Cennet bahçelerinde güller açsın yüzünde

"İla-yı Kelimetullah İçin Nizam-ı Alem Ülküsü"ne baş koymuş bir yiğit öldü. Türkiye'nin her köşesinde gözyaşları dökülüyor o yiğidin ardından.

Azerbaycan'da, Doğu Türkistan'da, bütün Turan illerinde gözyaşları dökülüyor.

Ve Bosna'da, Kosova'da, Makedonya'da, Kerkük'te, Halep'te"

Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümünden bahsediyoruz efendiler!

Bu ölüm sizin küçük kafalarınıza çok büyük gelir.

Muhsin Yazıcıoğlu'nu 'anlatırken' Maraş olaylarına, Sivas katliamına, Hrant Dink cinayetine kahpece atıflarda bulunarak ne yaptığınızı sanıyorsunuz?

1970'lerdeki kaos ortamında, çatışmaların ve katliamların orta yerinde, kan gövdeyi götürürken bile düşman bildiklerinin kapısını çalıp 'bir anlaşma zemini bulalım' diyen; Mamak tecrübesinden sonra ise her türlü toplumsal çatışma temayülüne 'kategorik olarak' cephe alan ve emrindeki ülkücü gençliği şiddet olaylarının dışında tutmak için akla karayı seçen; Türk'üyle-Kürt'üyle, Sünni'siyle-Alevi'siyle bütün topluma "Gelin canlar bir olalım" diye seslenen ve son seçim konuşmasında da çatışmacı üsluplardan 'illallah' diyen Muhsin Yazıcıoğlu'nun aziz hatırasını lekeleyebileceğinizi mi sanıyorsunuz?

Boşuna uğraşmayın.

1970'lerin kavgalarında kalan kafalarınız, o kavgaları Mamak zindanında mazlum komünistlerle paylaştığı işkence odalarında bırakıp yenilenen, tekâmül eden Muhsin Yazıcıloğlu'nu yargılamaya kâfi gelmez.

Komik duruma düşersiniz.

Trajikomik duruma düşersiniz.

Düştünüz zaten.

Muhsin Yazıcıoğlu'nu şövalyece bir saygıyla anan kendi arkadaşlarınız dahil, herkes size acıyarak bakıyor.

Böyle bir zamanda bile dizginleyemediğiniz o amansız kininiz, Muhsin Yazıcıoğlu'na gösterilen muazzam muhabbet ve onun ardından dökülen sel misali gözyaşlarında boğuldu.

Salı günü musalla taşının başında "Merhumu nasıl bilirdiniz?" diye sorulduğunda milletin ne kadar cân-ı gönülden "İyi bilirdik" dediğine dikkat edin ve utanın kendinizden.

***

Muhsin Yazıcıoğlu'nu iyi bilirdik.

Muhsin isminin manası gibi bilirdik.

İhsan eden, iyilik yapan, haramdan sakınan"

Üzerinde bir hakkımız varsa helal olsun.

O da bize hakkını helal etmiştir inşaallah.

Ne zaman derde düşüp yardıma çağırdıysak koşa koşa geldi; şahsen benim üzerimde de o kadar büyük hakkı var ki, anlatamam.

Rahmân ve Rahîm Allah ganî ganî rahmet eylesin.

Cennet bahçelerinde güller açsın yüzünde.

Melekler onu alnından öpsün.

Amin, Yâ Rabbe'l Alemin.

Yeni Şafak

Bu yazı toplam 1126 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar