önemli isimlerinden, Rabia meydanında katledilen Esma'nın babası Muhammed Biltaci, Müslüman Kardeşler'in mürşidi Muhammed Bedii ve cemaatin beyni olarak bilinen Hayrat Şatır gibi isimler hakkında idam cezası verilmişti.

Eşek eti yiyin önerisi

Mısır'da darbe sonrasında gıda fiyatlarının sürekli artması üzerine ilginç fikirler ortaya atılıyor. Bir televizyon kanalında konuşan Mısır Gıda Güvenliği Dairesi Başkanı Hüseyin Mansur, et fiyatlarının artması sebebiyle eşeklerin kesilerek yenebileceğini savundu. Mansur, eşek etinin halk arasında 'iğrenç' olarak bilindiğini ve dinen de yasak olduğunu belirtirken, hijyen şartlarına uyularak kesilen bir eşeğin etinin diğer etlerden farklı olmayacağını ileri sürdü. Mısırlı yönetici, eşek veya köpek etini yanlışlıkla yiyenlerin bunun farkına bile varmadıklarını belirterek zararlı olmadığı konusunda “teminat” verdi. (Yeni Şafak)