Abdullah Büyük

Abdullah Büyük

Cumhuriyet gazetesi diyor ki: O da imama kaldı

"Kadına yönelik şiddet sorununu çözmek için, yüz bin din görevlisi eğitilecek. İkinci gün yine Cumhuriyet gazetesi Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü'nün açıklamasına dikkat çekiyor ve: Kadınlara, Tanrı erkeğe saygılı olun, diyor, denirse ne yapacaksınız? Kadına şiddet imamla çözülmez."
 
Şimdi tarafsız olarak Cuma mesajımızı dikkatle okumanızı ve sağduyu dediğimiz vicdanınızın sesine kulak vermenizi önemle rica ediyorum:
 

Erkeği de ve kadını da yaratan Allah'tır. Rabbimiz, katından tüm insanlığa gönderdiği kitabının 70 suresinde ve 241 ayeti ile karı-koca hayatına yönelik açıklamalar da bulunmuştur. Cumhuriyet gazetesinin mantığı bu gerçekleri ne anlayabilir ne de kavrayabilir. Bu hususta Ardahan ilimizin bir mezrasında imamlık yapan imam kardeşimizin geniş ufku kadar, Cumhuriyet gazetesinin ufku yoktur.
 

Şimdi size Sad Suresinden bir hadise, bir olayı hatırlatmak istiyorum. Lütfen konuyu anlamaya çalışalım: Hz. Eyyub Peygamber hasta yatağında yatarken, hanımı kocasına hizmette biraz gevşek davrandı. Bunun üzerine Hz. Eyyub: İyileşirsem sana yüz değnek vuracağım, diyerek yemin etti. İyileştikten sonra Hz. Eyyub yeminini unutunca Rabbimiz hatırlattı ve: Eline yüz adet sap al ve onunla bir defa vur ve yemininde durmamazlık yapma, buyurdu. Sad Suresi. Ayet/44
 

Ayette ele alınan sap, ekin sapıdır. Lütfen bahçenizden yüz adet ot veya bitki sapı toplayın, demet yapın ve hanımına bir defa vurun. Acaba hanımızın vücudu, bu vuruştan dolayı bir eziyet duyacak mı?
 

1994-96 yıllarında Sivas, Zara İlçesinin Tuzlagözü Köyünün Palanga ve Çerkezler mezrasına teröristler baskın yaptı 9-10 vatandaşımızı katletti. Zara Garnizon komutanlığı Köy muhtarlığına silah dağıtmış ve gece nöbet tutulması için Muhtara görev vermiş. O tarihlerde ben de köyüme gitmiştim. Muhtar(Halil İbrahim Başeğmez): Hocam dedi, köyde gençlere nöbet tutturamıyorum, ne yapmalıyız? Cuma günü köy camisinde kısa bir hutbe okuyarak, nöbet tutmanın dindeki yerini Peygamberimizin hadisleriyle dile getirdim. Daha sonra muhtar dedi ki: Gençler nöbet tutmak için birbirleriyle yarışıyorlar.


Şimdi Cumhuriyet gazetesi, mevcut mantığı ile bu olayı çözemez. Bundan dolayı, kadına şiddet konusunun çözümünün üstlenecek olan imamlarımızın toplum üzerindeki tesir gücünü anlama kabiliyetinden yoksun bulunuyorlar.
 

Cumhuriyet gazetesinin zihniyeti vereceğim şu örneği dikkatle okusun: Peygamberimiz buyururlar ki: Bana dünyanızdan üç şey sevdirildi. Güzel koku, Saliha kadın ve gözümü aydınlatan namaz." Dikkat edersek, cümlemizin üç önemli konusu vardır. Bunlar, tüm çiçeklerden elde edilen güzel koku, itaatli, sevecen özelliğe sahip iyi bir hanım ve beş vakit namaz. Hadisi-i şerifin tüm insanlığa sunduğu mesaj şudur: Ey insanlar, anneniz, hanımınız ve tüm kadınlar, çiçek gibi narin ve zarif, namaz kadar kutsal ve değerlidir. Saliha kadının önüne güzel koku (çiçek) konulurken, sonuna ise namaz konulmuştur.
 

Bu hadislerle, ayetlerle beynini, gönlünü beslemiş imamlarımızı aşağılarcasına, kadına şiddet konusunda alaya almak, zavallılığın bir neticesidir.
 

Mesajımı son bir örnekle bitirmek istiyorum. Lütfen dikkatinizi veriniz: Belediyeler, muhtaç ailelere odun ve kömür verirler. Tartı aletleri ise kantardır. Veya baskül. Sarraflarda altını tartan terazi ise çok hassas bir terazidir. Dirhemi, miskali tartar. Sarrafların terazisinde tartılan altını, kantar veya baskülde tartmak mümkün değildir.
 

Allah'a, Kitaba, Peygambere, Ahirete inanan insanların mantığı sarrafın terazisine benzer. En ince ağırlığı tartar. İnanmayanların mantığı ise kantara, basküle benzer. Küçük ve ince şeyleri tartmak mümkün değildir. Bugün dinimize ait olan nice konuları çağın dışında gören zihniyetin mantığı, kantara benzediği için reddeder, kabul etmez. İnanan insana düşen görev ise, o gibi insanların hidayeti için dua etmektir. Selam ve sevgilerimizle...

yeniakit

Bu yazı toplam 1483 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar