'40'ların Almanyası, İtalyası gibi'

'40'ların Almanyası, İtalyası gibi'

CHP lideri Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı seçiminde bürokrasideki herkesin Başbakan Erdoğan için çatıştığını, her tarafta Erdoğan posterlerinin olduğunu söyledi, bunu 1940'ların Almanya ve İtalya'sına benzetti.

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun seçim çalışmalarına destek amacıyla Tokat'a gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İl Başkanlığı'nda basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) Türkiye'deki cumhurbaşkanı seçimine ilişkin raporunun hatırlatılması üzerine, seçim kampanyasının eşit şartlarda olmadığının herkes tarafından bilindiğini savundu.
 
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim sürecinde devletin bütün imkanlarını kullandığını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Benim ödediğim vergiyle propagandasını yapıyor" dedi. 
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın seçim propagandasını eleştirirken, İkinci Dünya Savaşı dönemindeki Almanya ve İtalya'ya benzetti.
"Bakın şimdi her tarafta Erdoğan'ın posterleri var. Bu neyi akla getiriyor biliyor musunuz? 1940'ların Almanyasını, Mussoli'nin İtalyasını… Orada da sadece diktatörlerin resimleri olurdu. Nereye giderseniz böyle bir tablo olur mu? Hangi eşit şartlardan söz ediyoruz. Birisi iman kuvvetiyle, bilgisiyle, birikimiyle yola çıkmış 'adil bir seçim olsun, tarafsız bir cumhurbaşkanı olsun' diye propaganda yapıyor, öbürü Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün imkanlarını seferber etmiş, valiyi, kaymakamı, bürokrasiyi seferber etmiş, o da seçime gidiyor. Bunun haksız olduğunu bütün dünya görüyor. AGİT'in de bu konuda rapor vermesi kadar doğal bir şey zaten olamaz."
IŞİD'in elindeki Türkler
Bir gazetecinin, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanlarınca Musul'da kaçırılan Türk vatandaşlarıyla ilgili sorusu üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Musul'da konsolosluğun boşaltılması gerekirken ve bu konuda hükümet uyarılmasına rağmen konsolosluk boşaltılmadı ve şu anda 49 vatandaşımız rehine. IŞİD tarafından bayrağımız indirildi ama Recep Tayyip Erdoğan'dan tek cümle çıkmadı. IŞİD'e 'terör örgütü' diyemiyor. Kendi bayrağını indirecek, kendi vatandaşlarını rehin alacak ama sesi çıkmayacak, bunu kabul etmemiz mümkün değil. IŞİD, aslında bir başka kişiyi de rehin almış durumda, o da Recep Tayyip Erdoğan. Musul Konsolosluğumuz neden zamanında boşaltılmadı? Hükümet uyarıldığı halde neden teslim olundu? Türkiye'nin onuru neden ayaklar altına alındı?"
"Asıl sorgulamamız gereken, neden, hangi gerekçeyle zamanında siz orayı boşaltmadınız?" diyen Kılıçdaroğlu, "Bir pazarlık var, görüşmeler var, onu biz biliyoruz. IŞİD ile bir pazarlık var. IŞİD'in elinde silahlar var. Silahların da Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildiğini biliyoruz. 'Türkmenlere yardım gidiyor' dediği falan bunların tamamı yalan. Türkmenlere yardım gittiği falan da yok zaten, Türkmen liderler de 'bize böyle bir yardım gelmedi' diyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin Ortadoğu bataklığına sürüklendiğini öne süren CHP lideri Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Bu konuda hepimizin oturup, şapkayı önümüze koyup düşünmesi lazım. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle bir tabloyla biz hiç karşılaşmadık. Askerlerimizin başına çuval geçirildi, ses yok, Musul Konsolosluğumuz da 49 vatandaşımız rehin alındı, ses yok, bayrağımız indirildi, ses yok, nasıl bir tablo bu? Ortadoğu'da itibarı sıfır olan bir Türkiye var. Bir de yazmışlar oraya 'neymiş efendim Erdoğan dünyanın lideriymiş'. Dünyanın liderine bakın, Allah'ın büyüklüğüne bakın. 'Allah büyüktür' diyorlar ya... Kendi ağzıyla 'ben telefon açıyorum Obama'ya, Obama telefonuma çıkmıyor. Abdullah Gül Bey'e rica ettim bari sen telefon et' diyor. Nasıl bir lider bu? Böyle bir lider mi olur? Yalnız kalmış bir lider. Ortadoğu'nun şamar oğlanına dönmüş bir lider, dünyanın alay ettiği, yalan söylemekte kimsenin eline su dökmediği bir lider, anlamakta zorluk çekiyorum."
 
Kaynak: Anadolu Ajansı