Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Bahçeli ne yapmak istiyor?

Bahçeli; Ecevit ve Mesut Yılmaz’a gösterdiği anlayış ve desteğin, işbirliğin binde birini Erdoğan ve Davudoğlu’na göstermiyor..
O devlet Bahçeli, Anasol-M hükümetinde 22 banka batırılıp 42 milyar dolar hortumlanırken neredeydi.. Dürüstlük, devlet adamlığı bu mu?

Seni eleştirdiği için, kötü gidişe dur dedi diye eski bir milletvekilini bir çırpıda ihraç eden kim.. Şimdi sıra Türkeş’te. Türkeş’siz bir MHP.. İyi, hayırlı olsun.

Ergenekon avukatlığından paralel devlet işbirliğine.. Bahçeli az zamanda büyük işler başardı!
Devlete, Anayasaya sadakat yeminine uygun davranıp, ülkedeki krizi daha da derinleştirmemek için Davudoğlu’nun davetine evet diyen bir politikacıyı ihraç edeceksin. Et bakalım. Sen dün Ecevit’in davetine evet demedin mi? Bu Bahçeli’nin kendini inkarıdır.

Şimdi, dün Davudoğlu Kılıçdaroğlu ile niye görüşüyor diye mangalda kül bırakmayanların şimdi, bugün gelinen noktada, HDP’nin iktidara ortak edilmesinin hesabını Bahçeli’den sormaları gerekir.

Bahçeli bugün derin bir misyon yüklendi. AK Parti’yi boğmak, CHP’ye iktidar yolunu açmak için, derin senaryoya hizmet veriyor..
Aslında Bahçeli aynı zamanda, aynı şekilde MHP’yi bitirmek için, siyaseten harakiri yapıyor.. Bu işin faturası Bahçeli için de, MHP için de göreceksiniz çok ağır olacak.

CHP de, HDP de, MHP de aynı üst aklın yazdığı senaryoyu oynuyor.. HDP niye iktidar ortaklığı için hiçbir ön şart öne sürmüyorsa, MHP onun için AK Parti’den gelen her teklife karşı çıkıyor.. Kirli bir oyun oynanıyor. “Topyekûn savaş” açtılar.. Malum çete yerli  ve yabancı unsurları ile işbirliği içinde ve aktif..

Böyle bir zamanda böyle bir tavrın hiçbir meşru gerekçesi olamaz.. Siyaset sorun çözme sanatıdır. Bunlar AK Parti’ye zarar verme gayreti ile, yangına körükle gidercesine ülkeye zarar veriyorlar.. Neyse ki millet bunlara prim vermiyor. Karanlık planları deşifre oldu. Aynı merkezden yönetiliyorlar..

MHP’den Meral Akşener nasıl oldu da parti disiplini adına istenmediği bir yerde kalmak için, ülkeye ve millete sadakat andını bir kenara bırakıp, zor zamanda kendine teklif edilen anayasal bir görev olan bakanlık teklifini reddetti anlamadım. Aynı şekilde İlhan Kesici de CHP’deki nazar boncuğundan daha fazla bir anlamı olmayan siyasi rolünün kefareti olacak böyle bir teklifi bir çırpıda reddetti. Akşener de, Kesici de bundan sonra aday olmasalar bile belki dışarıdan bakan ya da bakan yardımcısı olarak devlet hizmetini sürdürebilirdi.. Bunu siyasi bir karşılık olarak değil, millete hizmet yolunda bir vesile olarak söylüyorum.
Baykal da şecaat arz ederken, siyasi jübilesini berbat etti. Arkası arkasına bu kadar çok yanlış hamle yapan birisinin siyasi feraseti artık benim gözümde tartışmalı bir hal aldı. Baykal artık CHP’de emekliliğini bekleyen etkisiz, yaşlı ve yalnız bir figür..

Ülkücü kesimdeki öfke, Bahçeli’nin siyasi geleceğinde belirleyici olacak.. MHP bu hamlesi ile seçim başarısını şimdiden büyük ölçüde riske attı. MHP bu seçimde sandığa gömülür.

“Keskin sirke küpüne zarar verir”. “Zor oyunu bozar”. “Haddinden fazla şiddet gayedeki hikmeti yok eder”. Töre Devlete karşı gelmeyi, Devlet başkanını aşağılayan, hakaret eden, meydan okuyan densizliği affetmez. Devlete sadakatla Devlet Bahçeli’ye sadakat aynı şey değil.

“Fazla naz aşık usandırır”. Bahçeli ülkücüleri usandırdı.

Bundan sonra hiçbir şey, MHP ve Bahçeli için eskisi gibi olmayacak.. 

AK Parti anayasal çerçevede yoluna devam edecek. Türkeş’i tebrik ediyorum. Bahçeli’nin kirli angajmanını bozdu.. Seçim hükümetine katılan HDP’liler, CHP ve MHP’lilerin omuzlarına basarak oraya çıktılar.. Bu sonuç, AK Parti’nin tercihi değil, CHP ve MHP’nin dayattığı bir sonuçtur. CHP ve MHP kendi suçlarının kanıtı olan suç aletini AK Parti’nin bahçesine atıp kaçmak gibi başka bir yanlışın peşinde koşmakta..

Her şey milletin gözü önünde yaşanıyor.. Millet de elbette bunun hesabını sandıkta bu karanlık senaryonun, siyasi emellerini, müstevlilerin siyasi emelleri, şahsi menfaatlerini çok uluslu sirketlerin menfaatleri ile tevhid eden figüranlardan soracaktır.

Yeter ki bizim arzı ihlas ettiğimiz dergah bir olsun ve bir nefes ayrılmayalım tevhidden “Allah bir” diyelim.. Ki, her şeyi gören, duyan, bilen, hüküm sahibi, kadiri mutlak bir Allah var.. Birileri O’nu hesaba katmıyor. Bugünün bir de yarını, ahiret günü var. Hüküm O’nundur.. Görelim Mevlam neyler.. Neylerse güzel eyler.. Sabır..

Selâm ve dua ile..

NOT: Geçen gün “biz gökte uçar, suda yürürüz” başlıklı yazımla aynı doğrultuda bir whatsap mesajı aldım, internette dolaşan. Sizinle paylaşmak istiyorum: “Bak sana Fil suresini anlatacağım. Minicik kuşların kocaman filleri nasıl yendiğini anlatan sureyi.. Şu hayatta kendini ne zaman kuşlar gibi küçük ve savunmasız hissedersen hemen sureyi hatırla.. Bizde büyük ya da güçlü olan kazanmaz oğul; Allah (cc) kimin yanındaysa o kazanır. Bizde ‘imkansız’ diye bir şey yoktur, ‘kün fe yekun’ vardır! Çünkü O (cc), ‘ol’ der ve o olur. Bizde kuşlar filleri yener oğul!”

yeniakit

Bu yazı toplam 1208 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar