Abdullah Gül Ne Demek İstedi ?

Abdullah Gül Ne Demek İstedi ?

AK Parti'nin, HSYK başta olmak üzere, yüksek yargı organlarının yapısını değiştirmek için TBMM'ye yasa teklifi vermesinden bir gün sonra, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den "kuvvetler ayrılığı" uyarısı geldi.

Abdullah Gül, Harp Okulu ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, kuvvetler ayrılığı ilkesinden hem Türkçe, hem de İngilizce adı olan "check and balances" ifadesiyle bahsederek,

"kuvvetler ayrılığı demokratik hukuk devletinin ayrılmaz parçasıdır" mesajı verdi.
 
GÜL'ÜN AÇIKLAMALARININ TAMAMI
 
Gül, şöyle konuştu;

"Demokratik hukuk devleti' dediğimizde; çok partili sistem, adil, serbest, düzgün seçimler ve kuvvetler ayrılığı prensibi çerçevesinde herkesin yetki ve sorumluluklarının belli olması ve bu düzen içerisinde 'check-balans' dediğimiz denge sistemlerinin olup, bunların bir ahenk içerisinde yönetilmesidir."
 
Check and balances ifadesi, tüm dünyaya demokrasilerdeki yasama, yürütme ve yargı kuvvetler ayrılığını vurgulayan deyim olarak kullanılıyor.
 
"MEŞRUİYET ÖNEMLİ..."
 
Gül, bir ülkede meşru ülke yönetiminin ise, "demokrasi" olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı, "Gerçek anlamda bölgesel ve
küresel barış, her bir ülkede meşruiyet temelli düzenlerin teşkilinden geçmektedir. 'Meşruiyet temeli nedir?' diye sorduğunuzda, yani 'Bir ülkenin meşru bir şekilde yönetimi nasıl olur?' dediğinizde bugünkü çağda ona vereceğimiz cevap demokrasidir" dedi.
 
DEMOKRASİ EŞİTTİR MİLLİ İRADE...

Abdullah Gül, demokrasinin "milli irade" anlamına geldiğini de belirterek, "Meşruiyetin temeli bugün demokrasiden geçmektedir. Demokrasi dediğimiz de aslında milli iradedir. Bunu biraz daha genişletecek olursak, demokratik hukuk devletlerinin kurulmasıdır" dedi.
Ortadoğu'da yaşanan çatışmalara ve istikrarsızlığa da değinen Cumhurbaşkanı Gül, demokrasi dışı rejimlerinde de "eninde sonunda, ya acı çekerek ya da tecrübeli liderlerin inisiyatifinde demokrasiye geçeceklerini" söyledi. Gül, "Arap baharında yaşadığımız budur. Daha önce başka ülkelerde yaşanan budur. Aslında Avrupa 2. Dünya Harbinde 50 milyon insanı öldürdükten sonra, bakmaya kıyamadığınız binaları, şehirleri yakıp yıktıktan sonra dersini almıştır. Daha önceki otoriter, faşizm, komünizm gibi rejimlerden vazgeçip demokratik hukuk devletine geçmiştir" dedi.
 
DIŞ POLİTİKA MESAJI
 
Öğrencilere hitabında, bir ülkenin dış politikasının nasıl belirlenmesi gerektiğini de anlatan Cumhurbaşkanı Gül,
"Dış politika ve milli güvenlik politikaları başta olmak üzere, her türlü siyaset; öncelikle stratejik gerçekler dikkate alınarak yürütülür. Stratejik gerçekler yerine temennileri esas alan, konjonktürü vizyonun önüne koyan bir siyaset daima başarısızlığa mahkumdur. Bu nedenle, Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve savunma stratejisini belirlerken küresel sistemi, bölgesel dinamikleri, yeni güvenlik konseptini ve Türkiye'nin uluslararası düzendeki konumunu iyi değerlendirmek gerekir" dedi.
Gül, dünyadaki ekonomik güç merkezinin de Trans-Atlantik dünyadan Asya'ya doğru kaydığını, bunu siyasi güç merkezi kaymasının da izlemesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi.