Almanya'da yabancı düşmanlığına siyasi tavır

Almanya'da yabancı düşmanlığına siyasi tavır

Almanya'da PEGIDA adlı İslam karşıtı gruba karşı olanlar "Hoşgörülü Avrupalılar Batı'nın Aptallaştırılmasına Karşı" TEGIDA isimli gruba destek veriliyor.

Almanya'nın Dresden kentinde "Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar" (PEGIDA) adlı hareket tarafından düzenlenen gösterilere tepki olarak kurulan "Hoşgörülü Avrupalılar Batı'nın Aptallaştırılmasına Karşı" (TEGIDA) grubuna Hamburglu siyasetçiler ve sivil toplum kuruluşları destek veriyor.

Ekim ayında yaklaşık 500 kişinin katılımıyla başlayan PEGIDA gösterilerine geçen pazartesi 18 bin kişinin katılması, Almanya'da yaşayan yaklaşık 5 milyon Müslümanı ve ırkçılığa karşı mücadele eden siyasetçileri kaygılandırıyor.

Yeşiller Partisi Hamburg Meclis Grup Başkanı Jens Kerstan, pazartesi yapılan TEGIDA gösterisine ilişkin yaptığı açıklamada, Hamburg'da parti olarak yabancı düşmanı PEGIDA hareketine karşı daha fazla insanın sokağa çıkabileceğini göstermek istediklerini belirtti.

Kerstan, gösteriye katılırken sloganlarının "hoşgörüsüzlüğe karşı hoşgörü" olduğunu söyleyerek, "Alçakça bir şekilde, güçsüzlerin, sığınmacıların ve göçmenlerin şamar oğlanı yapılmasına hiçbir şekilde tahammül etmemiz mümkün değil" dedi.

PEGIDA gösterilerine katılımın Dresden'de diğer Alman şehirlerine göre daha fazla olmasına da değinen Kerstan, Almanya'nın ve Avrupa'nın en önemli liman şehirlerinden biri olan Hamburg'un dünyaya entegre bir yer olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

"Hamburg dünyaya açık bir şehirdir. Umarım Dresden'de gerçekleştirilen gösterilerin benzeri Hamburg'da olmayacak. Hamburg'daki insanlar pazartesi günü açık bir şekilde yabancı düşmanlığına ve hoşgörüsüzlüğe karşı tavırlarını koydular"

Gösterilerin artarak devam etmesi tehlike 

Sol Parti Hamburg Eyalet Meclisi Üyesi Karsten Strasser, PEGIDA'nın Alman halkında dramatik bir şekilde yükselen korkuyu kendi ideolojik amaçları için kullandığını belirterek, "Eğer bu sağ tandanslı ve İslam karşıtı popülist yığınların gösterileri büyüyerek devam ederse, bu toplumumuzun demokratik ve toleranslı temel değerleri için tam bir tehlike olur" dedi.

TEGIDA'nın pazartesi günü Hamburg'da gerçekleşen gösterisinin PEGIDA için tam bir siyasi yenilgi olduğunu ifade eden Strasser, gösteriye katılımın yoğun olması Hamburg'un dünyaya açık ve tolerans içeren bir şehir olmasının güçlü ve umut dolu bir göstergesi olduğunu söyledi.

Strasser, PEGIDA göstericilerinin sayısının Dresden'de artmasının sebebinin, kentin muhafazakar reaksiyon gösteren büyük Alman şehirlerinin sonuncusu olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Saksonya eyaleti genelde muhafazakarlığın kalesidir. Aşırı sağcı NPD partisi, Saksonya Eyalet Meclisi'nde 10 yıl boyunca temsil edildi. Sağ popülizm yapan AfD son seçimde oyların aşağı yukarı yüzde 10'unu aldı. Dresden'de oluşan siyasi ortam sağ popülizm yapan PEGIDA gibi bir oluşumun vücut bulması için ideal"

TEGIDA geç kaldı 

Hamburg'da yapılan gösteriye Sosyal Demokrat Parti (SPD), Sol Parti (die Linke) ve Yeşiller Partisi (die Grüne) ile destek veren Hamburg ve çevresi Türk Toplumu (TGH) Başkanı Nebahat Güçlü, TEGIDA gösterisinin aslında çok önceden yapılmış olması gerektiğini ifade etti.

TEGIDA gösterisine 5 bin kişinin katıldığını belirten Güçlü, "PEGIDA gibi resmen ırkçı ve islamofobik harekete bu kadar açık bir duruş sergilenmesi gerekliydi. Çok da güzel oldu" diye konuştu.

Dresden'de yaşayan Müslümanların oranının yüzde bir bile olmadığını, buna karşı yabancı düşmanlığının Dresden'de yüzde 40 civarında olduğunu belirten Güçlü, "Bu da Müslümanları tanımadan ne kadar ön yargılı olduklarının bir kanıtıdır" dedi.

Güçlü, bilinçli bir stratejiyle Alman medyası tarafından ülkeye Müslüman ülkelerden gelen mültecilerin "İslamcılık" ile Alman toplumunu etkileyecekleri şeklinde bir korku yaratıldığını ifade ederek, "Bu korkuların her ne kadar aslı olmasa da, topluma yayıldığı zaman insanlar sanki böyle bir korku varmış gibi hareket ediyor" ifadelerini kullandı.

PEGIDA'ya karşı alınacak tedbirler noktasında diyaloğun çok önemli olduğunu söyleyen Güçlü, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Diyalogdan başka bir alternatif yok. Bütün kurum ve ilgili kişilerle görüşülmeli, birlikte çalışmalar yapılmalı. İslam denince hemen olumsuz çağrışımlar oluyor. Buna karşı okullarda verilen derslerde İslam'ın güzel tarafları anlatılmalı. Çocuklarda farklı bir İslam algısının oluşması için din ve siyaset derslerinde farklı bir müfredat uygulanmalı"

(AA)