Nureddin Şirin

Nureddin Şirin

Başbakan Erdoğan, Suriye Konusunda Nihayet Doğru Kararı Verdi…

Sayın Başbakan Recep Tayyib Erdoğan"ın Suriye konusunda yaptığı son açıklama, Suriye"de gerçek, mantıki ve makul olan çıkış yolunu göstermesi açısından büyük bir önem taşıyor.

Sayın başbakan, İran İslam Cumhuriyeti"ne yaptığı ziyaret dönüşünde, İslam İnkılabı rehberi İmam Hamenei ve Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile Suriye konusunu konuştuğunu belirterek şunları söylüyor:

"Suriye konusunu Ahmedinejad'la da konuştuk. Ahmedinejad'la farklı bir yaklaşımımız yok. O da ölümlerin durmasını istiyor. Bu konudan rahatsız. Sandık, Suriye halkının önüne zamanlaması ve şartları belirlenerek getirilmeli. Halk işbaşına kimi getiriyorsa, o makbuldür. 'Esed'den sonra kim gelecek?' sorusu da lüzumsuzdur. Bunu Ortadoğulu liderler de soruyorlar. Halk kimi istiyorsa o gelsin. Halk kendini idare edecek olanı seçerse, 'vay benim başım' demez, neticesine katlanır. Sandık bir an önce Suriye halkının önüne konmalı. Ama bunu Beşşar Esed mi yoksa Ulusal Geçici Konsey mi getirecek? İkincisi halkın güvenini kazanır. Temennimiz odur ki İran, Beşşar ile görüşme yaparak sandığı 6 ay içerisinde getirirse sıkıntılar da azalır. Anayasa, parlamento ve başkanlık sorunları çözülür. Muhaliflerle de biz görüşürüz, dedik.

Biz artık görmeden inanamayız. Esed, Annan planını da kabul etti ama öldürmeler dört gündür devam ediyor. Seçimler adil, şeffaf ve uluslararası denetime açık olmalı. Gerekirse AGİT ya da bölge ülkelerinin gözlemciliği ile olabilir. Esed uygulamada olumlu bir yaklaşım sergilerse sabırla bekleriz ama ölümler bir an önce bitmeli. Bu süreçte ABD, BM, Rusya ve İran dört önemli unsur. ABD, 'Öldürücü bir darbede yokuz, ancak lojistik yardım olabilir.' dedi. BM'nin planı kabul edildi ama ölümler devam ediyor. Rusya da Esed'in yaptıklarını kabul etmiyor ama 'Bu giderse kim gelecek?' diye soruyor. 'Sandıktan kim çıkarsa o gelir.' dedik. Olumlu bakıyor. İran da seçime sıcak bakıyor. İlla Beşşar'la yürüme iddiası yok.

Dini rehber Ali Hamaney ile görüşmemizi önce heyetler halinde yaptık. Sonra dışişleri bakanımız ve Rahimi'nin de katılımıyla dar çerçeveli bir görüşme oldu. Hamaney'in düşünceleri görüşlerimizle örtüşüyor. Bizim gibi bölge dışı ülkelerin, ki anlıyorsunuz, müdahalesinden rahatsız. Türkiye'nin öneminin büyük olduğunu söyledi. Biz de bölge dışındaki ülkelerin müdahalelerinden rahatsızız.

Seyahat öncesine göre Suriye'de çözüm konusunda daha iyimserim. Sandık fikri ve bölge dışı müdahaleye karşıolunması iki önemli gelişme. Yeni bir Libya sendromu yaşanmaması gerekiyor."

Sayın Başbakan bu açıklamasıyla, Türkiye"nin Suriye politikasını saldırgan ve kışkırtıcı denklemlerin dışına çıkaracağını gösteriyor.

Biz de, Sayın başbakanın bu önerisinin altına aynen imzamızı atıyor; Suriye"de gerçek, adil ve şeffaf bir seçimle, Suriye halkının kendi yönetimini kendi özgür iradesiyle kurmasını istiyoruz"

Suriye konusunda bir "kazanan" ve bir de "kaybeden" olsun, diyoruz"

"Kazanan" Suriye halkı olsun, "kaybeden" ise emperyalizm, siyonizm ve bölgesel işbirlikçi rejimler olsun" Halk kimi isterse, kimi seçerse o Suriye"nin yöneticisi olsun; bu yöneticiyi değiştirme, yerine başkasını getirebilme iradesi bulunsun"

Bundan öte bir çözüm mü olur?

Uzun süren gerilimli bir süreçten sonra, Sayın başbakanın Suriye konusunda dile getirdiği bu yaklaşımdan dolayı kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz"

 

velfecr

 

Bu yazı toplam 1976 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar