Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, kendisiyle yaptığı röportajda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Berkin Elvan’ıun annesi Gülsüm Elvan’ı yuhalatmasına ‘insani‘ dediği için tepki çeken sanatçı Yavuz Bingöl hakkında bu kez sert bir yazı kaleme aldı. ”Kimse “Ama sözleri çarpıtıldı” yalanına sığınmasın” diyen Ahmet Hakan, Yavuz Bingöl’ü televizyonda kendisini açıklamaya ve özür dilemeye çağırdı.

Ahmet Hakan, ”Eğer sözlerinin çarpıtıldığını düşünüyorsa, nerede, nasıl ve hangi biçimde çarpıtıldığını canlı yayına çıkıp açıklamalıdır Yavuz Bingöl” diye yazdı; ”Benim programıma çıkabilir, başka arkadaşların programlarına çıkabilir. Bütün programlar emrine amadedir” ifadesini kullandı.

‘Hatalı kıyaslama için özür dilemeli’

Bugünkü köşesinin bir kısmını konuya ayıran Hürriyet yazarı, şöyle yazdı:

”Eğer kendisini iyi ifade edemediğini, yanlış anlaşılmaya meydan verdiğini düşünüyorsa… Yine çıkıp kendisini daha iyi bir şekilde ifade etmeli ve yanlış anlaşıldığı yönleri ortaya koymalıdır Yavuz Bingöl.

Eğer yaptığı kıyaslamayı yanlış buluyorsa, hatalı bir kıyaslama yaptığını düşünüyorsa… Kendisiyle röportaj yapan kişiyi töhmet altında bırakmaya tenezzül etmeden çıkıp yaptığı hatalı kıyaslama için özür dilemelidir Yavuz Bingöl.”

‘Katakulli çeken varsa istediği kadar saydırabilir’

Yavuz Bingöl’ün ‘susturulmuş, sesi kesilmiş, sesini duyuramayacak biri‘ olmadığını vurgulayan Ahmet Hakan, ”Bütün programlar emrine amadedir. Derdini anlatabileceği sayısız mecra önündedir. Hiçbir mecra kendisine kapalı değildir. Bu mecralarda çıkıp “Ben şunu söylemek istedim/Şunu söylemek istemedim” diyebilir. Çarpıtma varsa çarpıtanla hesaplaşabilir. Katakulli çeken varsa katakulli çekene istediği kadar saydırabilir” dedi.

‘Ama sözleri çarpıtıldı’ yalanına sığınmasın

Ahmet Hakan, linç edebiyatına maruz kaldığını ve sözlerinin çarpıtıldığını savunan Bingöl’e son olarak şöyle seslendi:

”Kısacası… Kimse “linç edebiyatı” yapmasın. Kimse “Ama sözleri çarpıtıldı” yalanına sığınmasın. Bütün mecralar, bütün ekranlar, bütün programlar, bütün manşetler Yavuz Bingöl’ün emrindedir. Buyursun. Anlatsın derdini… Anlatsın kendisini… Ne demek istediğini açıklasın.”