Bahçeli'den Suruç Açıklaması

Bahçeli'den Suruç Açıklaması

MHP lideri Bahçeli Suruç'taki saldırıyla ilgili açıklama yaptı...

Kim olursa olsun, neye inanırsa inansın, hangi bahaneye sığınırsa sığınsın insan hayatına kast eden canileri ve terörist hedefleri tartışmasız, amasız ve önşartsız lanetliyorum diyen Bahçeli, Davutoğlu'nun parti liderlerine yaptığı çağrıya ise "Eğer Sayın Davutoğlu teröre karşı tavır alacaksa ve de imza atacak bir ortak arıyorsa öncelikle çözüm sırdaşı HDP’nin kapısını çalmalı ve bu PKK imalatını ikna etmelidir." dedi.

Bahçeli'nin açıklaması şu şekilde:

"SANKİ DÜĞMEYE BASILMIŞCASINA..."

Terör kanlı yüzünü, acımasız yanını, hain niyetini Adıyaman ve Şanlıurfa’da bir kez daha açığa vurmuştur. Adıyaman Merkez/Doğanlı ve Çatalağaç bölgesinde bölücü terör örgütü militanlarının açtığı ateş sonucunda bir vatan evladı şehit olurken, ikisi de yaralanmıştır. Kahraman askerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet dilerken, yaralılara acil şifalar temenni ediyorum.

"ÖN ŞARTSIZ LANETLİYORUM"

Kim olursa olsun, neye inanırsa inansın, hangi bahaneye sığınırsa sığınsın insan hayatına kast eden canileri ve terörist hedefleri tartışmasız, amasız ve önşartsız lanetliyorum. Terörle huzur arasında tarafsız ve yalıtılmış bir bölge olmadığını herkes görmeli, kabullenmelidir. Suruç’u kana bulayan terör saldırısının tüm boyutlarıyla aydınlatılması, iç yüzünün fail ve azmettiricileriyle birlikte ortaya çıkarılması milletimizin en haklı ve yerinde beklentisidir.

Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu isimli paravan bir oluşumun, “Kobani’yi beraber savunduk, beraber inşa ediyoruz” kampanyası çerçevesinde toplanan kalabalığın Suruç’a hareketi felaketle sonlanmıştır.

"KOBANİ AŞKIYLA YANIP TUTUŞANLARIN..."

Kobani aşkıyla yanıp tutuşanların bu aziz millete karşı mensubiyet sancısı, bu kutlu vatana yönelik muhabbet ve sevgi bunalımı yaşadığı kuşkusuzdur. Türkiye’de yardım edilecek yer ve insan bitmiştir de geriye bir tek Kobani mi kalmıştır? Bu sorunun samimiyetle cevaplandırılması lazımdır.

DEMİRTAŞ'IN SÖZLERİNE TEPKİ

HDP’nin eli sazlı eşbaşkanının “halkımız kendi güvenliğini almak durumunda” ifadeleri Suruç saldırısından kimlerin nemalanma arayışında olduğunu bariz şekilde gözler önüne sermiştir.

DAVUTOĞLU'NUN ÇAĞRISINA CEVAP

Başbakan Davutoğlu’nun bugün akşam saatlerinde yaptığı talihsiz ve isabetsiz konuşması da Suruç katliamını anlamlandırmakta zorluk çektiğine işaret etmektedir. IŞİD ve PYD arasındaki çatışmayı Türkiye’ye taşımak isteyenlere koz verircesine, dört siyasi partinin genel başkanlarının bir araya gelerek teröre karşı ortak bir deklarasyona imza çağrısı samimiyet ve gerçeklerden uzaktır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin şiddet ve teröre karşı nerede durduğu bellidir. Bu konuda hiç kimseye ispat yükümlülüğü yoktur.

"DAVUTOĞLU TERÖRE KARŞI TAVIR ALACAKSA..."

Eğer Sayın Davutoğlu teröre karşı tavır alacaksa ve de imza atacak bir ortak arıyorsa öncelikle çözüm sırdaşı HDP’nin kapısını çalmalı ve bu PKK imalatını ikna etmelidir.

Bunun için Dolmabahçe mutabakatından dolayı millet huzurunda özür dilemeli, pişmanlık duymalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi’nin duruşu deklarasyonlara bağlı olmayıp büyük Türk milletinin bizatihi varlık ve vicdanıyla temellenmiştir.

Terörle arasına çizgi çekemeyenler, bölücülerle şaibeli ve şuursuz ilişki kuranlar hazırlanacak bir deklarasyona imza yerine Türkiye’nin milli hak ve çıkarlarını savunacak erdemi gösterebilmelidir.

Milliyetçi Hareket Partisi kaynak ve gerekçesi ne olursa olsun her türlü şiddet, terör ve bölücülük zehrine hasımdır ve bunların karşı cephesindedir.

Bu çerçevede partimiz, konum ve durumundan taviz vermeyeceği gibi sahte oyalamalara ve imza tuzaklarına kapalı duracaktır."